İngiltere’de “güvenlik” yasasını da barındıran tasarı Meclis’te ve Lordlar Kamarası’nda tartışılmaya devam ederken, halk sokaklarda protesto etmeye devam ediyor.
İngiltere’de polise daha fazla yetki veren ve içinde birçok “güvenlik” yasasını da barındıran tasarı Meclis’te ve Lordlar Kamarası’nda tartışılmaya devam ederken, başta gösteri ve yürüyüş hakkına getirilen kısıtlamalardan dolayı halk sokaklarda protesto etmeye devam ediyor. Cumartesi günü ülkenin birçok yerinde yapılan gösterilerde yasa tasarısının geri çekilmesi istendi. Bazı bölgelerde de koronavirüs nedeniyle internet üzerinden yayınlar yapıldı.
Kitlesel eylemlerden biri de Kuzey Londra’da Manor House bölgesinde yapıldı. Türk ve Kürt Toplumu Dayanışma Merkezi (DAY-MER) üyelerinin yanı sıra çok sayıda Türkiyelinin de olduğu eyleme yüzlerce kişi katıldı. Demiryolu İşçileri Sendikası (RMT) Ulusal Eğitim Sendikası (NEU) ve Kamu İşçileri Sendikası (UNİTE) üyelerinin de katıldığı eylemde yapılan konuşmalarda, yasanın geri çekilmesi için mücadele çağrısı yapıldı.
DAY-MER Gençlik Komisyonu üyesi Cem Erol da, bir konuşma yaparak, ortak mücadele çağrısı yaptı. Erol, demokratik hak ve özgürlüklerin giderek yok edildiği, insan sağlığının sermayenin parasından daha değersiz olduğu bir sisteme karşı gençliği mücadeleye çağırdı. Erol, “Son yıllarda Türkiye’de şahit olduğumuz durum İngiltere’de de adım adım inşa edilmek isteniyor. Ama güzel olan sokaklarda olmaktır. Sokaklar bizim sokaklarımızdır. Bir polis devletinin önünün açılmaması için, demokrasi, barış ve bu yasanın ortadan kaldırılması için bizler sokakta olmaya devam edeceğiz” dedi.
Protesto edilen tasarı ne diyor?
Arif BEKTAŞTartışmalı tasarının yasalaşması durumunda polis, protestolar için başlama ve bitiş saatleri belirleyebilecek. Belirli bir gürültü seviyesi belirlenebilecek ve gürültünün bir kurumun işlerini aksatacak ve çevredeki kişiler üzerinde ciddi etki oluşturacak noktaya varması halinde gösteriye müdahale edilebilecek.
İçişleri Bakanı, parlamento onayı olmadan nelerin kurumlar ve halk için “ciddi aksaklık” oluşturduğunu tanımlama yetkisine sahip olacak. Dolayısıyla İçişleri Bakanı, “ciddi aksaklık” oluşturduğuna karar vererek herhangi bir protestonun bitirilmesini isteyebilecek. Resmi araçların yolunun kesilmesine müsaade edilmeyeceği için parlamento yakınlarındaki gösterilere de sınırlama getirilebilecek.