29 Mart 2024
Michael Gove, patronların faturalara yüzde 40 zam yapmak istemesinin ardından şirket yönetimini eleştirdi.
İngiltere’nin en büyük su tedarikçisinin mali durumunu düzeltmek ve kamulaştırmadan kaçınmak için “tüketicileri vurmaması” gerektiğini söyleyen hükümet, şirketin faturaları yüzde 40 oranında arttırmak istediğini açıkladı.
Thames Water, on yılın sonuna kadar faturaları yılda ortalama 436 £’dan 609 £’a yükseltmek ve yatırımcıların fazladan 500 milyon sterlin yatırmayı reddetmesi üzerine çevreyi kirlettikleri için ceza almaktan kurtulmak istiyor.
Şirket şu anda 15 milyon haneyi kapsayan sistemdeki iyileştirmelerin bedelini kimin ödeyeceği konusunda bir savaşın merkezinde yer alıyor. Yatırımcılar, faturalar önemli ölçüde artmadığı sürece daha fazla para koymayı reddetti.
Thames Water’ın yönetimini “utanç verici” olarak nitelendiren Topluluklar Bakanı Michael Gove, “Yıllardır Thames Water müşterilerinin, olması gerektiği gibi yatırım yapmayan ve kar elde eden birbirini izleyen yönetim ekipleri tarafından istismar edildiğini gördük” dedi.
Gove, şirketin liderlerinin yıllardır yapılan uyarılara rağmen “yollarını değiştirmediklerini” söyledi ve ekledi: “Thames Water’ın yönetimine hiç sempati duymuyorum. Kendi seçim bölgemde, faturalarını ödeyen tüketicilere karşı nasıl eli yüksek ve kibirli bir şekilde davrandıklarını gördüm. Dolayısıyla cevap tüketicilere vurmak değil, cevap yönetim ekibinin kendi yaklaşımlarına bakması ve neden bu durumda olduklarını sormasıdır ve tabii ki cevap, sorumluluğunu taşımaları gereken seri kötü yönetimdir.”
Thames Water’ın CEO’su Chris Weston, çok daha yüksek faturaların “müşterilerin altyapılarına yapılması gereken yatırım için ödemeleri gereken bedel” olduğunda ısrar etti. Şirket, düzenleyici kurum Ofwat’a zamma izin vermesi için baskı yapıyor, zira hissedarlar zammın reddedilmesinin yüksek borçlu kurumu “yatırım yapılamaz” hale getireceğini söylüyor. Bu durum, kamulaştırılma ihtimalinde ve hissedarlar için büyük kayıplar olasılığını artırıyor.
The Times Clean It Up kampanyası bir yıldan uzun bir süredir Thames Water ve diğer şirketleri kanalizasyon kirliliğiyle mücadele için daha fazla yatırım yapmaya çağırıyor.
Eski işletme bakanı Sir Jacob Rees-Mogg şunları söyledi: “Thames Water’ın iflas etmesine izin verilmelidir. Bir yönetici tarafından yönetilmeye devam edecek, hissedarlar öz sermayelerini kaybedecek ama çok fazla nakit aldılar, bu yüzden sempatiyi hak etmiyorlar.”
Maliye Bakanı Jeremy Hunt, şirketin “hala ödeme gücüne sahip olduğunu” ve tedariklerin kesintiye uğramayacağını ve durumu “çok dikkatli” bir şekilde izlediğini sözlerine söyledi.
Ocak ayında genel müdürlük görevine getirilen ve şirketin sekiz yıl içindeki beşinci lideri olan 60 yaşındaki Weston, şirketin Mayıs 2025’e kadar faaliyetlerini sürdürmesine yetecek 2.7 milyar sterlin nakit parası ve kredilere erişimi olduğunu kaydetti.
Borcu 18 milyar Sterlin olan Thames Water’ın dokuz hissedarına Kanadalı bir emeklilik fonu olan Omers liderlik ediyor. Bu hissedarlar arasında Çin ve Abu Dabi’nin egemen varlık fonları ile üniversite akademisyenleri ve eski BT çalışanlarının emeklilik planları da yer alıyor.
Thames Water’ın önerdiği yüzde 39.7’lik fatura artışı, Southern Water’ın 2025-2030 yılları arasında planladığı yüzde 66’lık artıştan sonra ikinci sırada yer alıyor. The Times’ta ki habere göre, sektör ortalaması ise yüzde 31.
İngiltere’nin özelleştirilen en büyük su şirketinde giderek büyüyen mali kriz, şirketin mevcut hissedarlarını ortadan kaldıracak büyük bir borç-hisse senedi takasına gitmek zorunda kalabileceği; özel bir yönetim rejimine geçebileceği ya da şirketin kamulaştırılabileceği ihtimallerini gündeme getirdi. Bakanların Project Timber adında acil durum planları hazırladıkları söyleniyor.
Ofwat’ın Mayıs ayı sonunda Thames Water’ın faturalarını yüzde 40 oranında artıracak olan iş planına ilişkin taslak kararını yayınlaması bekleniyor. Weston, hissedarların bu noktada netlik kazanacağını söyledi.
Thames Water, geçen yıl nehirlere ve denizlere yapılan deşarjların sayısının yüzde 112 artmasıyla, su şirketlerii arasında kanalizasyon sızıntılarında en büyük nispi artışa sahip oldu.