Londra’da öğretmen yardımcılığı yapan 25 yaşındaki Esma Uçar’ın bir belediye otobüsünün çarpıp kaçması sonucu ağır yaralandığı ve ölümden döndüğü kaydedildi.
1 Haziran’da, başkentte bankaların ve finans kuruluşlarının yoğun bir şekilde yer aldığı City bölgesinde yaşanan olayda, Londra’ya özgü çift katlı bir belediye otobüsünün, arkadan bisikletiyle giden Uçar’a çarptığı belirtildi.
Çarpışmanın ardından, otobüs şoförünün çevredekilerin bağırıp, durdurmaya çalışmalarına karşın, hiç durmadan yola devam ettiği ifade edildi. Uçar’ın, çevredekilerin çağırdığı ve ihbardan 25 dakika sonra gelen ambulans tarafından yakındaki Royal London Hastanesi’ne kaldırıldığı dile getirildi.
YAŞAMASI ‘MUCİZE’ DENİLDİ
Esma Uçar olay anında yaşadıklarını “Ambulansa konulduğumda acıdan kolumu kestiler sandım. Neredeyse kalp krizi geçirecektim. ‘Nefes alamıyorum’ diye, bağırıyordum” sözleriyle anlattı. İki günü yoğun bakımda olmak üzere, bir hafta hastanede yatan Uçar, bu süreçte iki kez ameliyat geçirdi ve 30 dikiş atıldı. Bir ameliyat daha olabilecek. Doktorlar hastanede ölüm-kalım savaşı veren kaza kurbanı genç kızın yaşamasını “mucize” diye değerlendirdi.
Esma Uçar, “Kazada sağ kolumdaki dirsek kemiğim kırılmış. Kemiklerim kaslardan ayrılmış. Damarlarım yer değiştirmiş” dedi. Uçar “Şoför kazadan sonra kaçmayıp, ambulans çağırsaydı, davacı olmayıp yaptıklarını bir kenara bırakacak, affedecektim. Bu nasıl sorumsuzluk, bir otobüs şoförü bir bisikletliye hem vuruyor hem de kaçıyor” dedi.
ANNE: HAKKIMIZI SONUNA KADAR ARAYACAĞIZ
Esma Uçar ayrıca “Bu durum kimsenin başına gelmesin. Bunu yapanların peşine düşülmeli, böyle bırakılmamalı. Kaza ile ilgili üç şahidim var. Hakkımızı sonuna kadar arayacağız” diye konuştu. Uçar’ın annesi Serap Karagölge de “Hiçbir annenin, babanın, hiç kimsenin böyle canı yanmasın. Biz bunu tüm Londra’ya duyurmak istiyoruz ki, sessiz kalınmasın. Hiçbir para, pul, hiçbir maddiyat çocuğumun çektiği acıları geri getiremez. Herkesin vicdanen destek olmasını istiyoruz.
Başkalarının da başına gelmesin. Başkaları da bu olayı yaşamamalı” dedi. Karagölge ayrıca, “Benim çocuğum orada ölebilirdi. Yani ölümle yüz yüze kaldı. Ve bırakıp kaçmış. Polisi, ambulansı çağırsaydı, hiçbir şey yapmayacaktım. Bir özür dileseydi, orada dursaydı. Ben de kaza diyecektim” ifadelerini kullandı.