İşçi Partisi işçilerin evden çalışırken patronları tarafından maruz bırakıldıkları dijital gözetime karşı daha güçlü korumaya ihtiyaç duyduğunu söyledi.
İşçi Partisi çalışanların rızaları olmadan izlenmediğinden emin olmak için bu yeni teknolojik sınırın daha iyi düzenleyici denetimler gerektirdiğini söylüyor. Çalışanlar, e-postaları yanıtlamalarının ne kadar sürdüğü ve Zoom toplantı katılımları gibi ölçümlere dayanan yazılımlar tarafından giderek daha fazla mimlenip sınıflandırılıyor. Fakat parti İşçi Sendikaları Kongresi’nin (TUC) yaptığı bir araştırmaya atıfta bulunarak izlemeye dayalı bu tarz yazılımların engelli çalışanlara ve çocuklarına bakan kişilere karşı ayrımcılığı artırma tehlikesi taşıdığı uyarısında bulundu.
YouGov / Skillcast tarafından yapılan bir anket tüm firmaların yüzde 12’sinin uzaktan izlemeye dayalı yazılımları uygulamaya soktuğunu gösteriyor. Daha büyük şirketler söz konusu olduğunda bu uygulamaların yaygınlığı yüzde 16’ya çıkıyor. TUC’un yaptığı bir araştırma her 7 çalışandan birinin Kovid-19 pandemisi sırasında iş yerinde izleme ve gözetlemenin arttığını düşündüğünü ortaya koyuyor. İşçi Partisi, Bilgi Komiserliği Ofisi’nin yayımladığı İstihdam Uygulamaları Yasası’nın güncellenmesi gerektiğini söylüyor. Ayrıca, gözetim yoluyla toplanan tüm kişisel verilerin bir Veri Koruma Etki Değerlendirmesi’ne tabi tutulması gerektiğini ve alınacak tüm önlemlerde çalışanlara ve işçi sendikalarına danışılması gerektiğini belirtiyor.
İşçi Partisi’nin gölge dijital bakanı Chi Onwurah, “İşçileri korumaya yönelik yönetmelik ve düzenlemeler, uzaktan çalışmaya geçişin hızlanması ve teknolojideki ani gelişmeler ışığında üzücü derecede miadını doldurmuş durumda” diyor. Uzun lafın kısası, çalışanlar bilinçli rızaları olmadan dijital olarak izlenmemeli ve hem işletmeler hem de işçiler için net kanunlar, haklar ve beklentiler olmalı. İnsanların gerek iş yerlerinde gerek evlerinde, ki bunlar giderek birbirinin aynısı haline geliyor, özel hayatın gizliliği hakkına sahip olduğundan emin olmak için bakanlar acilen çevrimiçi gözetleme yazılımının daha iyi düzenleyici denetime tabi tutulmasını sağlamalı.
Prospect Sendikası’nın Araştırma Müdürü Andrew Pakes ise şunları söylüyor: “Dijital gözetleme, bazı işverenlerin iş güçlerini kontrol etmek için kullandıkları yeni ve ürkütücü bir teknoloji dünyası için buzdağının sadece görünen kısmını oluşturuyor. Bu teknoloji çalışanlara danışılmadan ve çoğu zaman veri gizliliğine dair mevcut sınırlı yasaları takip dahi etmeden dayatılmakta. Hükümetin acilen bu sorunu görmesi, bu yeni teknolojiyi yöneten yasaları sağlamlaştırması ve verilerimizin nasıl kullanıldığına dair çalışanlara açık ve çağdaş haklar tanıması gerekiyor.”
Dijital, Kültür, Medya ve Spor Bakanlığı’ndan bir sözcü ise şunları söyledi: “Birleşik Krallık, veri koruma yasaları ve çalışanların dijital olarak izlenmesine dair katı kurallar bakımından dünyanın önde gelen ülkelerindendir. Bilgi Komiserliği Ofisi, bir çalışanının özel hayatının gizliliği hakkını ihlal eden şirketleri soruşturmak ve cezalandırmak için demir gibi yetkilere sahiptir.”
Bu içerik 21 Ocak 2021 tarihinde yayınlanmıştır.
