Türkiye, kamuoyunda “Cumhurbaşkanlığı sistemi” olarak bilinen 18 maddelik yeni anayasa değişikliğini oylamak için mart sonu ya da nisan başı gibi yedinci kez referanduma gidecek.
Türkiye’nin 12 Eylül 1980 darbesinin etkilerini yavaş yavaş üzerinden atmaya başlamasıyla siyasi yasakların kaldırılması da gündeme geldi. 1982 Anayasası’nın geçici 4. maddesi ile getirilen siyasal yasakların kaldırılıp kaldırılmamasını oylamak için Türkiye tarihindeki üçüncü referanduma 6 Eylül 1987’de gitti. Halk oylamasında yüzde 50,2 “evet”e karşılık yüzde 49,8 “hayır” sonucu çıktı.
Böylece aralarında Süleyman Demirel, Bülent Ecevit, Necmettin Erbakan’ın da olduğu eski siyasilerin, siyasi yasakları sona erdi. Demirel, Ecevit ve Erbakan’ın siyasi yasağının kalkması, Türk siyasetini de hareketlendirdi. Gündeme yerel seçimlerin 1 yıl erkene alınıp alınmaması geldi. 25 Eylül 1988’deki dördüncü halk oylamasında seçmenlerin yüzde 65’i “hayır”, yüzde 35’i ise “evet” oyu kullandı. Böylece halk yerel seçimlerin erkene alınmasını istemedi. Türkiye beşinci referandumu ise AK Parti’nin, başta cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesini içeren anayasa değişiklik teklifiyle gündeme geldi.
21 Ekim 2007’de yapılan halk oylamasında seçmenlerin tercihi yüzde 68,9 “evet”, yüzde 31,1 “hayır” oldu. Bu sonuçla cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi kabul edildi. Türkiye en son referandumunu ise 12 Eylül 2010’da yaptı. Bu referandumda seçmen 26 maddelik değişiklik paketi için sandığa gitti. Oy kullanan seçmenlerin 57,9’u “evet” ve yüzde 42,1’i ise “hayır” oyu verdi.
Böylece, Anayasa Mahkemesi ve Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun (HSYK) yeniden yapılandırılması, memura toplu sözleşme hakkı, askere sivil mahkeme yolunun açılması, kişisel verilerin korunması ve Yüksek Askeri Şura (YAŞ) kararlarının yargıya açılmasının da aralarında olduğu değişiklikler onaylandı