Londra’ya bağlı Enfield Belediyesi Meclisi üyesi ve Türkçe konuşan toplumun yakından tanıdığı Kıbrıslı Türk politikacı Ahmet Karahasan’ın öncülüğünde korona virüs salgınından sonra hemşirelere ve diğer sağlık çalışanlarına bağışlanmak üzere çanta yapımına başlandı.
Tamamen gönüllü bir grup tarafından başlanan çanta yapımı fikri ve salgınla ilgili görüşlerini aldığımız Karahasan yaklaşık bir hafta, önce 6-7 kişi ile bu projeye başladıklarını ve biten çantaları London Ambulance Service`ye bağışladıklarını belirterek amaçlarını şöyle anlattı: “Salgın nedeni ile hastanelerde bu tür sağlık malzemelerine çok ihtiyaç var. Biz de nasıl bir katkı sağlarız diye düşündük ve kendiliğinden bu proje ortaya çıktı. Bir arkadaşım eski bir dikiş makinam var dedi, benim de bir çamaşırhane dükkanım var. Oradaki makinaları da biraraya getirdik ve elimizdeki malzeme ile çanta yapmaya karar verdik. İngilizlerin evlerinde büyük makinalar yok ama biz de var.
Ayrıca biz bu işlerin yabancısı değiliz. Oluşturduğumuz bu küçük atölyeye bir iş insanımız da kumaş bağışladı. Sonrasını iş bölümüyle organize ettik. Bir arkadaşımız kesiyor, ben dikiyorum, diğeri overlok yapıyor. Burada daha önce tekstil zamanından kazandığımız tecrübeyi kullanıyoruz. Biz elli yıldır bu ülkenin ekmeğini yedik. Bu zorlu süreçte ne kadar katkımız, faydamız olursa o kadar iyidir.”
Çantalar için polycotton, kırışmayan ve ütü gerektirmeyen kumaş kullandıklarını belirten Karahasan, ürettikleri çantaları resmi kuruluşlara bağışlamak istediklerini söyledi. Enfield Belediyesi ile temasa geçtiklerini ve hastanelere de gideceklerini ifade eden Karahasan “Günde 200-300 adet çanta üretmeyi hedefliyoruz. İlerde yastık kılıfı, çarşaf da dikmeyi düşünüyoruz” dedi.
“Ayrıca burada bir kap yemek yapmasını bilmeyen, yalnız yaşayan, yaşlı veya engelli insanlar var. Biz bu insanlara da ulaşmaya çalışıp yardımcı oluyoruz. Kimini belediyeye, kimini dini kurumlara ve derneklere yönlendiriyoruz” diyen Karahasan şöyle sürdürdü: Bu salgınla beraber insanlarda değişik düşünceler oluştu. Örneğin yakınlarını kaybedenler arasında onların nasıl ve nereye gömüleceği konusunda tartışmalar sürdürülüyor. Kimisi yakılsın, daha ucuz olur diyor, kimisi gömülsün istiyor. Hatta kardeşler arasında bile bu söz konusu. Bazı cenazeler üç dört haftadır morgda bu yüzden bekletiliyor, yetkililer alın artık diyor. Maalesef bunlar salgının görülmeyen sonuçları.”
Son olarak görüşlerini aldığımız Karahasan, insanlarımızın kanunlara uymasını, kalabalık yerlerde bulunmamasını ve maske takmalarını öneriyor. Salgının ne kadar süreceğinin belli olmadığını ve kimi nerede, nasıl yakalayacağını bilemeyeceğimizi, vaka sayısının düşmediğini ve çok dikkatli olunması gerektiğini vurguluyor.