AK Parti sadece restorasyon ve makyaj siyaseti izliyor

22 Ekim 2013

Türkiye Araştırmalar Merkezi, BDP milletvekili Altan Tan ve IMC TV Genel koordinatörü Eyüp Burç’un katıldığı “Türkiye’nin Demokratikleşme ve Reform Paketi ve Kürt Sorununa Barışçıl Çözüm “ başlıklı bir toplantı düzenledi. Lord Muhammed Seikhev sahipliğinde geçen Perşembe akşamı House of Lords’ta düzenlenen toplantıya çok sayıda izleyici katıldı. Toplantının açılış konuşmasını yapan Lord Seikh, Türkiye’nin bölgedeki liderliğinin Türk ve Kürt topluluklarının İngiltere’ye olan katkıları ve Türkiye’deki demokratikleşmenin önemini vurgu anlatttı. Seikh, eksiklikleri bulunmasına rağmen paketin Türkiye’nin demokratikleşmesinde önemli bir adım olduğunu belirtti.
Eyüp Burç ise, Türkiye’nin mevcut sorunlarının temelde tarihsel oluşumuna bağlı olduğunu söyleyerek Avrupa’nın özgürleştirici sosyopolitik süreçleri ile Ortadoğu’da süre gelen ‘ötekileştirme’ ve baskıcı tutumları karşılaştırdı. AKP hükümetinin Türkiye’deki Kürt halkıyla ilişkilerine değinen Burç, devletin Kürtlere olan bakışının değiştiğini belirtti. Kürtlerin son zamanlarda elde edilen haklardan örnekler veren Burç, bu hakların sınırlı kapsamda olduğunu öne sürdü. Türkiye’de iktidarın açıklanan Demokratikleşme Paketi’yle Kürtlerin siyasi hakları vermekte sınıfta kaldığını sözlerine ekledi.
Özel okullarda Türkçe dışındaki dillerde eğitim hakkı verilmesinin doğru yönde atılmış bir adım olduğunu kabul eden Burç, bunun sadece ekonomik çizgilerde değil aynı zamanda siyasi ve sosyal alanlarda da ayrımcılık yarattığını belirtti. Barış sürecinin durdurulmasına rağmen Türk ordusu ile PKK arasında ateşkesin hala devam ettiğini vurgulayan Burç, ateşkesin devam etmesi ve Kürtlerle daha proaktif bir uzlaşma süreci için bir dönüş ümidi olduğunu belirtti. Burç, AKP’nin özellikle seçimlerde popülist davranarak Kürtlerin radikal bir demokratikleşme çabası göstermeyeceğini öne sürdü.
Altan Tan da konuşmasına Cumhuriyet tarihinin ve dini örneklerinin kısa bir özetiyle başladı. Osmanlı toplumunda bir çok farklı dini ve etnik grubun topluma nasıl dahil edildiğini açıklayan Tan, bunu yeni Cumhuriyet döneminde etnik, dini ve kültürel bakımdan tekil ve dışlayıcı bir devlet ideolojisi ile karşılaştırdı. Altan Tan, Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana, üst düzey askeri yetkililer ve siyasi pozisyonlara Müslüman olmayanların getirilmediğine değindi. Paketin geçmişteki Kemalist hükümetler ile aynı çizgide kalarak Türkiye’deki tüm dini mezhepler hitap edemeyen bir yol haritası olduğunu belirtti.
Altan Tan, daha geniş bir yol haritası ve Kemalizm’den ödün verememe eksikliğinin yeni anayasa taslağının ertelenmesine yol açtığını söyledi. Altan Tan konuşmasına, hapisteki PKK lideri Abdullah Öcalan ve Milli İstihbarat Teşkilatı ( MİT ) arasındaki görüşmeleri değerlendirerek devam etti. Tan, Başbakan Erdoğan’ın gerekli reformları geçirebilmesi için PKK’nın İran, Suriye ve Hizbullah gibi eski ortaklıklarından vaz geçip batı ile ittifak kurması gerektiğini, ayrıca PKK’nın silah bırakması ve silahlı mücadeleyi durdurması gerektiğini savundu. Altan Tan, barış sürecinin sonuçlarınınsadeceTürkiye’yi değil tüm bölgeyi etkileyeceğini anlayan Öcalan’ın gerekli adımları yavaş attığını iddia etti.