Hükümet, aile içi şiddet mağdurlarının güvenliği için “Şiddet Riski Altındaki Kişi (PARV) Emri” başvuru ücretini iptal etti – mağdurlar artık adreslerini gizlemek için 300 sterlinin üzerinde ücret ödemeyecek
İngiltere hükümeti, aile içi şiddet ve istismar mağdurlarının güvenliğini güçlendirecek önemli bir adım attı. Kasım ayından itibaren, şiddet riski altındaki kişiler, borç ve iflas işlemlerinde kişisel adres ve kimlik bilgilerini gizletmek için ödemek zorunda oldukları 318 sterlinlik mahkeme ücretinden muaf olacak.
Bu değişiklik, hükümetin “Değişim Planı (Plan for Change)” kapsamında yürüttüğü reformların bir parçası olarak, kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddeti önümüzdeki on yıl içinde yarıya indirme hedefini destekliyor.
Kayıtların ifşası artık şiddet faillerine bir araç olmayacak
Yeni düzenlemeyle birlikte, “Şiddet Riski Altındaki Kişi Emri” (Person at Risk of Violence – PARV) başvurusunda bulunan mağdurlar, isim ve adreslerinin İflas Sicili (Insolvency Register) ve resmî kamu kayıtları (The Gazette) üzerinde yayımlanmasından korunacak.
Daha önce, bu korumayı sağlamak için 318 sterlinlik mahkeme ücretinin ödenmesi zorunluydu. Ancak bu maliyet, özellikle ekonomik şiddet mağdurları için büyük bir engel oluşturuyordu.
Sarah Sackman: “Basit bir değişiklik, bir hayatı kurtarabilir”
Adalet Bakanlığı tarafından duyurulan kararın ardından, Mahkemeler ve Hukuk Hizmetlerinden Sorumlu Bakan Sarah Sackman KC, düzenlemenin önemini şöyle vurguladı:
“Aile içi şiddet yaşayan kadınlar çoğu zaman hayatları boyunca kaçmak zorunda kalıyor. Onlar korunmayı hak ediyor.
Mağdurların kişisel bilgilerinin kamuya açık kayıtlarda yayımlanması, faillerin istismarı sürdürmesi için bir araç haline gelmemeli.
Bu küçük gibi görünen değişiklik, barış içinde yaşamakla korku içinde yaşamak arasındaki fark olabilir.”
Sackman, bu reformun hükümetin kadına yönelik şiddeti yarıya indirme hedefinde önemli bir dönüm noktası olduğunu da ekledi.
Hükümetin “kadına yönelik şiddeti yarıya indirme” hedefi
PARV ücretinin kaldırılması, hükümetin son yıllarda attığı kadın güvenliği odaklı adımların devamı niteliğinde:
- Raneem Yasası (Raneem’s Law): 999 acil çağrı merkezlerinde aile içi şiddet uzmanlarının görevlendirilmesi.
- Aile İçi Şiddet Koruma Emirleri (Domestic Abuse Protection Orders): mağdurları koruyan en güçlü yasal düzenlemelerden biri.
- Stalking Koruma Emirleri’nin genişletilmesi: çevrimiçi takipçilerin kimliğinin açıklanmasını sağlıyor.
- “Drive Project” programı: yüksek riskli aile içi şiddet faillerini hedef alarak sorumluluğu mağdurların üzerinden alıyor.
- Yeni yasa teklifi: boğma (strangulation) eylemlerini içeren pornografik içeriklerin suç sayılması.
Ekonomik şiddet mağdurları için hayati bir adım
Surviving Economic Abuse (SEA) adlı yardım kuruluşunun CEO’su Sam Smethers, kararı memnuniyetle karşıladığını belirterek şunları söyledi:
“Mağdurlar bugüne kadar yalnızca güvende kalabilmek için ekstra ücret ödemek zorunda bırakılıyordu.
Ekonomik istismar nedeniyle zaten borç içinde olan kadınlar için bu ücret, koruma hakkına erişimin önünde büyük bir engeldi.
Bu adım, mağdurların hem fiziksel hem ekonomik güvenliğini sağlamada çok önemli bir ilerleme.”
Money Wellness Politika Yetkilisi Adam Rolfe da kararı “hayati bir kazanım” olarak nitelendirdi:
“Bu değişiklik, borç ve travma içinde yaşayan binlerce kişiye nefes aldıracak. Artık borçlarını düzenlerken faillerinin onları bulma korkusu taşımayacaklar.”
Arka plan: PARV emrinin önemi
Bir kişi iflas, borç tahliyesi veya bireysel gönüllü anlaşma (IVA) gibi süreçlere başvurduğunda, adı ve adresi yasal zorunluluk olarak kamuya açık kayıtlarda yayımlanıyor. PARV emri, bu bilgilerin yayımlanmasını önleyen tek yasal mekanizma. Başvuru sahiplerinin şiddet geçmişini kanıtlaması gerekmiyor; yalnızca adreslerinin ifşasının makul biçimde şiddet riskine yol açabileceğini göstermeleri yeterli oluyor.
kaynak: GOV



ENFIELD
HACKNEY
HARINGEY
ISLINGTON











