Crawford ve Bodin’e göre, çatışmaları çözmek için başvurulabilecek üç değişik yapılandırılmış sorun çözme süreci vardır: Müzakere, arabuluculuk ve oybirliği ile karar alma. Müzakere ve arabuluculuk terimleri de genellikle birbirlerinin yerine kullanılmaktadır.
Müzakere: Aralarında anlaşmazlık olan tarafların ya bizzat kendilerinin ya da temsilcilerinin başkalarından yardım almaksızın birlikte çalışarak aralarındaki anlaşmazlığı çözmek amacıyla yüz yüze geldikleri bir sorun çözme yöntemidir.
Arabuluculuk: Aralarında anlaşmazlık olan tarafların ya bizzat kendilerinin ya da temsilcilerinin “arabulucu” denen tarafsız birinin de yardımıyla aralarındaki anlaşmazlığı çözmek amacıyla yüz yüze geldikleri bir sorun çözme sürecidir.
Oy Birliğiyle Karar Alma: Aralarına anlaşmazlık olan bütün tarafların ya da temsilcilerinin, bütün tarafların destekleyebileceği bir eylem planı oluşturarak anlaşmazlığı çözmek amacıyla iş birliği yaptıkları bir grupla sorun çözme sürecidir. Bu sürece tarafsız biri de katılabilir ve süreci hızlandırabilir ama bu zorunlu değildir.
Yukarıda belirtilen yapılandırılmış sorun çözme süreçleriyle çatışmaları çözmek için, dört temel ilkenin anlaşılması gerekir.
• Kişilerle sorunları birbirinden ayırmak
• Pozisyonlar üzerinde değil, çıkarlar üzerinde odaklaşmak
• Herkesin kazanacağı seçenekler bulmak
• Seçenekleri değerlendirmek için nesnel ölçütler kullanma Sorunlar karşısında insanlar birbirinden farklı tepkiler gösterebilir. Bazı kişiler, herhangi bir sorun karşısında hemen “sert” bir tepki gösterme eğilimindedir.
Bu kişiler başkalarıyla anlaşmazlığa düştükleri ya da aralarına bir çatışma çıktığı zaman güç kullanma yoluna başvururlar. Karşı tarafı tehdit ederek, bağırıp çağırarak, vurarak, kırarak, döverek vb. kendi çözüm önerilerini dayatırlar. Bazı kişiler de sorunlar karşısında oldukça “yumuşak” bir tepki gösterme eğilimindedir. Bu kişiler daha ciddi bir tatsızlığın ortaya çıkmaması için geri çekilirler, sorunlar karşısında kolayca pes ederler ve kendi isteklerinden vazgeçerler.
Bazı kişiler ise sorunlar karşısında “ilkeli” bir tutum sergilerler. Bu kişiler için önemli olan, sorunları her iki tarafın da tatmin olacağı adil bir çözüm bulmaktır. Çünkü her hangi bir sorun karşısında başvurulan çözümün, adil olduğu ölçüde kalıcı olduğuna inanırlar.
Yukarıda tanıtılan üç farklı tepki, üç farklı sonuca yol açar:
• Taraflardan biri kazanır diğeri kaybeder (Kazan/Kaybet)
• Her iki taraf da kaybeder (Kaybet/ Kaybet)
• Her iki taraf da kazanır (Kazan/ Kazan)
Sorunlar karşısında “sert” bir tepki gösterildiğinde taraflarda biri kazanırken, diğeri kaybeder ya da bazen her ikisi di de kaybeder. “Yumuşak” bir tepki gösterildiğinde de sonuç aynıdır. Bu kez de taraflardan biri kazanırken diğeri kaybeder, ya da her ikisi de kaybeder. Sorunlar karşısın da “ilkeli” bir tepki gösterildiğinde ise genellikle kaybeden olmaz her iki taraf da kazanır.