Yazar Abdullah Nihat Yılmaz: Gençlik için bilgilenme sadece görüntü ile sınırlı kalıyor. Gazetemizin yazarlarından Abdullah Nihat Yılmaz, ‘Şapkasız Teğmen’ adlı kitabından sonra ‘Sıcak Nevale’ adını verdiğini ikinci kitabını 13 Ocak’ta okuyucularıyla buluşturmuştu.
Yılmaz, gazetemize kitabın içeriği ve Londra’daki okuyucu profili ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Kitabının 13 Ocak’ta Berfin Yayınevi’nden çıktığını ifade eden Yılmaz, kitabında yer alan yazıların büyük bir bölümünün Olay Gazetesi’nde yayınlanan yazılardan oluştuğunu söyledi. Yılmaz, şuana kadar iki kitap çıkardığını ve bir kitabının da isimsiz olarak yayınladığını kaydederek kitabın içeriği ile ilgili şu bilgileri verdi:
“Kitabımda, gittiğim resim sergileriyle ilgili yorum yazıları, çıkan kitaplarla ilgili yorum getirdiğimiz yazılar, sosyal ve siyasal konular üzerine yazdığım yazılar, ideolojik yazılar bulunuyor. Ve bu yazıları bir konu içine alarak işledim.” Kitabın ön yüzünden yer alan çalışmanın ve önsözünün rahmetli İngiltere ADD eski Başkanı Kağan Güner’e ait olduğunu ifade eden Yılmaz, kitapta elde edilecek olan gelirin de Güner’in oğlu Temmuz’a bağışlanacağını dile getirdi. Konuşmasında toplumun okuma ve öğrenme merakının zayıf olduğunu ifade eden Yılmaz, “Gerek İngiltere’de gerekse Türkiye’de genç nesil genel olarak okumuyor, çok az okuyan var. Okuyanlar da özet şeklinde geçiştiriyor. Gençlik için bilgilenme sadece görüntü ile sınırlı kalıyor. Oysa okuma ile görüntü çok farklıdır, öğrenmenin biçimlerinden bir tanesi görüntü olayadır ama derinlemesine olmuyor.
Okuyarak, inceleyerek ve ayrıntılara vararak derinlemeye gitmek mümkün. Umarım gençlik üzerindeki bu görüntü olayı biter ve yeniden insanlar okumaya dönerler” “Peki, gençlerin böyle bir yola başvurmasının nedeni nedir?” sorusuna da Yılmaz, “Gençler, günlük yaşamla ilgili birçok şeyi televizyondan veya sosyal medyadan buluyorlar. Ayrıca 1990’dan bu yana dünyayı değiştirme mücadeleleri hızını kesti ve bütün dünyada 30 seneden beri devrim olmuyor. Bir de şunu görüyoruz; kapitalizm ve emperyalizm tıkanıyor, tıkandıkça da yeni arayışlar içine giriyor” diye yanıtladı. Yılmaz, ‘Toplumda genç yazarların pek çıkmamasını da şöyle değerlendirdi:
“ Büyük çoğunluk yazar, kendi ana diliyle yazar. O yüzden ana dil önemlidir. Ya da ana dili ölçüsünde bildiği diğer dillerde de yazabilir. Ama bütün büyük yazarlar kendi ana dili ile yazmışlardır. İngiltere’de toplumda ister Türkçe olsun, ister Kürtçe olsun layıkıyla, kökeniyle öğrenildiği ve yaşanıldığı söz konusu değil, o açıdan buradan genç yazarların çıkması biraz zor. Bir de insanların yazmak gibi bir kaygıları yok. İngilizce olsun, Türkçe olsun veya Kürtçe olsun hangi dilden olursa olsun o dili daha iyi kavrayıp sorunlarını o dil çerçevesi içinde araştırırlarsa yazma ihtiyacını duyabilirler” Yılmaz, ‘göçmen toplumun can alıcı problemi nedir? şeklinde soruya da şöyle yanıtladı: “Toplumda birey iyi yetişmiyor, toplum her alanda kendini yetirtişmiş ve donanımlı kişiler bekliyor. Bana göre bu yakıcı bir sorundur. Bir de örgütlülük yok, çok dağınık bir toplum haline geldik. Bu toplum bir türlü örgütlenemedi”
Abdullah Nihat Yılmaz Kimdir?
1941’de Fatsa’nın Bozdağ köyünde doğdu. 1960’ta Kuleli Askeri Lisesi’ni, 1962’de Kara Harb Okulu’nu bitirip subay oldu. 21 Mayıs 1963’te askeri ayaklanmaya katıldığı için tutuklanıp hüküm giydi. TRT’nin özerk olduğu yıllarda, Ankara Radyosu’nda program yapımcısı olarak çalıştı (1967-72). 1972 Martındaki Kızıldere olayları nedeniyle, yeniden tutuklandı. 1975’ten başlayarak Sosyal-İş, Yeraltı Maden-İş ve Maden-İş sendikalarında, sırasıyla eğitim uzmanı, genel sekreter ve Ankara bölge temsilcisi görevlerinde bulundu. 1981’de yurt dışına çıktı. Halen Londra’da yaşıyor.
Yazar Abdullah Nihat Yılmaz:
Gençlik için bilgilenme sadece görüntü
ile sınırlı kalıyor.
Gazetemizin yazarlarından Abdullah
Nihat Yılmaz, ‘Şapkasız Teğmen’
adlı kitabından sonra ‘Sıcak
Nevale’ adını verdiğini ikinci kitabını
13 Ocak’ta okuyucularıyla buluşturmuştu.
Yılmaz, gazetemize kitabın içeriği
ve Londra’daki okuyucu profili
ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Kitabının 13 Ocak’ta Berfin
Yayınevi’nden çıktığını ifade eden
Yılmaz, kitabında yer alan yazıların
büyük bir bölümünün Olay
Gazetesi’nde yayınlanan yazılardan
oluştuğunu söyledi.
Yılmaz, şuana kadar iki kitap çıkardığını
ve bir kitabının da isimsiz
olarak yayınladığını kaydederek
kitabın içeriği ile ilgili şu bilgileri
verdi: “Kitabımda, gittiğim resim
sergileriyle ilgili yorum yazıları, çıkan
kitaplarla ilgili yorum getirdiğimiz
yazılar, sosyal ve siyasal konular
üzerine yazdığım yazılar, ideolojik
yazılar bulunuyor. Ve bu yazıları
bir konu içine alarak işledim.”
Kitabın ön yüzünden yer alan
çalışmanın ve önsözünün rahmetli
İngiltere ADD eski Başkanı Kağan
Güner’e ait olduğunu ifade eden
Yılmaz, kitapta elde edilecek olan
gelirin de Güner’in oğlu Temmuz’a
bağışlanacağını dile getirdi.
Konuşmasında toplumun okuma
ve öğrenme merakının zayıf olduğunu
ifade eden Yılmaz, “Gerek
İngiltere’de gerekse Türkiye’de
genç nesil genel olarak okumuyor,
çok az okuyan var. Okuyanlar da
özet şeklinde geçiştiriyor. Gençlik
için bilgilenme sadece görüntü ile
sınırlı kalıyor. Oysa okuma ile görüntü
çok farklıdır, öğrenmenin biçimlerinden
bir tanesi görüntü olayadır
ama derinlemesine olmuyor.
Okuyarak, inceleyerek ve ayrıntılara
vararak derinlemeye gitmek
mümkün. Umarım gençlik üzerindeki
bu görüntü olayı biter ve yeniden
insanlar okumaya dönerler”
“Peki, gençlerin böyle bir yola
başvurmasının nedeni nedir?” sorusuna
da Yılmaz, “Gençler, günlük
yaşamla ilgili birçok şeyi televizyondan
veya sosyal medyadan buluyorlar.
Ayrıca 1990’dan bu yana
dünyayı değiştirme mücadeleleri
hızını kesti ve bütün dünyada 30
seneden beri devrim olmuyor. Bir
de şunu görüyoruz; kapitalizm ve
emperyalizm tıkanıyor, tıkandıkça
da yeni arayışlar içine giriyor” diye
yanıtladı.
Yılmaz, ‘Toplumda genç yazarların
pek çıkmamasını da şöyle değerlendirdi:
“ Büyük çoğunluk yazar,
kendi ana diliyle yazar. O yüzden
ana dil önemlidir. Ya da ana dili
ölçüsünde bildiği diğer dillerde de
yazabilir. Ama bütün büyük yazarlar
kendi ana dili ile yazmışlardır.
İngiltere’de toplumda ister Türkçe
olsun, ister Kürtçe olsun layıkıyla,
kökeniyle öğrenildiği ve yaşanıldığı
söz konusu değil, o açıdan buradan
genç yazarların çıkması biraz
zor. Bir de insanların yazmak gibi
bir kaygıları yok. İngilizce olsun,
Türkçe olsun veya Kürtçe olsun
hangi dilden olursa olsun o dili daha
iyi kavrayıp sorunlarını o dil çerçevesi
içinde araştırırlarsa yazma
ihtiyacını duyabilirler”
Yılmaz, ‘göçmen toplumun can
alıcı problemi nedir? şeklinde soruya
da şöyle yanıtladı: “Toplumda
birey iyi yetişmiyor, toplum her
alanda kendini yetirtişmiş ve donanımlı
kişiler bekliyor.
Bana göre bu yakıcı bir sorundur.
Bir de örgütlülük yok, çok dağınık
bir toplum haline geldik. Bu
toplum bir türlü örgütlenemedi”
Abdullah Nihat Yılmaz Kimdir?
1941’de Fatsa’nın Bozdağ köyünde
doğdu. 1960’ta Kuleli Askeri
Lisesi’ni, 1962’de Kara Harb
Okulu’nu bitirip subay oldu. 21 Mayıs
1963’te askeri ayaklanmaya katıldığı
için tutuklanıp hüküm giydi.
TRT’nin özerk olduğu yıllarda,
Ankara Radyosu’nda program yapımcısı
olarak çalıştı (1967-72).
1972 Martındaki Kızıldere olayları
nedeniyle, yeniden tutuklandı.
1975’ten başlayarak Sosyal-İş, Yeraltı
Maden-İş ve Maden-İş sendikalarında,
sırasıyla eğitim uzmanı, genel
sekreter ve Ankara bölge temsilcisi
görevlerinde bulundu. 1981’de
yurt dışına çıktı. Halen Londra’da
yaşıyor.