Nefret ve düşmanlık üzerine kurulu sert bir kutuplaşma hüküm sürüyor

16 Eylül 2016

Türkiye’nin tanınmış gazeteci ve yazarlarından Ece Temelkuran, İngiliz Parlamentosu’nda düzenlenen toplantıda İngilizce yayınlanan son kitabı “Çılgın ve Hüzünlü”yü anlattı

İngilizce’ye ‘Turkey: the Insane and the Melancholy’ adıyla çevrilen kitabın tanıtımı için bir süredir Londra’da bulunan yazarın toplantısına King’s College öğretim üyesi Dr. Bill Park moderatörlük yaptı. Türkiye Araştırmalar Merkezi CEFTUS tarafından organize edilen ve çok sayıda akademisyen, öğrenci ve profesyonelin katıldığı toplantının ev sahipliğini ise milletvekili John Woodcock üstlendi.

Konuşmasına 70’li yıllarda cezaevinde bulunan annesi ve ona büyük bir aşkla bağlanan babasını anlatarak başlayan Ece Temelkuran, henüz 7-8 yaşlarında olduğu 1980 darbesinin ailesinde ve kendisinde bıraktığı etkinin büyük bir yıkım ve yenilgi duygusu olduğunu aktardı. 15 Temmuz’daki darbe girişiminin Türkiye tarihinin intikam, darbeler ve bunlara karşı direnç döngüsü olduğunu yeniden gösterdiğini kaydeden Temelkuran, bu döngüye karşı duran sol bir gelenekte büyüdüğünü anlattı.

Kitabının, Türkiye’nin darbeler döneminin farklı bir gözden anlatımı, günümüz Türkiye’si ve geleceğe ilişkin tahminlerinin yer aldığı üç bölümden oluştuğunu belirten Temelkuran, Türkiye’nin hikayesinin trajik olduğu kadar eğlenceli bir mizahı içerdiğini de söyledi. Kitapta bu mizahın sıklıkla görüldüğüne işaret eden yazar konuşmasını Türkiye’ye yönelik şu sözlerle sürdürdü: “Uluslararası alanda Türkiye için modern bir demokrasiye sahip, ekonomisi güçlü bir Müslüman ülke algısı vardı. Bu modelin çalışmadığı, gerçekçi olmadığını hep birlikte gördük. Bugün Türkiye’de nefret ve düşmanlık üzerine kurulu sert bir kutuplaşma hüküm sürüyor.

Birbirleri ile biraraya gelemeyeceklerine inanan iki kesim var. Bir çok insan ülkelerinde istenmediği gibi bir ruh hali taşıyor. Darbe girişimi büyük bir şoktu, başarısız olması hepimiz için bir şanstı. Ancak o günden bu yana demokrasi ve muhalefet açısından ciddi kaygılar yaratan bir süreç içerisindeyiz.”