Londra Yunus Emre Enstitüsü’nde ‘The Pen and the Letter’ konulu bir söyleşi gerçekleştirildi
11 Mart Cuma akşamı yapılan etkinliğe; çok sayıda öğrenci yetiştiren meşhur hattat Hasan Çelebi’den icazeti bulunan iki talebesi İspanyol hattat Nuria Garcia Masıp ve İngiliz hattat Gülnaz Fatima Mahboob katıldı.
Toplantıda, Geleneksel Osmanlı Hat Sanatı’nın incelikleri üzerine bir konuşma gerçekleştirildi. Sanatçılar aynı zamanda, hüsn-ü hat eserlerinde kullanılan malzemeler; mürekkep, kağıt ve kalem çeşitleri ile kalem açma, tutma ve kullanım tekniklerini canlı olarak izleyenlerle paylaştı. Gülnaz Fatima Mahboob sulus, nesih, muhakkak, talik, divanı, rika yazı türlerinde hüsn-ü hat eserlerinden ilgi çekici örnekleri katılımcıların ilgisine sunarken, Nuria Garcia Masıp ise hat sanatında en önemli unsurların başında oran ve ahengin geldiğini hatırlattı.
Masıp, elif, be, nun ve en sembolik harflerin başında gelen vav harfinin sulus türünde nasıl yazıldığını ilgili oran ve ölçülerde bizzat uygulayarak göstermiş oldu. Son olarak herkes için pek ilginç ve düşündürücü olduğunu varsaydığı ‘Hiç’ kelimesini hüsn-ü hat ile yazarak ‘Hiç aslında bir hiç değil, bu kelime öncelikle kişinin kendi egosunu arındırmasına işaret ediyor’ diyen Masıp hat sanatının sembolik ifadelerle dolu dünyasına vurgu yaptı.
Farklı ilgi alanlarından katılımcıların olduğu ‘The Pen and the Letter’ adlı söyleşide sanatçılar bu etkinlik için hüsn-ü hat okyanusundan ancak bir damla sunabildiklerini ifade etti.