Türk ve Kürt Toplumu Dayanışma Merkezi, dünyanın dört bir yanında emekçiler bir kez daha işçi sınıfının birlik, dayanışma ve mücadele günü olan 1 Mayıs’ı kutlamak için alanlara çıkmaya hazırlandığını belirtti.
Day-Mer, savaşların, yoksulluğun, işsizliğin, gelir adaletsizliğinin, eğitimsizliğin hüküm sürdüğü günümüz dünyasında, emekçilerin birlik ve dayanışma içinde olması her zamankinden çok daha büyük önem kazandığını bildirdi.
Dünyanın altıncı büyük ekonomisine sahip Britanya’da yoksullaşma ve gelecek korkusunun sürekli arttığını ifade eden Day-Mer mesajında şunları kaydetti; “Yaşam koşulları her geçen gün kötüleşen Britanya emekçileri, evde full-time çalışan olmasına rağmen yoksulluk içinde yaşam mücadelesi veriyor. En son yapılan araştırmalarda Britanya’da 11.6 milyon insan yoksulluk sınırının altında yaşıyor. Sosyal yardımlardaki kesintiler yoksulluğu arttırırken, bu ay açıklanan resmi rakamlara göre Britanya’da 1.1 milyon kişi 424 Yiyecek Bankası’ndan (Food Bank) yiyecek ihtiyacını karşılamak zorunda kalıyor ve bu sayı her geçen gün artıyor.
1 MAYIS İŞÇİ BAYRAMI NEDİR?
1 Mayıs, bütün dünyada işçilerin birlik dayanışma ve mücadelesini simgeleyen gündür. İşçi sınıfının hak ve çıkarlarını kazanma mücadelesinin içerisinde doğmuş ve işçi sınıfı mücadelesinin sembolü olarak gelenek halini almıştır.
Her yıl 1 Mayıslarda dünyanın çeşitli yerlerinde işçiler, din, dil, ırk, cinsiyet ayrımı gözetmeksizin düzenledikleri etkinliklerle 1 Mayıs’ı kutlamakta, güncel taleplerini dile getirmekte, insanca çalışma ve yaşama koşulları talep etmektedirler
Yoksulluğun artmasının nedeni işsizlik, sıfır saat kontrat gibi güvencesiz ve esnek çalışma koşullarının artmasıdır. Ev yardımından, engellilere verilen yardımlara kadar bir çok sosyal yardımların kesintiye uğraması da yoksulluğu iyice arttırmaktadır” Zengin-yoksul uçurumunun büyüdüğünü bildiren Day-Mer’in mesajı şöyle; “Aşırı sömürünün bedelini işçi ve emekçiler yoksullaşarak öderken, zenginlerin serveti ise her geçen gün artmakta. Britanya 2014 verilerine göre dünyada en gelişmiş 7 ülke arasında (G7) gelir eşitsizliğinin yani zengin ve yoksul arasındaki uçurumun en yüksek olan ülkelerden biridir. 2015 verilerine göre zenginler 2008’deki ekonomik durgunluk öncesine göre %64 kez daha fazla zenginleşirken, emekçiler %57 kez daha yoksullaştı. Panama ve diğer kara para aklama,vergi kaçırma cennetlerinde ne kadar paranın olduğu ise bilinmiyor. Bütün bu servet, biz işçi ve emekçilerin alın terinden gasp edilerek sağlanmış birikimlerdir.
Sermaye örgütleri, işçi ve emekçileri bölmek için sürdürdükleri aldatıcı politikalarla, yerli ve göçmen emekçileri karşı karşıya getirmeye ve tek bir sınıf olarak hareket etmelerini engellemeye çalışmaktalar. Savaşın, radikal dinci terörün hakim olduğu coğrafyalardan göç etmek zorunda kalan sığınmacılar düşmanımız değil, kardeşimizdir. Bu insanların binlercesi daha iyi bir yaşam hayaliyle çıktıkları yolda yaşamlarını yitirdiler. Avrupa’ya ayak basanlar ise, insanlık dışı şartlarda yaşam mücadelesi veriyor.
Gelenler bizim gibi, işgüçlerinden başka bir şeyleri olmayan emekçi insanlardır; onlar bizim sınıf kardeşlerimizdir! Sermaye ve gerici politikacılar bu insanları bize düşman gibi göstermek için ellerinden geleni yapıyorlar.
DAY-MER olarak, yerli ve göçmen işçi ve emekçilerin birlik, beraberlik ve dayanışmasını göstermek için, başta Türkiye kökenli göçmen emekçiler olmak üzere bütün emekçileri 1 Mayıs gösterilerine katılmaya, taleplerimizi haykırmaya çağırıyoruz”