EHRC Başkanı Mary-Ann Stephenson, yaklaşan rehberliğin işletmelerde ‘tuvalet polisi’ yaratmayacağını ancak kurallara uyulması gerektiğini söyledi.
Birleşik Krallık Eşitlik ve İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Mary-Ann Stephenson, tek cinsiyetli alanlarla ilgili yayımlanması beklenen resmi rehberliğin transgender bireyleri dışlamayı amaçlamadığını ancak yasal çerçevenin biyolojik cinsiyete dayandığını vurguladı.
Stephenson, tek cinsiyetli alanlara ilişkin resmi rehberliğin yayımlanmasıyla birlikte halkın kurallara uymasının beklendiğini ancak bunun işletmelerde “tuvalet polisi” yaratacağı anlamına gelmediğini söyledi.
Stephenson, BBC’ye yaptığı açıklamada, “Kimsenin bir tuvalet polisi beklediği yok; ancak genel olarak insanların kurallara uymasını ve uygun düzenlemelerin yapılmasını bekleriz” dedi.
Rehberlik hükümet onayını bekliyor
EHRC, işletmelerin ve kamu kurumlarının Nisan ayında Yüksek Mahkeme tarafından verilen karar doğrultusunda — kadın tanımının biyolojik cinsiyete dayandığı yönündeki hüküm — nasıl hareket etmesi gerektiğine ilişkin kapsamlı bir rehber hazırladı. Rehber üç ay önce hükümete iletilmesine rağmen hâlâ yayımlanmadı.
Basına sızan bilgilere göre rehber, tek cinsiyetli alanların yalnızca aynı biyolojik cinsiyete sahip kişiler tarafından kullanılabileceğini belirtiyor. Bu yaklaşım, transgender bireylerin yaşadıkları cinsiyete uygun tuvaletleri veya soyunma alanlarını kullanmasını engelleyebilir. Trans hakları savunucuları, bunun kamusal yaşama katılımı ciddi şekilde kısıtlayacağını savunuyor.
‘Herkesin hakları var ve çözüm iyi niyet gerektiriyor’
Göreve bu ay başlayan Stephenson, tartışmaların iyi niyetle yönetilmesi gerektiğini belirterek şunları söyledi:
“Bazı kadınlar için tek cinsiyetli alanlara erişim çok önemli olabilir. Aynı zamanda trans bireylerin de tamamen hizmet dışı kalacağı bir ortam olmamalıdır.”
Stephenson, şikâyetlerin arttığı alanlarda işletmelerin tabelaları, açıklamaları ve alternatif düzenlemeleri iyileştirmesi gerekebileceğini de ifade etti.
İşletmelere ‘cinsiyet doğrulama sorumluluğu’ endişesi
Kampanya grupları, geçici rehberin işletmelere biyolojik cinsiyeti belirleme yükümlülüğü getireceğini ve bunun uygulanabilir olmadığını savunuyor.
Stephenson, Yüksek Mahkeme’nin kadın ve erkek tanımını biyolojik cinsiyete göre belirlediğini hatırlatırken, “Çoğu sosyal durumda insanlara olmak istedikleri şekilde davranmayı tercih ederim” dedi.
Atama tepkilere yol açmıştı
Bazı trans hakları savunucuları, Stephenson’ın Allison Bailey’nin “gender-critical” görüşleri nedeniyle ayrımcılığa uğradığı iddiasıyla açtığı davaya bağış yapmasını eleştiriyor. Stephenson ise bağışı, “kadınların yasal görüşleri nedeniyle işlerini kaybetmesine yönelik tacizden duyduğu rahatsızlık” nedeniyle yaptığını söyledi.
Irkçılık ve aşırı sağın yükselişi konusunda uyarı
Stephenson, kuruluş içi belgelerde rehberlik konusundaki tıkanmanın aşırı sağın yükselişi gibi daha acil konulara odaklanmayı geciktirdiğine dair endişeler olduğunu doğruladı.
Ülkedeki siyasi söylemin ırk temelli ayrımcılığı artırdığı yönündeki soruya, “Evet, böyle bir risk var. Siyah, Asyalı ve diğer etnik azınlık gruplarına yönelik ayrımcılık hâlâ ciddi bir sorun” yanıtını verdi.
Hakların zaman içinde gerileyebileceğini vurgulayan Stephenson, “Tarih bize hakların ileri gidebileceğini ama geri de dönebileceğini gösteriyor. Önemli olan tetikte olmaktır” dedi.



ENFIELD
HACKNEY
HARINGEY
ISLINGTON











