İngiltere’de 1970 yılları, ırkçılığın ve faşizmin geliştiği dönem olarak bilinir. 1974’de endüstriyel eylem dalgalarının ardından İşçi Partisi nefret edilen ve her alanda ülkeyi felç eden Muhafazakar Parti’yi yenerek iktidara gelmişti.
O dönemki İşçi Partili Maliye Bakanı Denis Healy her ne kadar ‘zenginlerin boğazlarını sıkacağız’ demesine rağmen yaptıkları birçok politik hata ve bunun yanında işçi sınıfının taleplerini düzgün okumamaktan dolayı iki yıl içinde IMF’nin zorunlu tasarruf politikalarını kabul etmek zorunda kaldı. İşsizlik patlaması ve ücretlerin düşmesi üzerine iktidara gelen İşçi Partisi, işçi sendikaları ile “Sosyal Sözleşme” adı altında anlaşmalar yapmasına rağmen birçok kesimi tatmin etmedi. Hayal kırıklığı yaygındı ve politik karışıklık örgütlü işçi sınıfına nüfuz etti.
İşte tam bu dönemde ırkçı parti olan Ulusal Cephe hızlı bir şekilde büyüdü. Irkçı medya ve sağcı politikacı Enoch Powell’in desteğiyle toksik ve iğrenç politikalarını yayma fırsatı buldu. 1974’de İşçi Partisi, kazanmasına rağmen Ulusal Cephe, Wood Green ve Tottenham seçim bölgesinde 5700 oy ile %8 oy aldı. Yine aynı dönemde Ulusal Cephe 15 bin üye elde etti. Üye ağının en güçlü olduğu yer ise Kuzey Londra’da 100 kadar posta çalışanı olduğu posta merkezi oldu.
Buradaki ağını kullanarak güçlenen ırkçılar zamanla Islington’da bulunan Chapel Market’e kadar uzanıp gazete satışı ve ırkçı propaganda yapma fırsatı buldular. Tabii ki Ulusal Cephe’ye karşı antifaşist dalga yükselen bu ırkçı ve faşizan dalgaya karşı sesini yükseltmekte geç kalmadı. Ülkenin birçok yerinde ilerici ve solcular Ulusal Cephe üyelerini gördükleri yerde kovma ve uzaklaştırmak gibi eylemler yaptılar. Irkçılığa Karşı Rock (Rock Against Racism) bileşeni, işte tam da bu dönemde 1976 yılında kuruldu.
Aynı dönemdeki Notting Hill karnavalında Ulusal Cephe üyeleri ile karşı karşıya gelen siyahi ve Asyalı gençler arasında çıkan olaylarda yaklaşık 300 polis yaralandı. Bu olaylar aynı zamanda siyahi, Asyalı ve yerli halkların Ulusal Cephe’ye karşı birlik ve örgütlenmesinin önayağı oldu. Bu örgütlenmenin sonucunda 1976 yılında İngiltere Sendikalar Konfederasyonu, TUC’nin örgütlediği ırkçılığa karşı yürüyüşe 25,000 kişi katıldı. O dönemin devrimci ve ilerici solcuları, Ulusal Cephe’nin toplantı ve eylemlerini fiziksel bir şekilde engellemek için bir çok çalışma yaptı.
Ulusal Öğrenci Birliği NUS, hiçbir üniversitede Ulusal Cephe ve Enouch Powell’a yer verilmeyeceğini açıkladı ve bu doğrultuda eylemlere başladı. Sendikalar Grunswick’de grevde olan Asyalı kadınlara destek yürüyüşleri düzenleyerek anti-faşist duruş sergiledi. 1977’deki St. George Günü yaklaşırken bugünü ırkçı ve faşizan politikaları için kullanmak isteyen Ulusal Cephe’ye karşı anti-faşistlerin eylemleri çoğaldı.
Birçok sol örgüt, sendika, kampanya grubu, ne olursa olsun Ulusal Cephe’nin yürüyüş ve toplantı yapmalarına izin verilmemesi gerektiğini söylediler. Posterler, afişler, işyeri toplantıları ile bu argümanlar geniş çevrelere yayıldı. Haringey TUC ve İşçi Partisi bu kararlara sahip çıktı. O dönemde bölgede yaşayan Yunan ve Türkiyeli toplum üyeleri bunları kendi üyeleri ile paylaştı. Her türlü eylem planları yapıldı ve toplum üyeleri bu konuda bilgilendirildi.
Tam da bu dönemde, 23 Nisan 1977’de, St. George Günü’nde, yaklaşık 1000 tane ırkçı Ulusal Cephe mensubu çok kültürlü toplumların yoğunlukta yaşadığı Wood Green’de yürüyüş yapmak için yola çıktılar. Fakat ırkçıların tahmin edemedikleri, kendilerine karşı daha büyük bir birlik olan toplum üyeleriydi. Bu esnada ırkçı 1000 kişiye karşılık 2000’den fazla anti-faşist aktivist alanda toplandı.
Ulusal Cephe’nin lideri Turnpike Lane’de bulunan Ducketts Common Parkı’ndan polis korumasıyla çıktıkları an karşılarında iyi örgütlenmiş anti-faşist kesimi gördüler. Anti-faşistler meşaleler, balonlar, dükkân sahiplerinin atmak için verdikleri ayakkabılarıyla Ulusal Cephe üyelerinin yürümelerini engelledi. Yürüyüş bu durumda ikiye bölündü ve dağıldı. Irkçı grup kendi güvenliği için High Road’a kaçtı ve polis tarafından korundu. Irkçıların Wood Green’den böyle gönderilmesi tarihe Battle of Wood Green olarak geçti.
İŞÇİ PARTİSİ LİDERİ TURNPİKE LANE’DE KONUŞACAK
Wood Green’de ırkçılara karşı 23 Nisan 1976’da verilen mücadelenin yıldönümü nedeniyle Turnpike Lane’de bulunan Ducketts Common parkında bir etkinlik düzenlenecek. ‘Irkçılığa ve Faşizme Karşı Birlik – Farklılıklarımızı Kutlayalım’ şiarıyla 23 Nisan Pazar günü yapılacak olan programa İşçi Partisi lideri Jeremy Corbyn’nin de katılarak bir konuşma yapması bekleniyor. 23 Nisan 1976’da gerçekleşen mücadelenin üstünden 39 yıl geçti.
Bu yıl, 23 Nisan 2017’de anti-faşistler, İşçi Partisi üyeleri, kampanya grupları ve toplum üyeleri bu mücadelenin 40. Yılını anmaya hazırlanıyor. Bu etkinliğin organize edilmesinde katkıda bulunan Türk ve Kürt Toplumu Dayanışma Merkezi DAY-MER, başta Haringey’de olmak üzere Londra’da yaşayan tüm toplum üyelerinin bu önemli etkinliğe katılması için çağrıda bulundu.
DAY-MER Sekreteri Oktay Şahbaz, “Irkçılık ve faşizm gerek Avrupa Birliği referandumu gerekse de iktidarda olan Muhafazakâr Parti hükümetinin göçmenleri günah keçisi ilan etmesi ile beraber tekrar gündemde. Bu anlamda ırkçı ve nefret suçları özellikle Londra ve dışında yükselişte. İki hafta önce Croydon’da bir Kürt gence yapılan saldırı belki de bunun en önemli göstergesi.
Bu anlamda her toplum için önemli olan Irkçılığa ve faşizme karşı mücadelede bizler de Türkiyeli ve Kürt toplumu olarak yerimizi alalım” diyerek toplum üyelerini bu etkinliğe çağırdı.