Bundan binlerce yıl önce kurulan arena ve stadyumlarda toplanan insanlar, sosyal faaliyet olarak spor musabakaları izlerlermiş. Ölümüne araba yarışları ya da gladiatör dövüşleri şeklinde gerçekleşen spor karşılaşmaları zamanın değişen koşullarına göre farklılaşmaya başlamış.
Ege Bölgesinde bu günkü barışçıl olimpiyat oyunlarının temeli atılmış. Devasa binalarda kitleleri bir araya getiren spor karşılaşmalarının içeriği değişse de toplumsal gereksinimleri hep devam etmiş. Kitle sporlarının günümüzdeki en büyük temsilcisi olan futbol, iletişim olanaklarının da katkısıyla bir anda yüz milyonları etkileyip yönlendirmeye başlamış. Futbolun beşiği Büyük Britanya olarak kabul edilse de, Millattan Önce 200 yılında Çin ve Japonya’da bugünkü futbolu çağrıştıran oyunlar oynanmış. İngilizlerin futbola asıl katkıları elle oynamayı yasaklamaları, belli başlı kurallar koymaları ve ilk federasyonu kurmalarından kaynaklanıyor.
Uzak Doğuda temeli atılan, İngiltere’de şekillenen ve Latin Amerika’da kıvrak bedenlerinde katkısıyla bir sanata dönüşen futbol, günümüzde bir toplu ayin biçiminde gerçekleşiyor. Çağımızda sanayileşen futbol, bale, dans, tiyatro gibi sanatlarıda içine alan dev bir gösteri sanatı şeklinde sunuluyor dersek sanırım yanılmış olmayız.
Bir stadyumda yüz bin kişinin bir tek topa kenetlenmesi, ve dışarıda yüz milyonlarca insanın aynı heyecan etrafında birleşmesi, neresinden baksanız çok büyük bir olaydır. Bu büyüklükte kitlelerin bir araya gelmesinin ekonomik ve siyasal sonuçlarıda var kuşkusuz.
Toplumların afyon gibi uyuşturulduğunu ileri süren görüşler olsa da, aynı arenalardan baskıcı iktidarlara karşı muhalif seslerin yükseldiğine de sıkça tanıklık ediyoruz. Zengin-fakir, kültürlükültürsüz, genç-yaşlı demeden bütün dünyayı peşinden koşturan bir kültür haline gelen futbol, günümüz dünyasında milyarlarca insanın en popüler hobisi ve ilgi odağıdır. Tarihsel birikim, siyasal olaylar, etnik ayrım, ulusal yapı ve moral gibi unsurlarıda içinde barındıran futbol aynı zamanda çok büyük bir endüstri halinede gelmiştir. Uluslararası arenelerda kazanılan maçlar, milli duyguları artırmış ve ‘milli zafer’ olarak kutlanılmaya başlanmıştır.
Öte yandan dünyanın çeşitli ülkeleriden toplanarak bir araya gelen oyuncular ve bir birini hiç tanımayan taraftarların aynı takım ve renkler etrafında kenetlenmesi, uluslarası kaynaşmaya destek olmuş ve önyargıların yıkılmasına katkı sunmuştur. İyi kullanıldığında güçlü, etkili dayanışma ve kaynaşma biçimi olan futbol sporu, bazan ırkçı ve yıkıcı da olabiliyor. Futbolun herşeye rağmen bir spor dalı olduğunu hiç unutmamak gerekir. Takım ya da grup kendine ait bir dizi değerleri olan sosyal bir birimdir.
Futbol takımlarında taraftar ve futbolcuları birbirlerine bağlayan esrarengiz gücün ortaya çıkması, futbol sahasını arenaya, futbolcuları savaşçılara ve taraftarları da destek gruplarına dönüştürmek yoluyla bir çok kez felaketlere de yol açmıştır. Londra Türk toplumu içinde faaliyet yürüten TTFF bünyesinde futbol oynayan, Orta Doğudan, Kanada’dan, Çin’den, Afrika’dan ve Avrupa’nın çeşitli ülkelerinden gelip Londra’da bir Türk takımında toplanan gençler, dayanışmanın ve dostluğun en güzel örneğini sergiliyorlar.
Skorların geçici olduğu, bir süre sonra unutulduğu, dosluk ve dayanışmaların hatırlandığı futbol sporu iyi yönetilirse, dostluğa ve barışa katkı sunacaktır. Yalnızlaşan, bireyselleşen ve parasal değerlerin hat safhaya çıktığı günümüz dünyasında, insanların ideal değerler ve semboller etrafında toplanılması, yan yana durması, aynı mahallede, aynı şehirde, aynı kıtada ve ortak dünyada birlikte yaşamaları için yararlı ve gereklidir.
- İşçi Partili adayların kazanma şansı yüksek…
- Irkçılık Farklı Şekillerde Ortaya Çıkan Bir Hastalıktır
- Sokağa çıkma yasağını kaldırmanın yol haritası
- İngiltere, Türkiye arasında seyahat yasak değil ama çok zor
- Kripto Para Piyasasında Neler Oluyor?
- Sokağa Çöp Atmak Alışkanlık Haline Geldi
- 6 Mayıs 2021 UK Seçimlerinde Herkes Galip!
- 6 Mayıs 2021 Seçimleri
- İlk Defa Ev Alacaklara Kolaylıklar!
- İngiltere ‘açılımında’ yeni yol haritası