Gerek Londralılar, gerekse de turistler için vazgeçilmez bir adres olan Waterloo, Thames’in hemen kenarında bulunan lokasyonu ve sunduğu binbir çeşit eğlence, kültür-sanat ve daha birçok fırsat sayesinde Londra’da her daim değişen ve gelişen bir bölge olmaya devam ediyor.
Birçok şairin, müzisyenin ve sanatçının adına eserler yarattığı Waterloo, özellikle ilkbahar-yaz sezonunda birbirinden renkli festivaller ve her daim meşgul olan rutini ile biliniyor
Güne başlamak için Waterloo’da bir kahvaltıya ne dersiniz?
Eğer İngiltere usülü “Full English Breakfast” seviyorsanız, Waterloo Kennington Road’da bulunan Riverside 2’de Full English’e doymamanız için hiçbir sebep yok. Nitekim, daha hesaplı adresler arıyorsanız The Chunnel Bar ve Marie’s Cafe, yine geniş kahvaltı seçenekleri ile güne harika bir başlangıç yapmanıza sebep olabilirler.
Konu öğle yemeğine gelirse, söz konusu Waterloo ise sokak yemeği kültüründen caymamak gerekir. Birbirinden farklı damak tatlarına hitab eden bağımsız yemek standlarında bütçenize göre mükemmel bir öğle yemeği ziyafeti çekebilirsiniz. Lower Marsh Market, özellikle Cumaları her ülkeden barındırdığı lezzetleriyle atlanmaması gereken bir “haftalık yemek festivali”.
Taptaze yapılmış sandviçleriyle, tost kokularının sokağın diğer ucundan duyulduğu The Chunnel Bar ise, taze ve sağlıklı dürümler, sandviçler ve salatalarıyla listenizde bulunması gereken bir adres.
Tatlıya düşkün müsünüzdür? O halde sizi Cornwall Road’a bulunan Konditor & Cook taraflarına alalım.
Aynı gün yapılmış browny ve kekleriyle, kendi mekanlarında öğüttükleri kahve çekirdekleriyle eğer yolunuz Waterloo’ya sık sık düşüyorsa, bir daha uğramadan yapamayacağınız bir adres haline gelebilir.
Keyfinizi biraz da sanatsal ve kültürel bir dalgayla mühürlemek isterseniz, Southbank Centre da hemen yanı başınızda sizi bekliyor olacak.