Farage ve Badenoch; “Anlaşmayla, İngiliz işçiler satıldı”

8 Mayıs 2025

Hindistanlı kısa dönem çalışanlar için ulusal sigorta katkılarından muafiyet konusu, anlaşma üzerindeki tartışmayı gölgede bıraktı.

Hindistan ile milyar Sterlinleri aşan bir Serbest Ticaret Anlaşması uzun süredir Brexit’in büyük bir kazanımı olarak lanse ediliyordu.

Daha uygun fiyatlı kıyafetler ve ayakkabılar, viski üreticileri ile lüks otomobil üreticileri için büyük pazarlar ve anlaşmanın bu hafta tamamlanmasıyla birlikte milyarlarca pound değerinde ilave ticaret, sağladığı faydalar arasında bulunuyor.

Ancak, tüm bunlar ulusal sigorta katkıları (NIC’ler) üzerindeki anlaşmazlık nedeniyle gölgelenmiş durumda. Hükümet, kısa vadeli vizelerle İngiltere’ye ikinci görevlendirilen Hintli çalışanların ve işverenlerinin, üç yıla kadar NIC ödemekten muaf tutulması talebine boyun eğdi. Bu kişiler, sosyal güvenlik ödemelerini Hindistan’da yapacak ve aynı durum, Hindistan’daki İngiliz çalışanları için de geçerli olacak.

Üst düzey Muhafazakârlar, bu ödünleşmeyi gündeme getirdi; Kemi Badenoch bunu “iki katmanlı vergiler” olarak nitelendirdi. Nigel Farage ise, Keir Starmer’ın “İngiliz işçilerini en yüksek seviyede sattığını” söyledi. Eleştirmenler ayrıca, anlaşmanın göçmenlik ve tarım üzerindeki etkileri hakkında da sorular yöneltti. Peki, bu iddialar gerçekten doğru mu? The Guardian haberinde şu açıklamalarda bulundu:

Ulusal Sigorta

Bir hükümet kaynağı, Guardian’a yaptığı açıklamada, ulusal sigorta katkılarından muafiyetin, devlet hazinesine yaklaşık 100 milyon sterlinlik gelir kaybı yaşatacağını öngördü.

İş Bakanı Jonathan Reynolds, Çarşamba günü yayıncı kuruluşa yaptığı açıklamada, bunun anlaşmanın getirmesi beklenen yaklaşık 1 milyar sterlinlik ek vergi gelirinin “sadece onda biri”nden az olduğunu ve şu anda Birleşik Krallık’ta bulunan yaklaşık 20.000 Hintli çalışanın bu muafiyetten etkileneceğini belirtti.

Farage, son iki yılda yaklaşık 500 bin Hintlinin, Birleşik Krallık’a geldiğini,“bu anlaşmanın kapıları daha da fazla açacağını” ve Hintli çalışanların, İngilizlere göre daha ucuza işe alınabileceğini iddia etti ancak Birleşik Krallık’ta işe başvuruda bulunan çoğu Hintli bundan hiç faydalanmayacak.

Hükümet harcamalarının büyük çapında, 100 milyon sterlin küçük bir tutar ancak bakanlar şu ana kadar, bu muafiyetin maliyetleri veya İngiltere’ye geçici olarak gelen Hintli işçilerin sayısı üzerindeki olası etkisi hakkında bir değerlendirme yayımlamayı reddetti. Bu durum spekülasyonlara yol açtı.

Bakanlar ise, karşılıklı vergi anlaşmaları olarak adlandırılan ve çalışanların, yurtdışına geçici olarak görevlendirilmişken iki kez vergilendirilmesini önlemeyi amaçlayan “çifte katkı konvansiyonları”nın yaygın olduğunu belirtti.

İngiltere, şu anda ABD, Kanada ve Japonya dahil olmak üzere 50’den fazla ülke ile bu tür anlaşmalara sahip. Hindistan’ın ise Almanya, Fransa ve Hollanda gibi birçok Avrupa ülkesiyle mevcut sosyal güvenlik anlaşmaları bulunuyor.

Sorun, Badenoch’un Ticaret Bakanı olduğu dönemde Muhafazakârlar arasındaki görüşmelerde de gündeme gelmişti. Bir üst düzey Hintli yetkili, Financial Times’a, Muhafazakâr liderin “saçma” konuştuğunu, çünkü kendisinin geçici Hintli çalışanların Ulusal Sigorta Katkıları’ndan (NIC’ler) muaf tutulmasını kabul ettiğini söyledi.

Ancak, Hindistan’ın övücü basın açıklaması; bu tavizleri “eşi görülmemiş bir başarı” olarak nitelendirip, “Hindistan hizmet sağlayıcılarını İngiltere’de oldukça daha rekabetçi hale getirecek” şeklinde ifade eden hükümetin, bu durumu politik açıdan oldukça zor hale getirdi.

Rachel Reeves’in bütçesinde işverenler için ulusal sigorta katkılarını artırması, geçen ay yürürlüğe giren ve sadece bu yıl uygulamaya alınan bir vergi artışı olması nedeniyle, bu durumun genel bağlamda özellikle zararlı olduğu görülüyor.

Son olarak, NIC’ler konusu, ticaret görüşmelerinde en uzun süredir devam eden çıkmazlardan biri oldu ve bu hafta anlaşmayı kabul eden görüşmelerde son engel olarak ortaya çıktı. Bu, hükümetin bu konuda önemli bir taviz verdiğini ve direndiğini gösteriyor.

Vize İşleri
Anlaşmanın, Delhi’nin ticaret görüşmelerinde önemli bir talebi olan, Hindistanlı çalışanlar için büyük sayıda ek vize içermemesi de bir kazanım. Bu da, hükümet açısından bir başarı.

İşçi Partisi, Muhafazakârların görüşmeler sırasında vizeleri masaya koyduğunu ve mevcut hükümetin göçmenlik politikasını değiştirmeden bir anlaşma sağladığını iddia etti.

Mevcut bir vize yolu, yoga eğitmenleri, müzisyenler ve şeflerin Birleşik Krallık’a gelmesine olanak tanıyacak; ancak, başvuranların normal maaş ve beceri şartlarını karşılaması gerekecek. Bu rota yılda 1.800 vize ile sınırlandırıldı.

Bu, Hindistan’ın başlangıçta ki taleplerinden uzak olsa da, Farage ve bazı üst düzey Muhafazakârların, bu anlaşmanın Hindistanlı göçmenlerin akınına yol açacağı yönündeki iddialarını engellemiş değil.

Hizmetler
Finans ve hukuk sektörleri gibi büyük hizmet endüstrileri bu anlaşmaya dahil edilmezken, bu durum eleştirilere yol açtı.

Ticaret anlaşmasıyla eş zamanlı olarak, müzakereciler Londra Finans Merkezi’nden (City of London) fayda sağlayacak ikili yatırım anlaşması yapmaya çalışıyor. Rishi Sunak, geçen ilkbaharda başbakanken bu konuda bir anlaşmayı neredeyse tamamladı, ancak ekonominin yüzde 80’ini oluşturan hizmetler sektöründen daha fazla kazanım istiyordu.

Ancak, Donald Trump’ın tarifelerinin etkisi göz önüne alındığında, İşçi Partisi Bakanları, bu tarife karşı gelen anlaşmanın, yatırım anlaşmasından bağımsız olarak onaylanmasının önemli olduğunu düşündü. Bu anlaşma, özellikle, ilk kez bazı Hint hükümet alımlarını İngiliz şirketlerine açmasıyla hizmetler sektörüne bazı avantajlar sunuyor; ama genel anlamda, mallara yönelik tarifeleri indiriyor.

Tarım, çiftçilik ve hayvancılılık 
Anlaşma, donmuş karides gibi bazı Hint tarım ürünleri için İngiltere ithalat vergilerini azaltacak. Bu durum, İngiliz çiftçiliği üzerindeki olası etkiler nedeniyle endişeleri arttırdı.

Yetkililer, anlaşmanın, Hindistan’ın, İngiliz gıda ihracatına, özellikle kuzu eti de dahil olmak üzere tarifeleri kaldırarak çiftçilere fayda sağlayacağını söyledi. Ancak, İngiltere, Hindistan’ın ihracatı İngiliz üreticilerine zarar verebilecek bazı ürünlerde, örneğin öğütülmüş pirinçte tarifeleri uygulamaya devam ediyor.