İngiltere’de, göçmenlik ve kesintilere olan halkın tepkisi politik tabloyu alt üst etti Seçmenler geçtiğimiz Perşembe günü İngiltere genelinde 161 belediyenin yönetimlerini seçmek üzere sandık başına gitti.
Yerel seçim sonuçları, hakkında ‘ırkçı’ söylemleri olan UKIP’in, Labour ve Conservative’lerin elindeki 130 belediye meclisi sandalyesini eline geçirdiğini gösteriyor. Yerel seçimlerde vatandaşlara yerel belediyelerini kimlerin yöneteceği soruldu ve insanlar oylarını yoğun bir şekilde UKIP’e verdi. Pek çok politik uzman, bu sonucun insanların üç büyük partiye tepkilerini ortaya açıkça koyduğunu belirtti.
Genel seçimlerden tam bir sene önce bu sonuç, Westminster’daki politik partilere de göçmenlik ve iş yaratımı konularında ciddi bir mesaj gönderdi. Labour Party, genel olarak oy oranını arttırarak yeni belediyeleri eline geçirdi. Önümüzdeki yıl yapılacak olan genel seçimleri kazanmaya çok yakın gözükmesine karşın, alınacak oy oranı Westminster’da tek başına iktidar olmak için yeterli olmayabilir. B
aşbakan David Cameron, geçtiğimiz dönemlerde yaptığı açıklamaların birinde UKIP partisini “çatlak, deli ve ırkçıların” partisi olarak nitelemişti. UKIP’in lideri Nigel Farage, daha önce de partisi adına yapılan ‘ırkçı’ veya kadınlara karşı ayrımcı suçlamalarını reddetmişti. Farage, partisinin bu yerel ve Avrupa Parlamento seçimlerindeki başarısının üzerine, gelecek seneki genel seçimlerde bir ‘politik deprem’ yaratacakları sözünü verdi.
Partinin şu anda Westminster’da hiç bir temsilcisi bulunmamasına karşın, büyük politik partiler arasında yaratacakları karmaşa yaratabilecek göçmenlik ve Brüksel’den güçlerin geri alınması konusunda yasal değişiklikler yapılmasını istiyor.