Krediler konusunda kamu denetçiliğine rekor sayıda şikayet gelmesinin ardından, borç veren kurumlar tarafından müşterilere verilen yüksek maliyetli krediler konusunda endişeler oluşmaya başladı.
The Financial Ombudsman Service (Finansal Kamu Denetçiliği Servisi) tarafından yapılan açıklamada, borçlanma konusunda yapılan şikayetlerin sayısının bir yılda yüzde 40 oranında arttığı belirtildi.
Yapılan şikayetlerin üçte biri, kamu denetçiliği tarafından onaylanmış durumda.
Kamu denetçiliğine yapılan şikayetlerin neredeyse dörtte birinin, tüketici kredileriyle alakalı olduğu da ifade edildi. Başdenetçi Caroline Wayman, konuyla ilgili şu açıklamalarda bulundu:“İnsanlar, günlük ev eşyalarından arabalara kadar, borçlanarak bir sürü şey alıyor ve çoğu zaman bu borçlar idare edilebilir ve ödenebilir oluyor. “Bazı insanlar için kredi almak, bir tercihten ziyade, bir gereklilik olabiliyor. Geçinebilmek ve batmak arasında çok ince bir çizgi olabilir. Finansal açıdan iyi durumda görünen kişiler bile çok kısa sürede savunmasız hale gelebiliyor.”
Bazı kısa dönemli borç veren kurumları temsil eden Consumer Finance Association’dan Jason Wassell’in konuyla ilgili açıklamaları ise şu şekilde:
“Bu oranda şikayetler rapor edilmesinin birkaç nedeni bulunuyor. Bu şikayetlerin yapıları, bunların yorumlanması konusunda Finansal Kamu Denetçiliği Servisi ile yaşanan anlaşmazlıklar ve şikayet üretmeye çalışan tazminat şirketleri.
“Şunu söyleyebiliriz ki, müşterileri çoğu sorunsuz bir şekilde borçlanıyor. Son yıllarda yapılan değişiklikler, insanların borçlanmak için daha az masraf ödemesi, ek ücretlerle karşılaşma ihtimallerinin düşmesi ve masrafların kısıtlandığı anlamına geliyor.”