Adalet Bakanlığı’nın özel izniyle cezaevlerinde bulunan insanlara ‘inanç hizmeti sunma’ programı çerçevesinde cezaevlerine giden BAF Yetkilileri, uzun bir prosedür sonunda içerdekilerle görüşebildiler.
Konuyla ilgili bir açıklama yapan Erbil, cezaevlerinde bulunan tüm insanların ‘müslüman’ olarak kabul edilmelerinden dolayı, Alevilik inancını ve farkını anlatmak için uzun süren yazışmalar yaptıklarını açıkladı. İnsan Hakları gereği mahkümlara ibadetini yerine getirme imkanı veren Adalet Bakanlığı’nın sunduğu bu haktan yararlanmak isteyenler, Alevi Kurumlarına başvurmak yoluyla kendi inanç ve öğretilerini öğrenmek istediklerini bildirmişler.
Aleviliği tanımayan din görevlilerinin bilerek yada bilmeden yaptıkları engellemeler nedeniyle ve herkesi tek kalemde ‘müslüman’ olarak tanımlamalarından dolayı içerde destek ve yardım isteyen insanlara ulaşmak zor olmuş. Aylar boyu çaba sarfettiklerini açıklayan Erbil “Her defasında bize içerde Alevi yok diyenlere, ‘keşke olmasa’ ama sizin cezaevinde bulunan, şu şu kişiler Alevi diye isim vermek zorunda kaldık” diye konuşuyor.
Yaptıkları bir kaç görüşmeden sonra cezasını çekmekte olan ve çoğunluğu gençlerden oluşan insanların yardıma ve ilgiye muhtaç olduklarını gördüklerini belirten Erbil, önümüzdeki haftalardan itibaren masrafları devlet tarafından ödenen dede veya Alevi yetkililerin iki haftada bir cezaevlerini ziyaret ederek ‘Alevi Canlara’ kendi inançları doğrultusunda hizmet sunacağını söylüyor. Toplumdan ve insanlardan tecrit halinde yaşayan tutuklu yada mahkumların psikolojik ve sosyolojik desteğe ihtiyaçları bulunduğunu belirten Erbil, kurum olarak en zayıf halkaya destek olmak için ellerinden geleni yapmaya çalışacaklarını belirtiyor.
Akraba ve sevdiklerinin özel ilgisine muhtaç olan ve kişisel ya da toplumsal hatalardan dolayı içerde olan insanlara sahip çıkmak için ailelere ve topluma çağrıda bulunan Erbil, cezaevlerinde yatan insanların en çok kitap talebinde bulunduklarını da sözlerine ekliyor.