Londra’da konuşan Emek Partisi Genel Başkanı Selma Gürkan, Türkiye’de ortak mücadelenin umut verdiğini vurgulayarak, göçmen emekçilerin kendi ülkelerindeki işçi ve emekçilerle birleşip dayanışma faaliyetlerini yükseltmesini dile getirdi.
Türk ve Kürt Toplumu Dayanışma Merkezi DAY-MER’in 24. Kültür ve Sanat Festivali kapsamında düzenlenen ‘Emek Barış ve Demokrasi Mücadelesi’ başlıklı panel düzenlendi. 5 Temmuz Cuma günü, Londra Toplum Merkezi’nin bahçesinde düzenlenen panel yazar Fehim Işık, Hubyar Sultan Alevi Kültür Dernegi Başkanı Ali Kenanoğlu ve Day-Mer Başkanı Ahmet Sezgin’in katılımı ile gerçekleşti.
Panelin açılış konuşmasını yapan DAY-MER Başkanı Ahmet Sezgin, Day-Mer mücadelesini ve festivaller gibi, etkinlikleri hangi perspektifle örgütlediklerini dile getirdi.Emek Partisi Genel Başkanı Selma Gürkan, panelde yaptığı konuşmada, hükümetin ve başbakan Erdoğan’ın Gezi Direnişi’ne karşı saldırgan tavrının arkasında yatan nedenleri dile getirdi. Gezi direnişi ile ilgili soruların yoğunluğu dikkat çekerken, dinleyicilerin birlikte hareket etme söylemlerine ilgi gösterdiği de gözlendi.
Gürkan, Ortadoğuda yaşanan halk ayaklanmaları ve gelişmeler bağlamında, emek güçleri açısından emek demokrasi ve özgürlük mücadelesinin zorunluluğunu ortaya koydu.
“Türkiye’de her an her şey olabilir”
Panelin bir diğer katılımcısı olan yazar Fehim Işık, konuşmasına, Cumhuriyetin kuruluşunun ilk yıllarından itiberen Kürtler üzerinde uygulanan baskılar ve Kürtlerin vermiş olduğu mücadeleye ilişkin bir değerlendirme ile başladı. Barış ve Gezi sürecine ilişkin değerlendirmelerde yapan Işık, Kürt hareketinin barış sürecini kendisine duyduğu özgüven ve örgütlenme gücüne dayalı olarak gerçekleştirdiğini ifade etti.
“Kürtlerin 1992 Newroz’unda kazandığı korkudan korkmama duygusunun, ‘Gezi’de ortaya çıktığını belirten Işık, Türkiye’de her an her şeyin olabileceğine işaret ederek, herkesin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi gerektiğini de dile getirdi. Panelin son konuşmacısı olan Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği Başkanı Ali Kenanoğlu Alevi hareketinin Anadolu’da ortaya çıktığı tarihsel süreç, günümüzdeki durum ve alevilerin demokrasi güçleri ile ortak mücadelesini içeren bir konuşma yaptı.
Alevi örgütlenmesinin aktif olarak ortaya çıktığı, 2 Temmuz 1993 Madımak katliamının tarihsel bir dönüm noktası olduğunu dile getiren Kenanoğlu bu tarihten sonra hem alevilerin hem de devletin alevi politikasındaki değişiklikleri de beyan etti. Hükümetin Alevi açılımlarının, alevilerin ihtiyaçlarını karşılamadan ziyade, alevilerin, demokrasi mücadelesi verenler ile yan yana gelmesini önlemeye yönelik olduğunu da vurgulayan Kenanoğlu, alevilerin sorunlarının ancak demokrasi mücadelesi ile çözülebileceğine işarat etti.
Yoğun bir katılımla gerçekleşen panel, panelistlerin sunumlarının ardından soru ve cevaplarla devam etti. Gezi ile başlayan direniş ve direnişin ortaya çıkardığı sonuçlar, barış süreci, alevilik ve aleviliğe ilişkin tartışmalara yönelik çok sayıda sorunun sorulduğu panelin ikinci kısmında panelistler bu sorulara cevaben ikinci bir sunum daha yaptı. DAY-MER 24. Kültür ve Sanat Festivali, Kuzey Londra’daki Clissold Park’ta yapılacak Park Şenliği ile etti.