Petrol zengini ülkenin başkenti Muskat, gökdelenli körfez şehirlerinin aksine yerel dokusunu korumayı başarmış. Halk, görkemli Sultan Kabus Camii kadar kentin opera binasıyla da gurur duyuyor. Umman Sultanlığı Arap Yarımadası’nın Hint Okyanusu’na bakan güneydoğu ucunda. Batısında Suudi Arabistan ve Yemen, kuzeybatısında Birleşik Arap Emirlikleri yer alıyor. Burası şaşırtıcı bir ülke; topraklarının yüzde 82’si çöllerle kaplı.
Başşehri Muskat, yaklaşık 70 kilometrelik kıyı şeridine yayılmış. Kasımdan marta sıcaklık ideal Estetiğe, temizliğe son derece önem veriyorlar. Her taraf palmiyeler, çim ve çiçek… Binalar abartısız, zarafetle süslenmiş, bembeyaz pırıl pırıl. Arada bir süslü turkuvaz bir minare ve altın rengi bir kubbe görseniz de bütünle uyumlu ve çok yakışıyor. Çevre duyarlığı nedeniyle baz istasyonları bile palmiye ağacı şeklinde. Şehir turuna çıktığınızda Simbad’ın lambası şeklindeki rasathane binası mimarisiyle dikkatinizi çekecektir. Estetik görünümlü, büyük bahçeyle çevrili Sultan Kabus Camii mutlaka görülmeli. Beyaza yakın renkte, çok sade, görkemli. Kubbesinde Arap motifi kesimlerin arasından altın varaklı kısım görünüyor. Gece ışıklandırıldığında inanılmaz güzel. Tabanını duvardan duvara belki de dünyanın en büyük halısı kaplıyor. Turkuvaz, bej, pastel renkler hâkim.
Tavanda oryantal zevkin en güzel örneklerinden swarowski avizeler var. Kadınlar bölümündeki avizeler Türkiye’den. Avlusunda çini süslemeleri arasında bir bölümde çok güzel İznik çinileri var. Umman’lıların çok gurur duyduğu büyük bir opera binaları var ki; gezince çok haklı olduklarını göreceksiniz. Sanki Doğu’nun, oryantalizmin, ülkelerinin bütün güzelliklerini, dünyanın hayran olacağı şekilde yorumlamışlar. Görkemli yapının zemini mermer. Duvardan merdivene her yer kızıl bir tahta üzerine yerel el işi oymalarla kaplı. Tavanda koyu kahverengi ahşap üzerine süslemeler, altın yaldızlar yapılmış.Bu müthiş işçilik, bütünün içinde çok güzel durmuş. Sahnesi, ışık düzeni de teknolojisiyle gezenleri büyülüyor.b