Avrupa Birliği’ne üye 27 ülke liderinin, İngiltere ile varılan Brexit mutabakatını onayladığı duyuruldu. Kesin anlaşma olmamakla beraber, İngiltere Hükümeti’nin istifalarla sarsıldığı bu günlerde AB ile ‘boşanma davasında’ böyle somut bir adım beklenmiyordu.
Çıkma-Kalma referandumu aceleye getirildi, sonuçları yeteri kadar tartışılmadan oylamaya götürüldü. Yaklaşık iki yıldır devam eden çıkış süreci artık son aylarına geldi, anlaşmalar kesinleşmeye başladı. Öyle anlaşılıyor ki İngiltere bu işte hatırı sayılır bir fatura daha ödeyecek. Bazı yorumlara göre bu fatura kişi başı bin yüz sterlin ek yük demek.
Brexit sonrası İngiltere-AB ilişkilerinin geleceğine yönelik hukuki bağlayıcılığı olmayan siyasi bildiri metninin de oy birliği ile onaylandığını geçtiğimiz günlerde AB yetkilileri tarafından duyuruldu. Böylece 2016 yılındaki bir referandumla kararı verilen İngiltere’nin AB’den “boşanmasına”, bir buçuk yıl süren müzakerelerin ardından bir adım daha yaklaşıldı. AB anlaşmayı onaylasa bile, Aralık ayında yapılması beklenen toplantıda, İngiltere Parlementosu’nda da kabul edilmesi gerekiyor.
İngiltere’de şu ana kadar bu konuda görüş bildiren milletvekillerinin çoğu ise anlaşmaya karşı çıkıyor. Anlaşma ayrıca Avrupa Konseyi’ne de oylamaya gidecek. İngiltere’nin AB’den çıkış anlaşmasının resmi bir statü kazanabilmesi için 27 AB üyesi ülkeden en az 20 üyenin lehte oy kullanması gerekiyor.
İngiltere Başbakanı Theresa May, İngiliz halkına hitaben bir mektup yazarak, Brexit anlaşmasına destek istedi. AB’den 29 Mart 2019’da ayrılmanın “ulusun ömründe yeni bir sayfa açacağını, parlementonun onaylamamasının ise yeni kutuplaşmalara neden olacağını” belirten May, bu tarihten itibaren halkın farklı görüşleri bir kenara bırakarak, yeniden bir bütün olması gerektiğinin açıkladı.
Anlaşma Metninde Neler Var?
29 Mart 2019 tarihinde başlayacak olan çıkış anlaşmasında 21 aylık bir geçiş dönemi bulunuyor.
İngiltere’deki AB vatandaşları ve AB’deki İngiliz vatandaşlarının bulundukları ülkede çalışma veya eğitim hakları sürecek. Aileleri de kendilerine katılabilecek. İngiltere AB’ye, 39 milyar sterlinlik ‘boşanma tazminatı’ ödeyecek. Parma jambonu, feta peyniri, şampanya ve Galler kuzusu gibi 3 bin coğrafi işaret karşılıklı olarak korunacak.
Anlaşma Metninde Neler Yok?
Her şey planlandığı gibi giderse bu süreçte bir ticaret anlaşması imzalanacak. 585 sayfalık bir anlaşma taslağında olmayan bir diğer şey de beş sayfalık siyasi bildiri. İki taraftan yetkililerin hazırladığı bu bildiri Brexit sonrasında İngiltere- AB ilişkilerinin nasıl olacağını anlatan geniş ve bağlayıcı olmayan bir metin. Aralık 2020’den önce yeni bir ticaret anlaşmasının imzalanması umuluyor.
26 sayfalık siyasi bildiri metni, Brexit anlaşmasının ardından AB-İngiltere ilişkilerinin geleceğinin nasıl şekilleneceğini tanımlıyor. Metinde İngiltere ile AB’nin ticaret, güvenlik ve dış politika konularında yakın işbirliği yapacakları belirtiliyor. Ayrıca AB’nin insanların, sermayenin, malların ve hizmetlerin serbest dolaşımını içeren dört özgürlüğünün bölünmez bir bütün olduğu vurgulanıyor. Metinde, tarafların gelecekte eşit şartlarda geniş çaplı bir ekonomik ortaklık kurmalarından söz ediliyor.
İngiltere’de serbest dolaşımın sona ereceği, teknolojik imkanların, Kuzey İrlanda’da fiziki sınırın oluşmasını engellemeyi amaçlayan garantilerin devreye sokulmasına ihtiyaç duyulmayacak şekilde olması. Ayrıca, AB hukukunun yorumu konusunda Avrupa Adalet Divanı’nın rolünün sürmesi gibi diğer ek dileklerde bulunuyor.
Brexit’in Kişi Başına Yıllık Maliyeti 1100 Sterlin Olabilir.
İngiltere Başbakanı ve Avrupa Birliği liderleri tarafından da onaylanan Brexit Anlaşması’nın, AB’de kalmaya kıyasla maliyetinin, kişi başına yıllık 1100 sterlini bulabileceği tahminleri yapılıyor. Gazeteci ve uzmanların görüşlerine göre, bu konuda yapılan ilk detaylı ekonomik analizde, bağımsız düşünce kuruluşu Ulusal Ekonomik ve Sosyal Araştırma Enstitüsü’nün (NIESR) May’in Brexit Anlaşması’nın, AB’den anlaşma yapmadan çıkmaya kıyasla ekonomik açıdan daha az zararlı olacağı belirtiyor. Ancak daha az ticaret, yabancı yatırım, üretkenlik ve göç olacağı için ulusal gelirin darbe alacağı tahmin ediliyor. İngiltere’nin gümrük birliğinde kalması durumundaysa, milli gelirde yüzde 2,8’lik bir azalma, bir başka deyişle kişi başına yıllık 700 sterlinlik bir kayıp öngörülüyor.
- İşçi Partili adayların kazanma şansı yüksek…
- Irkçılık Farklı Şekillerde Ortaya Çıkan Bir Hastalıktır
- Sokağa çıkma yasağını kaldırmanın yol haritası
- İngiltere, Türkiye arasında seyahat yasak değil ama çok zor
- Kripto Para Piyasasında Neler Oluyor?
- Sokağa Çöp Atmak Alışkanlık Haline Geldi
- 6 Mayıs 2021 UK Seçimlerinde Herkes Galip!
- 6 Mayıs 2021 Seçimleri
- İlk Defa Ev Alacaklara Kolaylıklar!
- İngiltere ‘açılımında’ yeni yol haritası