Hükümet, beş yıl içinde 1.5 milyon konut inşa etmeyi amaçlıyor

30 Temmuz 2024

https://x.com/AngelaRayner/status/1818282284237328809

Başbakan Yardımcısı, yerel yönetimlerin hedeflere ulaşamaması durumunda devreye girme planlarını açıkladı. Bakanlar yeni konutların nerede inşa edileceğine karar verebilir ve yeni konut hedeflerini tutturamayan belediyeleri yeşil kuşağın “çirkin” kısımlarını imara açmaya zorlayabilir.

Başbakan yardımcısı Angela Rayner, hükümetin önümüzdeki beş yıl içinde 1.5 milyon konut inşa etmeyi amaçladığı planlama sistemini elden geçirme önerilerini bildirdi. Rayner ayrıca Muhafazakârların, Muhafazakâr Parti destekçilerinin isyanına yanıt olarak planlama kurallarını sulandırmasının ardından bu yıl yalnızca 200.000 konutun inşa edileceğini gösteren yeni rakamları da açıkladı.

İşçi Partisi, kalkınma için yeterli arazi sağlamalarını temin etmek amacıyla yerel yönetimlere zorunlu konut inşası hedeflerini yeniden getirmeyi taahhüt etti. Önümüzdeki yıllarda nerede konut inşa edileceğini belirleyen güncellenmiş “yerel planları” sunmayan belediyeler, hükümetin “sert” müdahaleleriyle karşı karşıya kalacak.

Şu anda belediyelerin sadece üçte birinin güncel yerel planları var, bakanlar önümüzdeki yıl bunların tamamının güncellenmesini istiyor. Bakanlar, belediyelerin bunu yapmaması halinde müdahale etmeye ve merkezi hükümet yetkililerini yerel planları yazmakla görevlendirmeye hazırlanıyor. Bu durumda, evlerin nerede inşa edileceğine Whitehall’dan karar verilecek.

Belediyelerin, hedeflerini tutturamamaları halinde yeşil kuşak arazilerini kalkınma için gözden geçirmeleri de gerekecek. Bu planlar kapsamında, önemli bir çevresel değeri olmayan “çirkin” araziler üzerine inşaat yapılabilecek.

İşçi Partisi ayrıca, daha fazla gelişime olanak tanımak için konut sayısını hesaplamakta kullanılan algoritmayı değiştirmeyi taahhüt edecek ve zorunlu konut hedeflerini yüzde 50 artıracak.

Standart yöntem, öngörülen nüfusa ve yerel karşılanabilirliğe dayalı olarak belediyeler için konut hedefleri belirliyor. Rayner, konutların daha ucuz olması halinde bir bölgeye kaç kişinin taşınabileceğini hesaba katmak için satın alınabilirlik değerlendirmelerini değiştirecek. Rayner, kalkınma için ilk “başvurulacak limanın” kahverengi araziler olacağını söyledi.

Başbakan Yardımcısı, İngiltere genelinde her yıl inşa edilecek 371,500 yeni konut hedefi belirledi ve belediyelere bazılarının yeni hedefi “şaşırtıcı” bulabileceği konusunda uyarıda bulundu.

Rayner milletvekillerine “hiçbir yöntemin mükemmel olmadığını ve eskisinin her türlü garip sonucu doğurduğunu” söyledi.

Konut inşası hedefinin 100,000’den 80,000’e düşürüldüğü tek bölge Londra oldu. Rayner eski hedefin “tamamen saçmalık” olduğunu ve geçen yıl başkentte sadece 35,000 yeni konut inşa edildiği için yeni hedefin hala “büyük bir talep” olduğunu söyledi.

İngiltere’nin kuzeydoğusu, yüzde 99 ile yeni konutlarda en büyük yüzdelik artışa sahip olacak, bu da eski formüle göre 6.100 olan yeni konut sayısına kıyasla 12.200 yeni konut anlamına geliyor. Kuzeybatı ise konut inşasını yüzde 75’lik bir artışla 21.400’den 37.800’e çıkarmak zorunda kalacak.

Rayner şunları söyledi: “Bugün Britanya’nın yeniden inşa edilmesi yolunda önemli bir adım atılmıştır. Planlama sisteminde yaptığımız kararlı reformlar geçmişte yapılan hataları düzeltmekte ve bizi konut kriziyle mücadele etme ve gerçekten ihtiyacı olanlara 1.5 milyon konut sağlama yoluna sokmaktadır. Şahsen gurur duyduğum bir şey;  belediyelere yönelik yeni esnekliklerimiz sosyal ve uygun fiyatlı evlerin sayısını artıracak ve çalışan ailelere güvenli bir eve giden daha iyi bir yol sağlayacaktır.”

Rayner, Muhafazakârlar tarafından “daha fazla konut inşa etmeleri gereken şehirlerin, özellikle de altyapıya sahip olan Londra’nın ihtiyacını azaltmakla” suçlandı.

Gölge konut bakanı ve Muhafazakar Parti lider adayı Kemi Badenoch, Londra’nın doğusundaki Hackney’de bazı okulların yeterli sayıda öğrencisi olmadığı için kapılarını kapattığını söyledi. Badenoch, önümüzdeki parlamento döneminde 1,5 milyon konut inşa edilmesine yönelik ulusal planı “anlamlı bir hedeften ziyade uzak bir özlem” olarak nitelendirdi.