Onaylı bir kimlik belgesi bulundurmayı zorunlu kılan yeni kurallar seçimi bıçak sırtına getiriyor.
Londra Belediye Başkanı Sadık Khan, Londra’da 2 Mayıs’ta yapılacak belediye başkanlığı seçimleri ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Khan, seçimin Muhafazakar Parti’nin aday ile başabaş bir yarışa sahne olacağını belirtti.
“Hiç yanılsama içinde değilim, kaybedebilirim” diyen Sadiq Khan’ın açıklamaları şöyle: “Birçok kişi Muhafazakar hükümetin oylama sistemini değiştirerek kendi adaylarının kazanma ihtimalini çok daha yüksek hale getirdiğinin henüz farkında değil. Belediye başkanlığı için birinci ve ikinci tercih yerine bu kez sadece bir oy hakkınız olacak. Bu da İşçi Partisi dışında herhangi bir partiye oy vermenin Londralıların Muhafazakar bir belediye başkanına sahip olma ihtimalini arttıracağı anlamına geliyor.
Seçim daha keskin olamazdı. Hayat pahalılığı krizinde Londralıları desteklemeye kararlı ve herkes için daha adil, daha yeşil ve daha güvenli bir Londra inşa etmeye devam etmek için olumlu bir vizyona sahip biriyle ilerici değerlere düşman ve bizi sadece geriye götürecek radikal sağcı Muhafazakar aday arasında.
Onaylı bir kimlik türüne sahip olmayı zorunlu kılan yeni kurallar da (seçime katılımı azaltmaya yönelik açık bir teşebbüs) seçimi bıçak sırtına getiriyor.
Analizler, 900 binden fazla Londralının (muhtemelen çok sayıda genç ve azınlık topluluklarından gelenler de dahil) geçerli bir kimliğe sahip olmayabileceğini ve dolayısıyla demokratik oy kullanma haklarını kullanmalarının engelleneceğini gösteriyor. 2021’deki son Londra belediye başkanlığı seçimlerinde, ilk tur oylamanın ardından yüzde 5’ten daha az bir farkla öndeydim.
Bunlar şimdi uğraşacağımız daha küçük farklar. İşte bu nedenle, şehrimizdeki Liberal Demokrat ve Yeşil seçmenlere, Muhafazakarları dışarıda, ilerici siyaseti içeride tutmak için bana destek verme çağrısında bulunuyorum. Geçen seferkinden farklı olarak, ikinci bir seçimin getirdiği bir güvence yok.
Altı hafta sonra uyandığımızda kentimizin değerlerinin Belediye Binası’nda katı bir Muhafazakarla ciddi risk altında olduğunu görmemek için onlardan yardım istiyorum. Her zaman Londra’nın açık, dışa dönük, Avrupa yanlısı ve ırkçılık karşıtı değerlerini ve iklim bilimi, kadın hakları, çeşitliliğimiz, LGBT+ topluluğumuz ve liberal demokrasiyi savundum. Londra bana büyüdüğüm sosyal konuttan dünyanın en büyük kentinin belediye başkanlığına yükselme fırsatı verdi.
Yaptığım ve savunduğum her şeyin ortak noktası, ırk, toplumsal cinsiyet, din, cinsel yönelim, engellilik veya sınıf farkı gözetmeksizin tüm Londralıların, Londra’nın bana ve aileme sunduğu tam potansiyele ulaşma şansını yakalayabilmelerini sağlamak.
İşte bu nedenle Londra’daki tüm ilkokul çocuklarına ücretsiz okul yemeği sağlıyoruz, milyonlarca yolcuya toplu taşımayı daha ekonomik hale getirmek adına TfL (Londra kentinin ulaşımından sorumlu yerel yönetim organı -çn.) ücretlerini yeniden donduruyoruz ve iklim acil durumuyla mücadele etmek için cesur adımlar atıyoruz.”