
2020 yılının başında hayatımıza giren ve yaşantımızı tümden değiştiren koronavirüs günlük konuşma dilimize pek çok yeni kelime kattı. Bir çoğunu sadece sağlıkçıların ve bilim insanlarının kullandığı bu kelimeleri her gün sıkça kullanır olduk. Konuşma dilimize giren yeni kelimelerden bazıları ve açıklamaları.
KORONAVIRÜS
İlk olarak Çin’in Wuhan bölgesinde, 2019 yılı Aralık ayının başında görülüp, bu bölgedeki yetkililer tarafından tanımlandığı için gayri resmi Wuhan koronavirüsü adıyla da bilinen yeni koronavirüs solunum yolu enfeksiyonuna neden olan ve insandan insana geçebilen bulaşıcı bir virüstür. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından virüsün resmi adı SARSCoV- 2 (Şiddetli Akut Solunum Sendromu-Koronavirus-2) olarak belirlenmiştir. Dünya Sağlık Örgütü virüsün neden olduğu hastalığı tanımlamak için COVID-19 terimini kullanmaktadır.
COVID-19
Yeni koronavirüsün neden olduğu hastalığa verilen isim. İlk olarak 2019’un sonlarında Çin’de tespit edildi. Hastalığın kaynağı, 7 Ocak 2020’de etken daha önce insanlarda tespit edilmemiş yeni bir koronavirüs (2019-nCoV veya SARS-CoV-2) olarak tanımlandı. Daha sonra bu virüsün sebep olduğu hastalığın adı COVID-19 olarak kabul edildi. Virüsün kökeni ise henüz netlik kazanmadı. Fakat bulgular yasa dışı olarak satılan vahşi hayvanları işaret etmekte.
SÜRÜ BAĞIŞIKLIĞI
Nüfusun büyük bir kısmının virüse maruz kalıp hastalığa bağışıklık kazanmasından sonra hastalığın yayılma hızının yavaşlaması.
SOSYAL MESAFE
İnsanlara fiziksel olarak yakınlaşmamak. Amacı, bir kişiden diğerine virüs geçişini azaltmak. Kuralları ülkeden ülkeye değişim gösterse de genelde birlikte yaşadığınız insanlar dışında kimseyle görüşmeme, evden çalışma, toplu taşımayı kullanmama gibi önlemleri içerir.
İMMÜN
Bağışıklık. Bir kişinin virüse maruz kaldıktan sonra vücudunun virüsü yok etmeyi öğrenmesi. Covid-19 hastalığına yakalanan kişilerin iyileştikten sonra en azından bir süre boyunca bu hastalığa tekrar yakalanmayacağı düşünülüyor. Öte yandan çeşitli ülkelerden Covid-19’u atlatmış hastaların tekrar hastalandığına dair haberler geliyor. Fakat bunun test sonuçlarındaki hatalardan veya o kişilerin bağışıklık sistemlerine özgü sorunlardan olup olmadığı henüz netlik kazanmadı.
PANDEMİ
Birden fazla ülkede aynı anda ciddi bir hastalığın salgın halinde yayılması.
PCR TESTİ
Açılımı Polimeraz Zincir Reaksiyonu (Polymerase Chain Reaction) olan bu testte, Covid-19 şüphelilerinin burun ve boğazlarından alınan örneklerde SARS-COV-2 olup olmadığı inceleniyor.
ANTİKOR TESTİ
Bir kişinin koronavirüse yakalandıktan sonra bir miktar bağışıklık geliştirip geliştirmediğini gösteren bir test. Bu testte insan vücudunda virüsle mücadele eden antikorların varlığı inceleniyor.
PLAZMA TEDAVİSİ
Covid-19 geçirdikten sonra koronavirüse bağışıklık kazanmış kişilerden alınan kandaki antikorların Covid-19 hastalarına enjekte edilerek virüse karşı savaşmalarının kolaylaşması ve bağışıklık kazanmalarını hedefleyen tedavi. SARS, MERS ve Ebola’nın tedavisinde de denenen bu tedavinin koronavirüs hastalarındaki etkisi yüzde yüz incelenmiş olmasa da umut vadediyor.
SARS
Açılımı Şiddetli Akut Solunum Yolu Sendromu (Severe Acute Respiratory Syndrome) olan hastalık. 2003’te Asya’da yayılan bir koronavirüsten kaynaklanmıştı. 2020’de yayılan koronavirüs de solunum yolunda benzer sorunlara yol açtığı için onun adı da SARS ile başlıyor: SARSCOV- 2
SEMPTOM
Bir hastalığa yakalanan kişinin gösterdiği hastalık belirtileri. Bunlar virüsten dolayı ortaya çıkabileceği gibi bağışlıklık sisteminin, enfeksiyonu yok etmek için verdiği çaba sonucu ortaya çıkan belirtiler de olabilir. Covid- 19’un semptomları arasında ateş, kuru öksürük ve solunum yetmezliği yer alıyor.
ENTÜBE/EKSTÜBE
Solunum cihazı bağlanan kişiye entübe, solunum cihazı çıkartılan kişiye de ekstübe deniyor. Bu kavramlar isimlerini, hastanın ciğerlerine hava ileten tüpten alıyor.
KARANTİNA
Bulaşıcı bir virüse maruz kalan insanların, hastalığın yayılmasını engellemek amacıyla izole edilmesi.
KULUÇKA DÖNEMİ
Virüsün bulaşması ile hastalık belirtileri göstermek arasında geçen, insanların farkında olmadan virüsü bulaştırabildikleri dönem.
PİK
İngilizce zirve anlamına gelen peak kelimesinin Türkçe okunuşu. Hastalığın tespit edilebilen yayılma hızının zirveye ulaşması anlamında kullanılıyor. Çoğu ülkede önlemler sayesinde tespit edilen günlük yeni hasta sayısı belli bir noktadan sonra azalmaya başlıyor.
PNOMONI
Pek çok dilde zatürre anlamına gelen kelime, akciğer yangısı.. Ateş, öksürük ve balgamla beliren, tehlikeli bir akciğer hastalığıdır.
VİRÜS
Canlıların hücrelerine girerek kendi kopyasını yaratan bir nesne. Virüslerin canlı olup olmadığı tartışılsa da bilim dünyasındaki genel kanı, cansız oldukları yönünde. Bunun nedeni ise canlıların kendilerini yeniden üretebilirken virüslerin üremek için bir canlı hücreye ihtiyaç duyması. Canlılar bulundukları ortama göre değişim geçirirken virüsler bir hücreye girmedikleri müddetçe hiçbir hareketlilik göstermiyor.
ANAMNEZ
Hastanın, hastalığı ve çevresi hakkında verdiği bilgi. Koronavirüs gibi bulaşıcı bir salgın döneminde, doktorların veya sağlıkçılar hastaya yaklaşmadan önce doğru bilgiye sahip olmaları, uygulayacakları ilk müdahaleyi ve alacakları önlemi bilmek açısından kritik öneme sahip.
ASEMPTOMATIK
Koronavirüsün bulaştığı fakat hiçbir hastalık belirtisi göstermeyen kişi. Araştırmalara göre bazı kişilerde öksürük ve ateş gibi hastalığın yaygın semptomları ortaya çıkmıyor.
Bu yazı 6 Temmuz 2020 tarihinde yayınlanmıştır.- Salgın hızlandı, hastanelerde boş yatak kalmadı
- Bu kış çok çetin geçecek
- Çıkış kapısı göründü, Ortada anlaşma yok!
- Bir Mutasyonumuz Eksikti
- İngiltere ve AB arasında ticaret anlaşması yapılmazsa ne olur?
- ‘Bin Bot, Bin Mont’ kampanyasına sen de katıl
- COVID-19 Virüsünün Aşısı Bulundu, Sırada Kanser Var
- Finansal Hesap Bilgilerinin Otomatik Değişimi
- Aşıyı Bulduk, Gururluyuz…!
- Koronavirüsün Psikolojik Etkileri…