İskoçya’nın en büyük şehri olan Glasgow, kültürü, alışverişi ve insanlarıyla ünlüdür. Bir gününüzü birbirinden büyüleyici müzeleri, galerileri keşfederek, Londra dışında alışveriş yapmanın tadını çıkararak geçirebilirsiniz. Glasgow, ayrıca Highlands ve adalara ulaşım sağlayan bir konumda yer almaktadır. Peki, Glasgow’da başka neler yapılabilir?
Glasgow Botanik Bahçeleri
Glasgow Botanik Bahçesi, en güzel mimariye sahip yeşil alanlardan biridir. Gittikçe genişlemesi ve büyümesi nedeniyle 1839 yılında Kelvin Nehri kıyısında yeni bir alan daha satın alındı. Sonrasında 1841 yılında Glasgow Üniversitesi’nin bir parçası olan bahçeler, 1891 yılında halka açıldı.
Glasgow Catedral
Glasgow Katedrali, İskoçya’nın Glasgow kentinde bulunan en eski katedrali ve Glasgow’un en eski binasıdır. Glasgow Katedrali, İskoçya’da ki reformasyondan neredeyse bozulmadan çıkan tek Ortaçağ katedrallerinden biridir. Tabi ki binanın en ilgi çekici yanı, İskoç gotik mimarisinin en özel örneklerinden biri olmasıdır. Yakınlarında yer alan ve bir diğer cazibe merkezi olan Pairs’teki Pere Lachaise’den etkilenen görkemli mezar Nekropol de Glasgow katedralini görme nedenlerinden biridir.
Hunterian Sanat Galerisi
1807’de kurulan The Hunterian, İngiltere’nin resim galerisine sahip ilk müzesidir. Glasgow Üniversite Kütüphanesi’nin yakınlarındaki Hillhead caddesinde yer alan Hunterian Sanat Galerisi, Rubens ve Rembrandt’tan İskoç renkçiler ve Glasgow çocuklarına kadar uzanan eserleriyle İskoçya’nın en seçkin kamusal sanat koleksiyonlarından birine sahiptir. 1960’larda Glasgow’un en ünlü mimarı Sir Charles Rennie Mackintosh ve eşi sanatçı Margaret Macdonald Mackintosh’un Southpark Caddesi’ndeki eski evinin yakınında inşa edilen ve üniversitenin galeri-kütüphane kompleksinin bitişiğindeki modern beton yapı, Mackintosh’un mirasını hatırlatıyor.
İskoç Futbol Müzesi
Dünya’nın futbolla ilgili en etkileyici koleksiyonlarından birini sergileyen müze, futbol hayranlarının vazgeçilmez adresi. Müzede neler görebilirsiniz? Ulusal Stadyum’da yer alan müze, İskoçya’nın zengin futbol mirasına odaklanır. Ayrıca, Dünya’nın en eski futbol kupası olan İskoçya Kupası gibi futbolseverlerin ilgisini çekecek eserlere sahip olan 52.000 kapasiteli Ulusal Stadyum’u gezmeden şehirden ayrılmayın.
Drygate Brewery
1930 yılında kurulan, ünlü bira üreticileri Williams Brothers ve Tennent’s imzalı, East End, Duke caddesinde, Tennent bira fabrikasının yanında yer alan bir bira salonudur. İngiltere’nin ilk deneyimsel bira fabrikası olmasının yanında bira fabrikası panoramik manzarasına da sahiptir. Aynı anda bar, restaurant, şişe dükkanı, bira salonu, teras ve çok amaçlı etkinlik alanı olarak da kullanılmaktadır. Özellikle müzik ve komedi etkinlikleri için tercih edilen ve tabi ki spor aktivitelerini seyretmek için büyük ekranlara sahip olan bira salonunda, yağmursuz günlerin keyfini çıkarmak için geniş bir teras da bulunmaktadır.
Kelvingrove Sanat Galerisi ve Müze
Kelvingrove Sanat Galerisi ve Müzesi, Glasgow’un bir diğer hazinesidir. Geniş sanat yelpazesine sahip galeride, resimler ve sergi koleksiyonlarının cazibesine kapılabilirsiniz. Düzenli sezonluk sergilere ev sahipliği yapan galeride her zaman ilgi çekici koleksiyonları bulabilirsiniz. 1901’de kapılarını açan Glasgow’un bu popüler galerisi, kırmızı kumtaşından üretilen İspanyol barok tarzında çarpıcı bir mimariye sahiptir.
Pollok Kır Parkı
Pollok Kır Parkı, hem İngiltere’nin hem de Avrupa’nın en iyi parklarından biridir. Pollok Kır Parkı, Glasgow’un 360 dönümlük alanında kurulmuş, geniş bir yeşillik alandır. Glasgow merkeze sadece on dakikalık bir mesafede, oldukça güzel bir yerdir. Özellikle sakin bir yürüyüş ve haftasonu piknikleri için tercih edilen yeşillik arazide, Highland ve Clydesdale atlarıyla minik bir tur atmayı da unutmayın! Pollok Ev’ine geldiğinizde, birbirinden değerli antika mobilya, gümüş eşya, seramik ve güzel sanatlar koleksiyonlarını görmek için vaktinizi ayırın. İspanyol resimlerinden oluşan koleksiyonu İngiltere’nin en iyilerinden biridir.