Avrupa Gazeteciler Derneği Başkan Adnan Fişenk, bir dizi görüşmelerde bulunmak üzere Londra’ya geldi.Derneğin İngiltere Temsilcisi Gülten Yapıcı ile birlikte gazetemizi ziyaret eden Fişenk, Türkiye’deki Taksim Gezi Parkı olaylarıyla ilgili açıklamalarda bulundu.Taksim’de başlayan protesto eylemlerinin Türkiye sınırlarını aştığını dile getiren Fişenk, sorunun nerdeyse Dünya’nın müşterek sorunu halini geldiğini söyledi.
Fişenk, şu anda yaşadığımız kürede tüm hak ihlallerinin adeta Türkiye’ye endekslendiğini ifade ederek şunları söyledi: “Jakarta’da Müslüman kıyımları, Suriye’de Beşar Esad katliamları, İsrail’de Filistin halkına yapılan zulümler, Gazze şehrinin adeta bir açık hava cezaevi haline dönüştürülmesi, insan haklarının göz ardı edilip keyfi tutuklamalar yeni yerleşim yerlerinin açılması, Kore’nin tüm dünyayı nükleer silahlarla tehdit etmesi, İran’ın malum durumları, Fransa’nın Afrika’da yaptıkları,Amerika ve İngiltere’nin Afganistan, Pakistan, Irak gibi ülkelerde neler yaptığı, Almanya’nın daha farklı çabaları, Çin’in en son Uygur Halkına yaptıkları, Rusya’nın Azerbaycan’ın Karabağ işgal edip Ermenistan’a burada sivil insanları katlettirmeleri ve bunun gibi birçok olay hala benliğimizde soru işareti gibi takılı duruyor.Konuşmasında Türkiye’de yeniden yapılanmanın vermiş olduğu sinerjiyle her yerin şantiyeye dönüştüğü dile getiren Fişenk, “Ülke kalkınma trendinin hızla yükseldiği bir hal alırken, elbette bu pozitif anlamdaki yükselişten küresel güçler rahatsızlık duyacaklardır” dedi.
Fişenk, 20 yıl önceki Türkiye’yi şu andaki Türkiye’yi karşılaştırarak şunları söyledi: “Bir an empatide bulunun. Hak ve özgürlükler konusunu, terörizmi, yapılan tüm haksızlıkları, kalkınma hamlelerini, dış ve iç borcu, yurt dışındaki vatandaşlarımıza diğer ülkelerin davranışlarındaki değişikliği,Türkiye’deki tüm şehirlerimizdeki siluet değişikliklerini gecekonduluktan modern şehirleşmeye geçişi, karayolları, hava yolları, yaşam kalitesi yükselişini, faili meçhul cinayetlerin deşifresini, mafyanın, çetelerin, faiz lobicilerinin, rantçıların köşeye sıkıştırılmalarını, örgütlerin oyuncağı olmuş masum insanlarımızın bu örgütlerin ellerinde kurtarılma çabalarını lütfen siz tespit edin.”Anadolu insanının birbirini kucaklamasının bir takım şer odaklarını memnun etmeyeceğini kaydeden Fişenk, “Alevi’mizle, Kürdü’müzle, Ermeni’mizle, Rum’umuzla, Sünni’mizle, Türk’ümüzle, Süryani’mizle, Yahudi’mizle, Hristiyan’ımızla, Müslüman’ımızla, Ateistimizle, hangi inanca mensup olursa olsun, kısaca kendimizle kucaklaşmamız bir takım çevreleri rahatsız etmiştir” şeklinde konuştu.“Onlar kazancını barıştan değil devamlı kavga ve kandan sağlamaktadır” diyen Fişenk, şunları söyledi: “Lafa geldi mi demokrasi havarisi kesilenler iş uygulamaya geldi mi tabii ki yan çizecektirler. Beğenirsin beğenmezsin özgür halk iradesi ile yani demokrasinin bir gereği olan seçimle iş başına gelenleri affedersin ama geçmişte askeri darbelerle gönderme alışkanlıklarınızı bu kez sivil darbeyle dünya kamuoyunu kandırarak aynı oyunu sahneye koyamazsınız çünkü halkımız artık bu oyunları vakti zamanında çok gördüğü için eğitimli.”
İçerdeki işbirlikçi ve dışardaki malum kişilerin Türkiye’nin hızla büyümesinden rahatsızlık duyduklarına dikkat çeken Fişenk sözlerini şöyle sürdürdü: “Tabii ki de dünyadaki birçok olumsuzluklara sessiz kalanlar aslında masum insanlarımızın tamamen iyi niyetiyle başladıkları masum bir eylemdeki ateşi dışardan da sağladıkları argümanlarla adeta yangın yerine çevirmeye hatta bu yangını da ülkede bir cehenneme çevirme eğilimine ve arayıp da bulamadıkları fırsatçılığa dönüştürmüşlerdir.Bizim insanımız elbette demokratik hakkı olan protesto hakkını da sonuna kadar kullanacaktır, Fakat bu tür olayları fırsat bilip tarihin her evresinden yakından tanıdığımız el ovuşturarak dolaşan akbabalar ortalığı bu sefer kasıp kavuramayacaklardır.”Fişenk konuşmasını şöyle tamamladı. “Türk halkı aptal değildir. Büyük bir sessiz kitle neyin ne olduğunu gayet iyi bilmektedir. Gereken cevap dünya ve ülke kamuoyuna yine demokrasinin gereği olan seçimlerde bir tokat gibi yüzsüzlerin yüzüne Anadolu insanlarımızca indirilecektir.”
ADNAN FİŞENK KİMDİR?
Ankara’da doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini burada tamamlayan Adnan Fişenk, 1978 yılında Eskişehir Anadolu Üniversitesi İşletme Bölümüne girdi.
1979 yılında Kültür Bakanlığı’nda Görüntü ve Ses Kayıt biriminde mesleki kariyerine ilk adımı attı.
Özel Radyo ve Televizyon Yayıncıları Derneği Başkan Yardımcılığı görevi yaptı. Halen Avrupa Gazetecileri Derneği Başkanlığı görevini yürüten Fişenk, TBMM TV’nin 1994 yılında açmış olduğu sınavı kazanarak ilk kuruluşundan bu yana çalışmaktadır