“BK’nın, ABD ve AB arasında seçim yapmasına gerek yok”

3 Aralık 2024

Başbakan, Donald Trump Beyaz Saray’a döndüğünde, Birleşik Krallık’ın, ABD ya da Avrupa Birliği ile daha yakın ilişkiler arasında bir seçim yapması gerektiği yönündeki önerileri reddetti.

Sir Keir Starmer, hükümetinin, ABD ile olan ortaklığına “asla sırtını dönmeyeceğini” söylerken, Avrupa ile de daha güçlü bağlar kurma sözü verdi.

Dünyanın “tehlikeli zamanlarla” karşı karşıya olduğunu da vurgulayan Starmer, büyüme için istikrarın şart olduğunu, bu nedenle İngiltere’nin, Rusya’ya karşı Ukrayna’yı desteklemeye devam etmesi gerektiğini söyledi.

BBC’de yer alan habere göre, ABD’nin seçilmiş başkanının Avrupa’ya karşı bir ticaret savaşı başlatabileceği ve Ukrayna’ya, hatta NATO’ya verilen desteği azaltabileceği yönünde uzun süredir spekülasyonlar yapılıyor. Analistler böyle bir durumda İngiltere’nin taraf tutması için baskı altında kalacağını öne sürüyor.

Starmer’ın yorumları, Donald Trump’ın yakın bir müttefikinin, İngiltere’nin, ABD ve İngiltere’nin “özel ilişkisi” ile Trump’ın “mini Çin” olarak tanımladığı AB ile daha yakın bağlar arasında seçim yapmak zorunda kalacağını söylemesinin ardından geldi.

İngiltere’nin eski ABD Büyükelçisi Sir David Manning, ABD ve Avrupa ile iyi bir ilişkiye sahip olmanın “ulusal çıkarlara uygun” olduğunu söyledi. BBC’nin Today Programına konuşan Manning, “Bu, çıkarlarımızı iki kutup arasında yönlendirmekle ilgili bir mesele olacak” dedi.

Ancak Ukrayna ve Orta Doğu gibi konularda “aynı fikirdeymiş gibi davranmanın iyi bir şey olmadığını” söyleyerek, Birleşik Krallık’ın Trump’ın dayattıklarına yanıt vermek zorunda kalacağını kaydetti.

City of London Corporation tarafından her yıl düzenlenen ve Başbakan’ın geleneksel olarak uluslararası konularda konuşma yaptığı Londra Guildhall’daki Lord Mayor’s Banquet’te konuşan Sir Keir, Birleşik Krallık’ın “dünya sahnesinde artık nasıl dik duracağını” ortaya koydu.

Starmer, “Bu tehlikeli zamanlarda müttefiklerimiz arasında bir seçim yapmamız, bir şekilde ya Amerika ya da Avrupa’nın yanında yer almamız gerektiği düşüncesi son derece yanlış. Bunu tamamen reddediyorum. Attlee müttefikler arasında seçim yapmadı. Churchill seçim yapmadı. Ulusal çıkarlar her ikisiyle de çalışmamızı gerektiriyor. Güvenlik olmadan büyüme, ittifaklar olmadan da güvenlik olmaz” şeklinde konuştu.

Bu ayın başlarında Trump’ın üst düzey bir ekonomi danışmanı İngiltere’yi, AB ile daha yakın ilişkiler kurmak yerine, ticaret konusunda ABD ile aynı çizgiye gelmeye çağırdı.

Stephen Moore, hükümetin Brüksel ile olan ekonomik ilişkilerini Washington ile olan ilişkilerinin önüne koyması halinde ABD’nin, İngiltere ile bir serbest ticaret anlaşmasına “daha az ilgi duyacağını” öne sürdü.

Sir Keir, ABD’nin yeni liderinin nezaketini överken, Eylül ayında New York’ta yaptıkları görüşmede, kendisine İngiltere’nin “önümüzdeki yıllarda Amerikalı dostlarıyla bu transatlantik bağa her zamankinden daha fazla yatırım yapacağını” söylediğini de sözlerine ekledi.

Başbakan ayrıca, İngiltere’nin güvenliği ve refahı için hayati önem taşıdığını söylediği Avrupa ile bağları yeniden inşa etme ve yenileme sözünü de tekrarladı.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e karşı Ukrayna’yı desteklemenin “kendi çıkarımıza” olduğunda ısrar eden Starmer, “Avrupa’da özgürlüğün geleceği bugün kararlaştırılıyor. Putin’in kazanması, kendi güvenliğimize, istikrarımıza ve refahımıza zarar vereceği için İngiltere artık “ulusal çıkarlarımız için dünya sahnesinde daha sıkı mücadele etmeye kararlı ve bunları savunmak için daha derine inmeye hazır. Dolayısıyla Ukrayna’yı desteklemeye devam etmeli ve ne kadar sürerse sürsün öz savunmalarını desteklemek için ne gerekiyorsa yapmalıyız” dedi.

Müttefikleri desteklemenin eski başbakanlar Clement Attlee ve Winston Churchill’in de yaptığı şey olduğunu söyleyen Bakan, 1945’teki Attlee hükümetini ve onun “kahramanlara uygun bir ülke” inşa etme tutkusunu düşündüğünü sözlerine ekledi.

Starmer, “Onlar yurtdışındaki gücümüzü korumanın bize yurt içinde başarılı olmamız için gerekli temeli sağladığını gördüler. Bu o gün olduğu kadar bugün de geçerlidir. Şimdi ekonominin dayandığı temel kaya ve değer verdiğimiz her şeyin nihai garantörü olarak güvenliğimizi güçlendirmenin tam zamanı” dedi.

BBC’ye göre bu sözler, Ocak ayında ABD’nin Avrupa mallarına gümrük vergisi koyması ve kıtanın Çin ile daha az ticaret yapmasını talep etmesi, aynı zamanda Ukrayna’yı toprak vermeye zorlaması halinde test edilecek.

Ancak Muhafazakar Parti Eş Başkanı Nigel Huddleston, İşçi Partisi’nin beş ay önce iktidara gelmesinden bu yana ülkeyi ‘geriye götürenin’ Sir Keir hükümeti olduğunu söyledi.

Huddleston, “İş dünyasının güvenini neredeyse rekor düşük seviyelere çekmek, çalışan insanları istihdam vergisiyle cezalandırmak, büyüme tahminlerini düşürmek ve Britanya’nın denizaşırı çıkarlarını teslim etmek için acele etmek, umutsuz bir sıfırlanmaya zorlanması şaşırtıcı değil” dedi.