Av. Avukat Şadiye Arslan, NHS yıllık raporuna göre; NHS’e karşı ihmalkarlık dosyalarında son dört yılda yüzde 66 artış yaşandığını söyledi. Levenes Avukatlık Firması’nın ortaklarından Avukat Şadiye Arslan, İngiltere Barosu dergisinde yer alan tıbbi ihmalkarlık haberini değerlendirdi.
NHS’in yıllık raporuna göre son dört yılda İngiltere’nin Ulusal Sağlık Servisi (NHS)’e karşı olan davaların % 66 artış gösterdiğini ifade eden rapor, NHS’e karşı olan davalarda geçen yıl %11 artış olduğunu ve son dört yılda ise bu artışın %66 olduğunu açıkladı.
Avukat Arslan, NHS tarafından yapılan tazminat harcamasında da büyük artış olduğunu ve tıbbi ihmalkarlıklarda ödenen tazminatın geçen yıl 1.12 milyar olduğunu söyledi ve kendi firmalarının da tıbbi ihmalkarlık konusunda müvekkillerden büyük taleple karşılaştığını belirtti.
Uzmanların buna çeşitli sebepler gösterdiğini ve sebeplerin başında ise popülasyonun daha uzun yaşadığı ve yaşlıların hastanelerdeki kapasiteyi kullandığı için NHS’e daha büyük yük olduğunu gösterdiğini vurgulayan Arslan, sağlık sistemine olan yükün yanlış beslenme yüzünden 2030’a kadar daha büyük olacağı ve diyabetik ve kalp krizi gibi hastalıkların hastanelere daha fazla yük olup NHS’in işini zorlaştıracağını vurguladı.
Avukat Arslan, tıbbi ihmalkarlıkların derecesinin artmasının diğer bir sebebinin ise tıp sektöründe yapılan eleman kesintileri olduğunu hatırlattı.
Geçen dört yıl içerisinde 320 hastanın içinde ameliyat masasında aletler bırakıldığını, NHS’in kendi tutanaklarının gösterdiğini söyleyen Arslan, şunları söyledi: “Bundan sonra bütün hastanelere her üç ayda bir böyle hataların yapıldığı vakaların listesini açıklamaları talimatı hükümet tarafından verilecek”
Arslan, Sağlık Bakanlığı’nın hiç olmaması gereken olaylar başlığı altında topladığı bu hataların son dört yıldaki toplam sayısının 762 olduğunu söyledi.
Tıbbi ihmalkarlık konusunda uzman olan Levenes Avukatlık Firması’nın ortaklarından Arslan, “762 kişiden 320’si, içinde ameliyat cihazları bırakılan hastalar, 214’ü vücutlarının yanlış yerlerinden ameliyat edilen kişiler, 73 vakada ise de tub ciğerlere verilmiş ve 58 davada ise yanlış prostetis kullanılmıştır“ dedi.
Levenes Avukatlık Firması’nda 150 kişiyi aşkın hukukçularının 27 dil konuştuğunu belirten Av. Şadiye Arslan “Tıbbi ihmalkarlık konusunda müvekkillerin kendi dillerini konuşabilen bir avukata davalarını anlatmaları davanın başarısında rol oynuyor” dedi.
Tıbbi ihmalkarlık konusunda kendilerine başvuranların sayısında büyük bir artış olduğunu da fark ettiklerini söyleyen Arslan şöyle devam etti: “Ulusal Sağlık Servisi’nin çektiği sıkıntılar müvekkillere ihmalkarlık olarak yansıyor ve biz de firma olarak bunu araştırıp gerçekten ihmalkarlık olup olmadığını hukuk önünde kazanma şansı olup olmadıkları konusunda müvekkillere bilgi verip kazanma şansı olan davaları ilerletiyoruz” .
16 Temmuz 2013’de yayınlanan ve 14 hastaneye bakan Sir Keogh araştırma raporunda hastanelerdeki eksikliklerin detayıyla işlendiğini ve hükümetin sıkıntılar üzerinde çalıştığını belirten Arslan, “Benim avukat olarak gözlemlediğim kadarıyla özellikle Türkiyeli müvekkillerimiz Türkiye’ye gidip özelde yaptırdıkları testler ve muayeneler sonucu aldıkları tedavinin ihmalkar olduğuna dair olduğuna bilgi alıp daha sonra bize geliyorlar. Bazıları ise Türkiye’ye gitmeden tedaviden şüphelenip avukata başvuruyorlar ve biz de araştırmaya başlıyoruz. Tıbbi ihmalkarlık davalarında ihmalkarlık testinde çıta çok yüksek ve sadece 10 davadan 3 tanesi başarılı olabiliyor. Çünkü testin başarılı olması için uzman raporlarının, yapılan tedavi ve teşhisin tıpta kabul edilemeyecek standartlarda olması gerekiyor”