Londra’da ‘AB üyeliğini hedefleyen Türkiye’de düşünce özgürlüğü’ konulu bir toplantı düzenlendi.Ankara Üniversitesi’nden Dr Kerem Altıparmak, AK Parti iktidarının siyasetin yanısıra ekonomiden medyaya bütün alanlarda kontrol sağlamaya çalıştığını savundu.Bilgi Üniversitesi rektör yardımcısı Profesör Dr Yaman Akdeniz de Türkiye’de 30 bin dolayında web sitesinin yasaklandığını söyledi.Londra Merkezli Türkiye Araştırmalar Merkezi’nin CTS(Centre for Turkey Studies) organize ettiği toplantıya İşçi Parti’li gölge Avrupa Bakanı Emma Reynolds ev sahipliği yaptı. Dr. Kerem Altıparmak, AK Parti iktidarı ve Başbakan Tayyip Erdoğan’ın bütün toplumsal alanları kontrol altına almaya çalışan bir anlayış içerisinde olmakla eleştirdi.
Spor kulüplerinden medya kuruluşlarına, üniversitelerden yargıya bütün kurumlarda iktidar baskısının bulunduğunu savunan Altıparmak, Gezi parkı ile başlayan ve bütün ülkeye yayılan olayların, söz konusu baskıcı anlayışa tepki olduğunu ifade etti.Başta İstanbul ve Ankara’da olmak üzere polisin Gezi parkına destek gösterilerine orantısız bir şiddet uyguladığını bizzat gözlemlediğini kaydeden öğretim üyesi, ‘Türkiye’de artık hiç birşey bundan sonra eskisi gibi olmayacak’ dedi.Ak Parti’nin bireysel özgürlükler üzerinde de ciddi kısıtlamalar uygulamaya çalıştığını söyleyen Kerem Altıparmak, alkol satışlarına yönelik düzenlemenin de bu anlayışın bir sonucu olduğunu ifade etti.
Hükümetin düzenlemeye gerekçe olarak gösterdiği insan sağlığını korumak kaygısının gerçekçi olmadığını savunan Altıparmak konuşmasını şöyle sürdürdü: “Türkiye’de batılı ülkelerde olduğu gibi ciddi problemler yaratan bir alkol tüketimi bulunmuyor. Ülkemizde kişi başına tüketilen alkol miktarı İran’ın biraz üzerinde. Dolayısıyla insan sağlığı gerekçesi akla yatkın görünmüyor. Burada iktidar ve Başbakan’ın günlük hayata direkt müdahaleleri söz konusu. Türk vatandaşlarının yaşamlarını kendi dünya görüşlerine uygun biçimde şekillendirmeye çalışan bir anlayış giderek etkili oluyor. Erdoğan, insanların kaç çocuk yapacaklarından kürtaja, dizi filmlerden üniversitelere kadar herşeye karışan bir üslup dayatıyor. Gezi parkı ile başlayan olayları bu baskının sonucu olarak görmek gerekiyor.”
Toplantının bir diğer konuşmacısı olan Profesör Yaman Akdeniz de Türkiye’de internet özgürlüğünün son on yılda ciddi yasaklamalarla karşı karşıya olduğunu söyledi. Geçen yıl itibari ile 30 bini aşkın web sitesinin kapatıldığını belirten Akdeniz, bunların önemli bir bölümünün çocukların korunması gerekçe gösterilerek yasaklandığına dikkat çekti.Facebook, twitter gibi sosyal alanlardaki ifade özgürlüğüne yönelik baskıcı uygulamaların da sık sık gündeme geldiğini kaydeden Yaman Akdeniz, internet mesajı yüzünden hapis cezası alan Fazıl Say davasının çarpıcı bir örnek olduğunu vurguladı.Profesör Akdeniz, 2011 yılında Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı tarafından internet servis sağlayıcıları ve hosting firmalarına gönderilen 130’dan fazla yasaklı sözcük kelime listesinin de, internet kısıtlamalarının geldiği noktayı göstermesi bakımından dikkat çekici olduğunu söyledi. Akdeniz söz konusu listede Adrianne, baldız, çıtır, Haydar, friki, ateşli, şişman gibi sözcüklerin yer aldığını kaydetti.