‘AB Türkiye’yi stratejik ortağı olarak tutmalı’

25 Kasım 2016

15 Temmuz’da Türkiye’de gerçekleşen darbe girişimini araştıran Dış İlişkiler Özel Komitesi ve Birleşik Krallık Meclisi üyesi Daniel Kawczynski TRT World’e özel bir röportaj verdi.

Kawczynski, 15 Temmuz sonrasında yaşananlar ve Avrupa’nın Türkiye’ye karşı tutumunu değerlendirdi. Birleşik Krallık da dahil olmak üzere Avrupalı başkentlerin Türkiye’nin yaşadıkları konusunda “sağır edici bir sessizlik içinde” olduğunu belirten Kawczynski, Türkiye’nin Avrupa için önemine vurgu yaptı. Batının ya da Birleşik Krallığın Türkiye gibi bir mütte fiki kaybetme riski var mıdır sorusuna “her aklı başında Avrupalının bu ihtimalden korkması gerekir” diye yanıt verdi. Şöyle devam etti: “Türkiye’nin istikrarı ve NATO’ya olan sadakatini çantada keklik gibi görmememiz gerekir. DAEŞ ile Avrupa arasındaki tek engel Türkiye’dir, bu yüzden Türkiye’yi kaybetmek Avrupa için yıkıcı olacaktır.

Rus uçağının Türkiye sınırında belirsiz bir şekilde düşürülmesi sonucu oluşan gerilime rağmen Rusya Devlet Başkanı Türkiye ile ilişkilerin düzelmesi için hızlı bir çaba harcamıştır. İki ülke sorunlu bir noktada olmalarına rağmen, Rusya Türkiye ile iyi ilişkilerin önemini kavramıştır. Türkiye hiçbir zaman hafife alınmamalıdır, bu Batılı ülkelerin çıkarları açısından feci sonuçlar oluşturacaktır. Türkiye’de bizimle eşit düzeyde olan meslektaşlarımız, parlamento üyeleri Batı tarafından yalnız bırakılmış hissediyorlarsa, bizim tekrar bu insanlara güvence vermemiz önem arz etmektedir.”

Kawczynski, Türkiye’yi eleştirmekte olan Avrupa ülkelerine seslendi: “Ben onlardan bir an durmalarını ve Birleşik Krallık’ta 241 vatandaşımızın meclisimizi dağıtmak ve Britanya halkının demokratik iradesini ortadan kaldırmak isteyen güçler tarafından katledildiğini düşünmelerini istiyorum. Böyle bir durumda biz nasıl bir tepki verirdik diye düşünmeleri gerekiyor” diye konuştu.

Türkiye Cumhurbaşkanı ve Başbakanı’nın Türk halkını sokağa davet etmesi cesaret gerektiriyordu diyen Kawczynski bu insanlara ve darbeyi durduran Türk halkına hayranlık duyuyoruz şeklinde konuştu. “Gülen hareketinin bu darbe teşebbüsüne dahil olduğuna dair bir şüphe yok” Kawczynski mülakatında soruşturmanın ilk aşamasında olunmasına rağmen Gülen hareketinin bu darbe teşebbüsüne dâhil olduğuna dair herhangi bir şüphe olmadığının altını çizdi. Kayıtlara geçmesi isteğiyle bir uyarıyı daha dile getirdi. Gülen hareketinin dünyanın pek çok yerinde belli bir nüfusa sahip olduğunu, Avrupa ülkelerinin de tehlikeyle yüz yüze olduğunu ifade etti. Kawczynski, Türkiye’nin Amerika’ya yaptığı Gülen’i iade taleplerine de değindi. “ABD Başkanının Türkiye’nin bu taleplerini değerlendireceğini umuyorum zira Türkiye Irak ve Suriye’de DAEŞ’in yenilmesinde çok önemli rol oynamaktadır.

Yakın zamanda Irak Elçisi ile yaptığım görüşmede Elçi bütün bölge için tehdit oluşturan DAEŞ’e karşı Türkiye’nin yapmış olduğu önemli şeyleri anlattı. Bence Amerika, Türkiye’yi sadece DAEŞ’e karşı savaşmak için değil ayrıca önemli bir NATO ülkesi olarak yanında görmek istiyor ise Türkiye’nin endişelerini dinlemek zorundadır.” dedi. Türkiye’nin milyonlarca Suriyeli mülteciyi koruyarak, sağlık hizmetleri sunarak muazzam bir iş başardığını anlatan Kawczynski, AB’nin mülteci krizini yönetmede başarısız olduğu değerlendirmesinde bulundu. Türkiye sayesinde krizin aşıldığını ve Türkiye’nin bir stratejik ortak olarak tutulması gerektiğini belirtti. Birleşik Krallığın Avrupa’dan ayrılma kararını hatırlatan Kawczynski Avrupa tarafından Türkiye’ye üyelik sürecinde uygulanan inişli-çıkışlı tutumun utanç verici olduğunu düşündüğünü kaydetti.

“Türkler AB’ye çok sabır gösterdiler. Ayrıca Brüksel’de bulunan bazı bürokratların Türk Hükümetinin şu anda karşı karşıya olduğu baskıları ve zorlukları anlamadığını düşünüyorum. Türkiye’nin diğer aday ülkeler gibi değerlendirilmemesi çok yanlış.” dedi.