Starmer, ‘Britanya’ya olan inancı yeniden tesis etmeyi’ vaad etti

Sir Keir Starmer “istikrar ve ılımlılık” dönemini başlatma sözü verdi ve ezici bir seçim zaferi kazanmasının ardından hükümetinin “doktrin yükünden kurtulacağını” söyledi.

61 yaşındaki başbakan Downing Street’in dışında yaptığı konuşmada,  “ülkemizi yeniden inşa etmek” istediğini söyledi ve siyasetinin “hayatlarınıza daha hafif basacağı” sözünü verdi. Ulusu dönüştürmenin “bir düğmeye basmak gibi olmadığını” ve biraz zaman alacağını söyledi ve ekledi: “Ancak değişim çalışmalarının hemen başlayacağından hiç şüpheniz olmasın.”

İşçi Partisi 412 sandalye kazanarak Tony Blair’in 1997’deki ezici üstünlüğünden bu yana en büyük çoğunluk olan 172’ye ulaştı.

Muhafazakârlar, Nigel Farage’ın Reform UK’sinin tabanlarına büyük bir giriş yapmasının ardından, şimdiye kadarki en kötü sonuçları olan 121’e düştü.

Dört milyondan fazla kişi Reform’a oy vererek Muhafazakârları birçok sandalyede üçüncü sıraya itti, ancak parti sadece beş sandalye kazanırken, Liberal Demokratlar 3,5 milyon oy alarak 71 sandalye kazandı.

İşçi Partisi oyların sadece yüzde 34’ünü alarak kazanırken, anket uzmanı Sir John Curtice sonucu “İngiliz seçim tarihindeki en orantısız seçim sonucu” olarak nitelendirdi.

İşçi Partisi 9.7 milyon oy alarak, Jeremy Corbyn’in 2019’da 203 sandalye kazanarak elde ettiğinden yarım milyon daha az oy aldı.

Partinin oy oranı, modern tarihte kazanan bir parti için en düşük oy oranıydı ve iki ana parti oyların sadece yüzde 57’sini alarak rekor düzeyde düşük bir oy oranına ulaştı.

Starmer, eşi Victoria ile birlikte Downing Street’te bayrak sallayan kalabalığı selamladıktan sonra yaptığı konuşmada, “ulusun kalbindeki yorgunluğu, umudun, ruhun ve daha iyi bir geleceğe olan inancın tükenişini” tanımladı.

Bu “yaranın” ancak “sözlerle değil eylemlerle” iyileştirilebileceğini söyledi. Doğrudan İşçi Partisi’ni desteklemeyenlere seslenerek şunları söyledi:

“Benim hükümetim siz yeniden inanana kadar her gün mücadele edecek. Şu andan itibaren, doktrin yükü altında olmayan, sadece sizin çıkarlarınıza hizmet etme kararlılığıyla hareket eden, ülkemizi gözden çıkaranlara sessizce meydan okuyan bir hükümetiniz var.

“Bize açık bir yetki verdiniz ve bu yetkiyi değişimi sağlamak, siyasete hizmet ve saygıyı geri getirmek, gürültülü performans dönemini sona erdirmek, hayatlarınıza daha fazla müdahale etmemek ve ülkemizi birleştirmek için kullanacağız.

“Dört ulus yeniden bir arada durarak, geçmişimizde sık sık olduğu gibi güvensiz bir dünyanın zorluklarıyla yüzleşerek, sakin ve sabırlı bir şekilde yeniden inşa etmeye kararlıdır. Saygı ve alçakgönüllülükle hepinizi ulusal yenilenme misyonunda bu hizmet hükümetine katılmaya davet ediyorum.”

Starmer, Downing Street’e girdikten birkaç saat sonra yeni kabineyi atamaya başladı; Angela Rayner’ı başbakan yardımcısı yaptı ve Rachel Reeves’i ülkenin ilk kadın şansölyesi olarak Hazine’ye gönderdi.

Starmer, “Bunu izleyen her genç kadın ve kız: Bugün hırslarınız, umutlarınız ya da hayalleriniz üzerinde hiçbir tavan olmaması gerektiğini gösterelim” dedi.

David Lammy Dışişleri bakanı olurken, Wes Streeting ve Bridget Phillipson sağlık ve eğitim bakanlıklarının kilit görevlerini üstlendi.

Streeting Sağlık Bakanlığı’na geldiğinde “bu bakanlığın politikası NHS’in bozuk olduğudur” dedi. Genç doktorlarla ücret görüşmelerinin önümüzdeki hafta başlayacağını söyledi.

İşçi Partisi’nin eski seçim sorumlusu Pat McFadden, Starmer’ın kabine ofisindeki uygulayıcısı olarak güçlü bir rol üstlenirken, Yvette Cooper da yeni içişleri bakanı oldu.

Başkan Biden, Starmer ile konuşan ilk dünya liderlerinden biri oldu ve ABD ile Birleşik Krallık arasındaki “özel ilişkiyi daha da güçlendirmeyi” dört gözle beklediğini söyledi.

Daha önce istifa konuşmasını yapan ve ulustan özür dileyen Rishi Sunak, “Birleşik Krallık hükümetinin değişmesi gerektiğine dair net bir sinyal gönderdiniz ve önemli olan tek karar sizinki. Öfkenizi, hayal kırıklığınızı duydum ve bu kaybın sorumluluğunu üstleniyorum” ifadelerine yer vermişti.

Sandalyelerini kaybeden Muhafazakârların önde gelen isimleri arasında 26,000’lik çoğunluğu ellerinden alınan eski başbakan Liz Truss da vardı. İşçi Partisi’ne 630 oy farkla kaybetti. Kabinede koltuklarını kaybeden bakanlar arasında Grant Shapps, Penny Mordaunt ve Gillian Keegan da vardı. Ancak eski başbakan Jeremy Hunt, Liberal Demokratların kendisini görevden alma girişimini engelleyerek Godalming & Ash’de 891 oyla çoğunluğu elde etti.

İşçi Partisi için her şey zafer değildi. Parti, gölge kabine bakanı Jonathan Ashworth’un Leicester’daki koltuğunu kaybetmesiyle bazı beklenmedik yenilgilerle karşılaştı. Ashworth, Gazze yanlısı bağımsızlara karşı kaybeden dört İşçi Partili milletvekilinden biriydi. Aktivistler, Starmer’ın Orta Doğu konusundaki duruşuna soldan gelen kararlı muhalefetle karşılaşması nedeniyle bunun “sadece bir başlangıç” olduğu uyarısında bulundu.