Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan idam edilişlerinin 50’inci yılında Londra’da da anıldı
DAY MER’in organize ettiği “50. Yıl… Tükenmeyiz kırmak ile!” başlıklı etkinlikteki panelde Aydın Çubukçu, Mustafa Yalçıner ve Can Dündar 68 kuşağı ve bugüne yansımasını ele aldılar.
Kuzey Londra Toplum Merkezi’nde 8 Mayıs günü düzenlenen etkinliğe kalabalık bir katılım oldu. Konuşmacılar sunum sonrasında katılımcıların sorularını yanıtladı.
Ayrıca etkinlikte gitarıyla Canan Sağar ve sazıyla İbrahim Kırılmaz sahne aldı. DAY MER Kadın Korosu ve DAY MER Şiire Yolculuk Grubu da etkinliğe renk kattı. Sarya Tunç’un yönettiği söyleşi saygı duruşuyla başladı.
Mustafa Yalçıner, Denizlerin idamının 50’inci yılının aynı zamanda II. Dünya Savaşı’nda faşizmin yenilmesinin 77’nci yılı olduğunu hatırlatarak Türkiye’deki anti-emperyalist ve demokrasi mücadelesinin tarihini özetledi.
Denizlere gelinceye kadar emperyalist mücadelenin “sadece emperyalist işgale” karşı savaşan Mustafa Kemal’e emanet edildiğini belirten Yalçıner, Denizlerin ilk kez sınıf temelini öne çıkararak emperyalizmin dayanağı kapitalizme de karşı çıktıklarını söyledi.
Yalçıner, Türkiye’deki iktidarın ve Millet İttifakı’nın anti emperyalist mücadele içinde olmadıklarını tam tersine NATO ve Batı Emperyalizmi’ni desteklediklerini belirtti. 68 kuşağı önderi, Denizlerin savunduğu halk egemenliğindeki bir demokrasinin yolunun devrimden geçtiğini vurgulayarak parlamenter sistem ve iyileştirme reformlarıyla bu hedefin daraltılamayacağını savundu.
Deniz Gezmiş’in hem çocukluk arkadaşı hem de mücadelede yoldaşı olan Aydın Çubukçu da, anılarını anlatırken, Deniz’in muhalif ve baskıya karşı mücadeleci kimliğinin çocukluk yaşlarında var olduğunu söyledi. Çubukçu, Deniz’in çocukken fotoğraf çekinirken parmaklarıyla 6 oku işaret etmesinin CHP’liler tarafından saptırıldığını aktardı.
Yusuf Aslan için de “Kararlılığı sessizliğinde duran birisiydi” diyen Çubukçu, Gezi Davası’nda ceza alanların Denizlerden aldıkları mirası gösterdiklerini dile getirdi.
Çubukçu dizleri titremeden darağacına giden Deniz, Yusuf ve Hüseyin’in geriye devrimci ahlak ve gelenek bıraktığını, aradan 50 değil yüzlerce yıl geçse bile anılacaklarını sözlerine ekledi.
Almanya’da yaşayan gazeteci yazar Can Dündar da, büyük bir miras bıraktığını belirttiği 68 kuşağının dünyada ortaya çıkış nedenlerini irdeledi.
Dündar, Türkiye’de 68 kuşağı denilince devrimci mücadelenin akla geldiğini vurgulayarak o dönemde sağın da ABD ve devletin desteğiyle Milli Türk Talebe Birliği’nde (MTTB) örgütlendiğini anlattı.