DAY MER Başkanı Aslı Gül, DAY MER’in Türkiyeli toplumun sosyal haklarını kullanmasına destek için kurulduğunu fakat süreç içinde İngiltere’deki işçi sınıfının taleplerine de sahip çıkarak ikili bir mücadele yürüttüklerini söyledi. Liverpool liman işçilerinin direnişini örnek veren Gül, 1 Aralık’ta DAY MER’in 30’uncu yıl kutlamasına toplumu davet etti.
DAY MER’in 30’uncu yıl kutlaması konusunda bilgi verebilir misiniz?
– DAY MER’in 30’uncu yılı vesilesiyle düzenlediğimiz etkinliğimiz 1 Aralık günü, Stoke Newington Town Hall’da gerçekleşecek. Etkinliğimizde Londra’nın kendi Türkiye kökenli yerel müzik grupları yer alacak. Sudden Exit, Suna Alan, Olcay Bayır, Canan Sağar bizlerle birlikte olacak. Aynı zamanda DAY MER’li gençlerin oluşturduğu Yıldızlar Grubu da sahne alacak. 30 yıllık süreçte DAY MER’in mücadele tarihi açısından Liverpool liman işçilerinin direnişi ve onlarla sürdüğümüz dayanışma önemli bir yere sahip. Bu nedenle Liverpool liman işçilerini temsilen Kevin Robinson etkinliğimize katılacak. DAY MER’in mücadele tarihine uzun yıllardır tanıklık eden ve birlikte çalıştığımız Demiryolu Sendikası (RMT) Genel Sekreter Yardımcısı Steve Hedley, Ulusal Eğitim Sendikasından Louise Regan, sevgili abimiz Aydın Çubukçu ve Liverpool milletvekili Dan Carden’de etkinliğimizde birer konuşma yapacaklar.
DAY MER’in 30’uncu yıla büyüyerek gelmesindeki neden nedir?
– Önemli neden örgütlü olmamız, emekten, barıştan, ezilenden yana bir hat izlememizdir. İngiltere’de sağlık, eğitim, yaşanılabilir bir iş, ırkçılığa karşı mücalede bir sözü ve eylemi olmasıdır. Bu alanda mücadele eden sendikalar, sivil toplum kuruluşları ve ileri güçlerle birlikte örgütlü mücade sürdürmesidir. Örneğin Liverpool Liman işçilerinin mücadelesi…
Bir dönem konfeksiyon atölyelerinde çalışma koşullarının iyileştirilmesi için faaliyet gösteren Kuzey Londra Tekstil Sendika Şubesi de DAY MER’in aktif üyeleri tarafından kurulmuştu.
Diğer bir önemli neden ise toplumumuzun kültürel, eğitsel, sosyal, alanlardaki ihtiyaçları ve talepleri için düzenlediği kurslar, dersler, etkinliklerdir. Örneğin DAY MER’in danışmanlık servisinden tiyatro kursuna pek çok alanda çalışma sürdürebilmesidir. Kadınlara ve gençlere yönelik sürdürdüğümüz faaliyetlerimizde 30 yıldır önemli alanlarımızı oluşturuyor.
DAY MER’e yönelik yorum ve eleştiriler nelerdir? 30’uncu yılda toplumun fotoğrafı ve talepleri nasıl değişti?
– Tabii ki toplumun yaşadığı sorunlara, sıkıntılara bizler tek başına çare olamayız. Çare hepimizde, daha doğrusu birlikte, dayanışma içinde, örgütlü bir şekilde hareket etmemizde.
Sadece DAY MER’de bir şeyler yapılması açısından söylemiyoruz. Tek başımıza olmamız, sorunları sadece bireysel olarak yaşadığımızı düşünmemiz bizi hataya sürükler. Örneğin 30 yıl önce ekonomik anlamda geçim sıkıntısından fazla bahsetmezdik. Ama bugün gelinen yerde özellikle saldırılar sonucu kazanılan hakların alınması biz emeğiyle geçinen insanları yoksullaştırdı. Bu toplumsal bir sorun, yaşanılabilir bir iş bulamamak, gençlerimizin onbinlerde sterlinle borçlu bir şekilde üniversiteyi bitirmesi 30 yıl öncesinde söz konusu değildi. 30 yıl önce ekonomik ve siyasi nedenlerle bu ülkeye gelen kardeşlerimiz yeni geldikleri bir ülkeye yerleşme, dil sorunu, barınma sorunu ülkeyi ve eğitim sağlık sistemini bilmeme sorunlarıyla yüz yüzeydi. Oturum hakkı talep olarak önemli bir yetutuyordu. Toplum 90’lı yıllarda ağırlıkla tekstil atölyelerinde çalışıyordu. 5 gazete çıkmıyordu örneğin, cadde boyu Türkiyeli restoranlar yoktu. Bugün hala dil sorunu çeken, eğitim sağlık sistemine tam hakim olmayan bir toplumdan bahsedebiliriz ama geçmişle kıyaslayamayız. Artık parasız eğitim, sağlığın kamuda kalması, yaşanabilir bir ücret ve iş, ırkçılığa karşı ortak mücadele, yaşanabilir barınma hakkı bizim taleplerimiz arasında.
Bunlar özellikle son 10 senedir öne çıkan talepler. Çünkü ülkede yaşam koşulları her alanda kötüye gidiyor, haliyle bir İngiliz emekçisiyle aynı talepler etrafından birleşiyoruz. Bu süreçte mutlaka yapamadıklarımız olmuştur. Ama genel anlamda toplumumuzdan aldığımız olumlu tepkiler bu ülkeye yönelik yapılan çalışmalarımız, Türkiye’deki demokrasi mücadelesine verdiğimiz destek, toplumumuza yönelik kültürel ve sanatsal çalışmalarımız toplumumuz tarafından genel anlamda övgü alan çalışmalarımız sayılır. 30 yıldır kesintisiz sürdürdüğümüz festival çalışmamız da bu örneklerden biridir. Gençlere yönelik faaliyetlerimiz de toplumumuz tarafından olumlu karşılanan çalışmaların başından geliyor. Kesintisiz sürdürdüğümüz gençlik kampları, gençlik etkinlikleri, turnuvalar, gündeme ilişkin toplantılar bu alanda örnek gösterilen etkinliklerden.