The Guardian bu yılın öne çıkan parçalarını 30 müzik yazarının oylarıyla belirledi.
Bu yılın öne çıkan parçaları post-punk rap’ten indiedisco’ya, operatik pop’tan elektronik deneylere uzanan geniş bir yelpazede. Listenin zirvesinde Rosalía ve Little Simz gibi vizyoner isimler yer alıyor
1. Rosalía – Berghain
Klasik mi? Opera mı? Pop mu? Hiçbiri, hepsi. Rosalía, Londra Senfoni Orkestrası’nın dramatik patlamalarını kendi vokal virtüözitesiyle birleştiriyor.
2. PinkPantheress – Illegal
Yeni bir “ot satıcısıyla tanışma” hikâyesi üzerine kurulmuş, hem paranoyak hem büyüleyici bir parça. Underworld’ün Dark & Long (Dark Train) şarkısının hızlandırılmış sample’ı, THC’nin yarattığı panik– coşku karışımını mükemmel yansıtıyor.
3. Chappell Roan – The Subway
Bu yılın en büyük pop çıkışlarından Roan, Cranberries ve Sinéad O’Connor’ın ruhunu taşıyan gotik, koro destekli bir ayrılık destanı sunuyor.
4. Lady Gaga – Abracadabra
Mayhem albümünün büyük hiti, Gaga’nın pop ikizlerini (videoda gerçek anlamda iki Gaga var) peakhours house ritimleriyle buluşturuyor. Bad Romance tarzı heceli nakaratlar, teatral enerji ve çifte eğlence.
5. Addison Rae – Headphones On
Müziğin acıyı uyuşturma gücü üzerine bir şarkı yazıyorsan, kendisinin de bunu yapabilmesi gerekir.
6. Jade – Plastic Box
Robyn’in yokluğunda “dans ederken ağlama” türünün bayrağını taşıyan şarkı, sevgilinin geçmişteki ilişkisini kıskanmanın irrasyonel ama gerçek duygusunu yakalıyor.
7. Pulp – Spike
Island 2001’den beri ilk albümlerini duyuran Pulp, geri dönüşlerini disco ritimli bir marşla kutluyor. Jarvis Cocker’ın “Performans için doğdum” sözleri, hem kendilerine hem de yıllardır onları bekleyen dinleyicilere bir selam.
8. Lily Allen – Pussy Palace
Bir aldatma hikâyesini buluntu eşyalarla anlatan Allen, iğne deliği gibi ayrıntılarla keskin bir atmosfer yaratıyor.
9. Alex G – Afterlife
Mandolinli hafiflik, gençlik anılarının bulanık nostaljisi ve “I began another life” nakaratıyla dolu, iki bira sonrası yaz yapılan yürüyüşlerin müzikal karşılığı.
10. Smerz – You Got Time and I Got Money
Norveç ikilisi, Big City Life albümündeki keskin ironiye rağmen bu parçada içten bir romantizme ulaşıyor. “Beni kollarına sar” nakaratı eski kız gruplarının naifliğini çağrıştırıyor.
11. CMAT – The Jamie Oliver Petrol Station / Take a Sexy Picture of Me / When a Good Man Cries
İrlandalı CMAT bu yıl üç şarkısıyla listeye girdi. TikTok’u sallayan beden algısı hikâyeleri, bir poster karşısında yaşanan varoluşsal çöküş ve bir kırılmanın country dokulu, duygusal anlatısı…
12. Blood Orange – The Field
Vini Reilly’nin 1998 tarihli Sing to Me parçasının gitarları, Polachek ve Daniel Caesar’ın vokalleri, spritely breakbeat ve cızırdayan çellolar bir araya geliyor. Dev Hynes tüm bu parçaları örümcek ağı gibi zarif bir dokuya bağlıyor.
13. Olivia Dean – Man I Need
“Sevgili sahibi olmak artık utanç mı?” sorusunun viral olduğu bir yılda Dean, modern ilişkilerin baskısını en iyi anlatan isimlerden biri oldu.
14. Aya – Off to the Esso
Hızlanmış, yamulmuş bir elektronik altyapı üzerinde Aya, sabahın köründe toplu taşımada sarhoş olmanın “beyin titreten” deneyimini anlatıyor.
15. Geese – Taxes
New York grubunun 23 yaşındaki solisti Cameron Winter, bir ömre sığacak kalp kırıklığını bu şarkıya sıkıştırıyor. 16. Wet Leg – Catch These Fists İki saniyede Wet Leg’in tek albümlük bir fenomen olmayacağını kanıtlayan parça.
17. Raye – Where Is My Husband!
Aretha Franklin temposunda olmasa da aynı ruhu taşıyan bir hikâye.
18. Wednesday – Elderberry Wine
Kuzey Carolina grubunun gürültülü güneyli punk’tan uzaklaşıp yumuşak bir kırılganlığa büründüğü bu parça, iki insan arasındaki mesafenin sessizce büyüdüğü o ince anları anlatıyor.
19. Bad Bunny – Nuevayol
Bad Bunny’nin Debí Tirar Más Fotos albümünü açan şarkı New York’a adanmış, ama bir dünyanın yükünü taşıyor.
20. Little Simz – Flood (ft Obongjayar & Moonchild Sanelly)
Minimal bir post-punk altyapı üzerinde Simz, hayatının “dâhiyane planını” anlatıyor: mümkün olduğunca özgür olmak.



ENFIELD
HACKNEY
HARINGEY
ISLINGTON











