Dünyanın en uzak ve en barışçıl yeri Yeni Zellanda ülkesinde geçen cuma günü ırkçı bir saldırı ve vahşi bir katliam yaşandı. Cuma namazını basan terörist, ibadet eden masum insanları taradı, sadece müslüman oldukları için aralarında kadın ve çocuklarında bulunduğu 50 insanı bir kaç dakika içinde vahşice katletti.
Bu ve benzeri saldırılara karşı önlem almak için sadece saldırıyı kınamak yetmez, kaynaklarına inmek ve neyle karşı karşıya olduğumuzu iyi tesbit etmek gerekir. Bazı devlet başkanının saldırgana terörist demeyip, ‘münferit’ bir olay gibi geçiştirmeye çalışması, benzer insanların korunduğunun ve her yerde bulunabileceğine işaret olmalıdır. Müslümanları hedef alan ırkçı saldırılar ilk değil, korkarım ki son da olmayacak. Sovyetlerin dağılıp ‘soğuk savaşın’ sona ermesiyle birlikte uluslararası politikada çok önemli değişiklikler yaşandı. Yirminci yüzyılın son döneminde küreselleşme sürecinden etkilenen ve birliğini kuran Avrupa ülkeleri mevcut statükonun korunması için kendilerine yeni düşman arayışlarına giriştiler. Avrupa’yı ve Batı medeniyeti’ni tehtit eden unsur olarak da İslam’ı düşman ilan ettiler.
İslam düşmanlığı Müslümanlara yönelik önyargı, ayrımcılık, dışlama ve fiziksel şiddeti içeren bir kavram olarak orta yerde duruyor. Müslüman kökenden gelen hiç kimse kendni bunun dışında bırakmasın, ayrımcılık bir yerde mutlaka gelip sizi bulacaktır. Biraz araştırdığımızda kökeninin çok eskilere Haçlı Savaşlarına kadar dayandığını görüyoruz. Avrupa’da sınırların küreselleşmesi nedeniyle geçirgen hale gelmesinden dolayı, fakir ülkelerden gelen göçe karşı ırkçılık ve yabancı düşmanlığının arttığı görülüyor. Siyasetten beslenen bu karşı eğilimler özellikle 11 Eylül saldırısı sonrasında Müslümanlara yöneldi. Siyasal tercihleri de etkileyen bu davranış, insanların sağa kaymasına neden oldu. İngiltere’de Brexit Referandum’unu buna bağlayabiliriz, Hollanda’da Avusturya’da Fransa’da hatta Almanya’da güçlenen ağır sağcı partiler bunun sonucudur.
İslam düşmanlığında medyanın etkisinide unutmamak gerekir, ifade özgürlüğü adı altında Müslümanlara yönelik eleştiri sınırlarını aşan çok sayıda yayınlar yapılmakta. Bu duruma karşılık Müslümanlardan sert tepki geldiğinde, ‘yavuz hırsız ev sahibini bastırır’ hesabı yine İslam düşmanlığı oluşturacak şekilde gösterilmekte, müslümanların aleyhine istisna olaylar abartılarak verilmekte ve bir inanç grubu toptan ötekileştirilmektedir.
Medyanın da etkisiyle Avrupa toplumunun giderek aşırı sağa kayan söylemleri Müslümanların kültür, inanç, ibadet ve ritüellerine karşı yapılan ötekileştirici hukuki düzenlemeleri Müslümanların yaşadıkları kültüre yabancılaşması, içe kapanması ve giderek marjinalleşmesine yol açıyor. Sağ politikacılar bu durumu Müslümanların entegrasyon konusunda isteksiz oldukları şeklinde değerlendiriyorlar. Halbu ki belli bir sürede ister istemez entegrasyon gerçekleşecek ve az biraz sempati bir çok sosyal sorunun aşılmasına yardımcı olunacaktır. Batı’da başka inançlardan insanlara gösterilen hoş görü ve iyi niyet müslüman kökenlilere gösterilmiyor. Nüfus olarak çok oldukları söylenebilir fakat, yeraltı kaynaklarının yağmalanması uğruna ve dünyada oynanan büyük güç dengelerinin gereği onlarca yıldır başlarına bomba yağan insanların yaşayabilmek için güvenli yer aramalarından daha doğal ne olabilir. Fakir Afganistan 1979 yılından itibaren tam kırk yıldır aralıksız savaş altında, yorulan devlet dinlenmeye çekiliyor, ardından bir diğeri dövmeye başlıyor. Atatürk’ten ilham alan ve modern bir Cumhuriyet kurmak isteyen Afganistan, tanınmayacak durumda. Kırk yıl savaş altında yaşayan insanların normal davranışlar sergilemesini bekleyebilirmisiniz? Daha yirmi beş yıl önce Avrupa’nın ortasında Boşnak Müslümanlara reva görülen soykırım ve etnik temizlik için söylenecek söz var mı? Hiç kimse ben onlardan değilim, şu yada bu ülkeden ya da mesheptenim diyerek hızla artan İslam karşıtlığına karşı kendini dışarda tutmasın. Ayrı ayrı ülkelerden gelen ve aynı camide bir saat cuma namazında buluşan belkide bir birini hiç tanımayan insanları bulan ölüm bir gün sizide bulabilir. Bunun için saç ve göz renginiz yeterli sebep sayılır ve işte buna ırkçılık diyoruz.
Bu yazının amacı gittikçe dozu artan ve dünyanın hiç beklenmedik bir ülkesinde ortaya çıkabilen müslüman düşmanlığının nedenleri ve sonuçları hakkında fikir yürütmek. Yeni Zellanda’da yaşanan saldırı ‘Medeniyetler Çatışması’ tezini haklı gösterir nitelikte. Katilin kullandığı silahta Nazi armalarının bulunması, planlı ve soğuk kanlılıkla gerçekleştirilen ve kayda alınan katliamda, Sırp katillerin savaş marşının dinlenmesi tesadüf değildir.
Müslümanlara karşı yaşanan hoşgörüsüzlük politikası 21.yüzyılın İslam ile Batı medeniyeti arasında ortaya çıkacak ‘medeniyetler çatışması’ ile başlayan yeni kitlesel savaşlara neden olabileceği tezi uzun zamandır tartışılıyor. Batı medeniyeti içinde en çok Müslüman Avrupa’da yaşıyor. Avrupa’da İslam kaynaklı artan aşırı sağ ve ırkçı politikaların gelecek dönemlerde AB’nin iç ve dış politikalarına nasıl yansıyacağını yaşayıp göreceğiz.
Yaşadığımız ülke İngiltere’nin artan aşırı sağ eğilimler dolayısıyla AB’den çıkmak istemesini de artan yabancı ve müslüman düşmanlığına bağlarsak yanlış olmaz. Tüm bu karşıt gelişmelere karşı Müslüman kökenlilerin içe kapanmak yerine durumu iyi okuyup, ülkelere entegre olmaları yararlarına olacaktır. Sağcılar, Türkiye’de Arabistan’da, Çin’de veya Almanya’da farklılık göstermez, onların beslendiği kaynak aynıdır. Unutmayalım ki buna karşı dünyada bir de ‘enternasyonalizm’ var. İste Müslümanların da tüm mazlumlarında sarılacağı ideoloji budur. Din, ırk, cinsiyet farkı gözetmeden herkesi aynı gören insanların yanında duracağız.
Yeni Zellanda da olanları ve o zihniyetteki tüm politikaları bir kez daha lanetliyorum.
- İşçi Partili adayların kazanma şansı yüksek…
- Irkçılık Farklı Şekillerde Ortaya Çıkan Bir Hastalıktır
- Sokağa çıkma yasağını kaldırmanın yol haritası
- İngiltere, Türkiye arasında seyahat yasak değil ama çok zor
- Kripto Para Piyasasında Neler Oluyor?
- Sokağa Çöp Atmak Alışkanlık Haline Geldi
- 6 Mayıs 2021 UK Seçimlerinde Herkes Galip!
- 6 Mayıs 2021 Seçimleri
- İlk Defa Ev Alacaklara Kolaylıklar!
- İngiltere ‘açılımında’ yeni yol haritası