İngiltere’nin üç yıl sonra ilk kez resmi hedefine ulaşması, Rishi Sunak tarafından ekonominin istikrara kavuştuğunun kanıtı olarak vurgulanacak.
Mayıs ayında enflasyonun son üç yıldır ilk kez İngiltere’nin resmi hedefine düşmesi beklenirken, bu düşüşün Rishi Sunak tarafından ekonominin istikrara kavuştuğunun bir kanıtı olarak vurgulanması bekleniyor.
Şehir analistlerine göre, Birleşik Krallık ekonomisi genelinde fiyat artış oranının nisan ayındaki %2.3 seviyesinden %2’ye gerilemesi bekleniyor. İngiltere Merkez Bankası, rakamlar Ulusal İstatistik Ofisi tarafından yarın sabah 7’de yayınlandığında enflasyon oranının yüzde 1.9’a düşmesini bekliyor. Bu, Temmuz 2021’den bu yana enflasyonun ilk kez resmi hedef olan yüzde 2’ye düşmesi anlamına geliyor.
The Times’ta yer alan habere gore, enflasyonu orta vadede bu seviyede tutmak İngiltere Merkez Bankası’nın sorumluluğunda olup, son düşüş, İngiltere’nin küresel ekonomiyi altüst eden üç yıllık hayat pahalılığı krizinin en kötüsünü atlattığına dair umutları canlandıracak.
Hızlanan fiyatlar İngiltere Merkez Bankası’nı faiz oranlarını son 16 yılın en yüksek seviyesi olan %5.25’e yükseltmeye zorlarken, hane halkı yaşam standartları bir neslin en keskin düşüşünü yaşadı. Enflasyon, Rusya’nın, Ukrayna’yı işgalinin ardından küresel enerji fiyatlarındaki keskin artış nedeniyle Ekim 2022’de son 40 yılın en yüksek oranı olan yüzde 11,1’e yükseldi.
Başbakan Rishi Sunak, geçen yılın son üç ayında enflasyonun yüzde 4,2’ye gerilemesinin ardından 2023 yılında enflasyon oranını yarıya indirme sözü verdi.
Yatırım şirketi Investec’in analistleri şunları söyledi: “Üç yıla yakın bir süredir hedefin üzerinde seyreden manşet oranın Mayıs ayında yüzde 2 hedefine ulaşacağını tahmin ediyoruz.”
Danışmanlık şirketi olan Capital Economics, enflasyonun yüzde 1,8’e düşebileceğini söylerken, Deutsche Bank yüzde 2,1’e düşeceğini öngördü.
Sunak, Muhafazakarların genel seçim kampanyasının merkezine ekonominin normalleşmesini koydu. Onların döneminde enflasyon keskin bir şekilde düşmüş olsa da, büyüme durgunlaştı ve son GSYH rakamları, kısmen ay içindeki yoğun yağışların etkisiyle nisan ayında üretimin yatay seyrettiğini gösterdi.
İşçi Partisi lideri Sir Keir Starmer, partisinin 4 Temmuz’da ki seçimleri kazanması halinde Birleşik Krallık’ın ekonomik büyümesini G7’deki en yüksek sürdürülebilir seviyeye çıkarma sözü verdi.
Temel ihtiyaç maddelerinin artan maliyeti enflasyon artışını körüklemiş, gıda enflasyonu yaklaşık %20 ile zirveye tırmanarak düşük gelirli ailelerin mali durumları üzerinde baskı yarattı. Ekonomik düşünce kuruluşu olan Resolution Foundation’a göre, Birleşik Krallık sadece üç yıl içinde 11 yıllık “normal enflasyon” yaşadı.
En son enflasyon tahmini, perşembe günü İngiltere Merkez Bankası’nın faiz oranı kararı öncesinde geldi. İngiltere’de baz faiz oranını belirlemekle görevli dokuz kişilik Para Politikası Kurulu’nun üst üste yedinci toplantıda da borçlanma maliyetlerini değiştirmeyerek %5,25’te bırakması bekleniyor.
Son zamanlarda Banka Başkanı Andrew Bailey ve PPK’nın haziran toplantısında faiz oranlarını düşürme yönünde oy kullanacağı yönünde spekülasyonlar vardı. Ancak analistler, merkez bankasının yakından incelediği hizmet enflasyonunun beklenenden daha güçlü çıkmasının bu toplantıda faiz indirimine gidilmesi ihtimalini ortadan kaldırdığına inanıyor.
Hizmet enflasyonu nisan ayında yüzde 6’dan yüzde 5,9’a gerileyerek İngiltere Merkez Bankası’nın yüzde 5,5’lik tahmininin oldukça üzerinde gerçekleşti.
ABD’li yatırım bankası Goldman Sachs’ın analistleri şunları söyledi: “Mayıs ayında açıklanacak enflasyon verisinde aşağı yönlü önemli bir sürpriz yaşanmaması halinde, 7’ye 2 oy çoğunluğuyla banka faizinin sabit tutulması yönünde bir karar daha çıkmasını bekliyoruz. Politika dilinin büyük ölçüde değişmeyeceğini, PPK’nın gelecek veri açıklamalarını dikkate alacağını ve bu temelde banka faizinin mevcut seviyesinde ne kadar süreyle tutulması gerektiğini gözden geçireceğini yineleyeceğini düşünüyoruz.”
PPK üyeleri seçim kampanyası sırasında konuşmalarına ve iletişimlerine ara verdi. Habere göre bu, yaklaşan toplantıda faiz oranlarını neden düşürdüklerini açıklayamayacakları anlamına geliyor.