Avrupa’nın en batı noktasında bulunan Portekiz, keşfedilmeyi bekleyen özel bir ülkedir. Lizbon ve Porto gibi tarihi şehirlerin yanı sıra seçkin mutfağı, Fado müziği ve nostaljik tramvaylarıyla gezginlerin rüyalarını süsler.
Avrupa’nın en batısında kalan bu gizli cennette, bizim insanlarımızı cezbeden birçok seçenek vardır. Özellikle Avrupa’dan tamamen farklı bir iklime, mimariye ve farklı doğal güzelliklere sahip olması nedeniyle gezginlerin her daim ilgisini çeker.
Portekiz denildiğinde akıllara ilk olarak başkent Lizbon gelir. İstanbul’a da çok yabancı bir şehir olmayan Lizbon da, Roma ve İstanbul gibi yedi tepeden oluşur.
Lizbon’dan sonra en çok ilgi gören şehir Porto’dur. Burası çok romantik bir yerdir. Ortadan geçen nehir iki kıyıyı yaklaştırdığı için insanları çok cezbeder. Ziyaretçileri Porto’ya adeta hayran kalır.
Portekiz’de Braga şehri de çok tercih edilir. Burası için Portekiz’in dini başkenti denilebilir.
Yeme içme konusunda Portekiz’de, özellikle Türk insanları için her damağa uygun lezzetler bulunur. Okyanus ülkesi olduğundan neredeyse her restoranda deniz ürünleri ile karşılaşabilirsiniz. Tabii ki Portekiz mutfağı sadece deniz ürünleri ile sınırlı değildir. Bunun yanı sıra bizdeki gibi et ve tavuk seçenekleri de mevcuttur.
Lizbon’da alışveriş için özellikle ünlü markaların olduğu bir cadde bulunur. Ülkenin her köşesinde görebileceğiniz bir horoz heykeli vardır. Portekiz ucuz bir ülkedir. Fiyatlar ulaşımdan restoranlara kadar her şey Avrupa standartlarının altındadır. Restoranlarda porsiyonlar da bir hayli büyüktür. Bir kişi sipariş ettiği yemekle çok rahat doyabilir.
Portekiz’de Fado kültürü vardır. Fado dünyada mikrofonsuz söylenen tek müzik çeşididir. Binaların alt katları Fado’ya ev sahipliği yapmaktadır. Akustik olduğundan dolayı oraya giden her misafir yemeklerini yerken Fado müziğini her yerden dinleyebilir. Fado’yu hem erkek hem de kadın söyler. Masaların arasından dolaşarak Fado’yu icra ederler.