Kral Charles’ın İngiltere’deki saraylardan uzaklaşıp Transilvanya’daki mütevazı evinde huzur aradığı ortaya çıktı.
Kraliçe Camilla lüks konakta kalırken, Charles doğayla iç içe köy yaşamını tercih ediyor.
İnternetsiz ve televizyonsuz ev, yaşlı kralın yorgunluğundan ve dünya siyasetinden uzaklaştığı bir sığınak haline geldi.
Kanserle mücadele eden, masalsı evliliği yavaş yavaş yıpranan yorgun Kral, görevlerinden istirahat aldığı zamanlarda bu doğayla iç içe konakta bir miktarda olsun huzur arıyor.
Kral Charles’ın günlerini, haftalarını geçirdiği mütevazı evin fotoğrafları, Kral’ın düşünce yapısı ve kişiliğini ortaya koydu.
Kral’ın konağındaki odalar ise şaşırtıcı derecede sade. İnternet yok, televizyon yok ama 17. yüzyıldan kalma bir odun sobası var. Ahşap bir kutu yatak odasının ortasında duruyor.
Duvarda ve kapının üzerinde ise annesi Kraliçe II. Elizabeth’in portresi asılı. Kapının dışına çıkıldığında ise bu sadeliğin anlamı daha kolay anlaşılıyor.
Kral’ın dünyasını görmek isteyenler Romanya’da üç millik toprak bir yolu aşarak, doğayla iç içe konağı görmesi yeterli.
Charles yıllar önce Bükreş Üniversitesi’nde yaptığı konuşmada İngiltere’nin kırsal mirasını kaybetmesinin büyük bir hata olduğunu söylemişti.
Kral, ülkesinde bulamadığı bağlantıyı Romanya’da yaşamaya çalışyor.