Mustafa Sarıgül, Ağustos ayında yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı seçimleri ile ilgili olarak, “Ortak aday ortada kalır. Her siyasi partinin kendi adayını belirlemesinden yanayım” dedi.
Seçimleri sandıkta kaybettiklerini belirten Sarıgül, “Seçmen bize oyunu verdi. Biz sahip çıkamadık. CHP olarak bundan böyle bu konuda daha ciddi tedbirler alacağız…’’ sözünü verdi… Türkiye Araştırmalar Merkezi’nin (CEFTUS) düzenlediği “Küresel Demokrasi ve Türkiye-AB İlişkileri” konulu konferaransta konuşan Sarıgül, Ağustos ayında yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı seçimleri ile ilgili olarak, “ortak aday ortada kalır. Her siyasi partinin kendi adayını belirlemesi zaten demokrasinin gereklerindendir. İkinci turda ortak aday kendiliğinden ortaya çıkacaktır’’ dedi.
Geçtiğimiz Çarşamba günü İngiltere Parlamentosu’nun alt kanadı olan Avam Kamarası’nda düzenlenen konferansa, Sarıgül, yeni Şişli Belediye Başkanı Hayri İnönü, basın ve yaklaşık 50 izleyici katıldı. “Speaker of Parliement”in resepsiyonuna da davet edilen Mustafa Sarıgül, bir ilki de gerçekleştirmiş oldu. Küresel Demokrasiye çok önem verdiğini ve bu konuda herkesten destek beklediğini belirten, Sarıgül şöyle konuştu: “Küresel demokraside din, dil, ırk farkı olmaz. Küresel ekonomi ülkeleri birleştirdi. Dünyada ekonomik sınır diye bir şey kalmadı. Artık ulusal ekonomilerin gücü, sadece sahip oldukları yer altı ve yer üstü zenginlikleriyle ölçülmüyor. Ulusal ekonomilerin gücü dünyada sahip oldukları markalarla da ölçülüyor.
Küresel markalarınız varsa güçlüsünüz. Yoksa gücünüz sınırlıdır. Petrol sahibi Ortadoğu ülkeleri, petrol var oldukça zengindir. Ancak petrol bitince bu zenginlikte kısa sürede bitecektir. Oysa güçlü küresel markalara sahip ülkeler, zengin kalmaya devam edecektir. Özellikle bilim ve teknolojide öncü olan bu ülkeler dünyaya yön vermeye devam edecektir. Son yıllarda yaşadığımız küresel ekonomik kriz göstermiştir ki, adil bir gelir dağılımı olmadıkça, ekonomilerin istikrar kazanması mümkün değildir. Tüm dünyada istihdam, alın teri ve çevre yeniden değer kazanan kavramlar haline gelmiştir. Bunun yolu küresel ekonomi kadar, küresel bir demokrasi inşa etmekten geçer.’’
Sarıgül, “Türkiye AB’de olsaydı, Hâkimler ve Savcılar bir gecede değiştirilemezdi” diyerek şunları söyledi:“Düşünce ve basın özgürlüğü, evrensel bir ilkedir, buna yasak getirmek doğru değildir, mümkün de değildir. Düşünce ve basın özgürlüklerini eleştirmekte de o ülkenin iç işlerine müdahale olarak anlaşılmamalıdır. Çünkü küresel bir demokrasiyi ancak ve ancak, tüm özgürlükleri ve insanların haklarını dünya ölçeğinde güvence altına alarak kalıcı bir hale getirebiliriz. Türkiye AB’de olsaydı, Gezi’de polisler olmazdı, hakim ve savcıların yerleri bir gecede değişmezdi, ‘Gezi’ gençliğin uyanmasıydı’’ dedi.
Geçen seçimlerde CHP olarak sandıklara yeterince sahip çıkamadıklarını söyleyen Sarıgül, “CHP bu seçimlerde sandıklara sahip çıkamadı. Yani vatandaş oyunu verdi, biz sahip çıkamadık. Özellikle İstanbul ve Ankara’da seçimin galibi CHP’ydi. Bundan böyle CHP olarak bu konuda çok daha etkili tedbirler alacağız. Gerekirse her sandığın başına bir adam koyacağız. Vatandaşın oyuna sahip çıkacağız.’’ Parlamento’da ki konferansın ardından Mustafa Sarıgül, Cuma günü Türkiye’ye dönecek.