İngiltere’de 1988’den kalan düzenlemelerin hâlâ yürürlükte olması, milyonlarca haneyi toksik duman riskiyle karşı karşıya bırakıyor
İngiltere’de döşemeli mobilyalar için geçerli olan yangın güvenliği kurallarının güncellenmemesi, toksik kimyasallar ve zehirli duman riski nedeniyle halk sağlığını tehdit ediyor. Uzmanlar acil reform çağrısı yapıyor.
İngiltere’de döşemeli mobilyalar için geçerli olan yangın güvenliği kurallarının son derece eski olduğu ve bu durumun milyonlarca insanı zehirli dumanlara maruz kalma riskiyle karşı karşıya bıraktığı uyarısı yapıldı.
Parlamentodaki Tüm Partiler Yangın Güvenliği Grubu’nun (APPG) başkanı olan Muhafazakâr milletvekili Bob Blackman, yürürlükteki kuralların 1988 yılına dayandığını belirterek hükümetin bu alanda yıllardır somut bir adım atmadığını söyledi.
Döşemeli mobilyalarda kullanılan birçok malzemenin yanma sırasında son derece tehlikeli ve hatta ölümcül olabilen dumanlar açığa çıkardığını vurgulayan Blackman, “Yıllardır bakanlara bu konuyu taşıyoruz ancak standartların modernize edilmesine yönelik net bir plan hâlâ yok” dedi.
Alev geciktiriciler ciddi sağlık riskleri taşıyor
İngiltere’de koltuk, kanepe ve yatak gibi döşemeli ürünlerde, sıkı tutuşturma testlerini geçebilmek için köpük, kumaş ve astar malzemelerine alev geciktirici kimyasallar uygulanıyor. Ancak bu maddelerin birçoğu, toksisite, çevrede kalıcılık ve sağlık üzerindeki olumsuz etkiler ile ilişkilendiriliyor. Bazı kimyasallar zamanla kısıtlansa da, uzmanlara göre mevcut sistem hâlâ yetersiz.
Avrupa genelinde ise son 20–25 yılda önemli reformlar hayata geçirildi. Sağlık verileri, çevresel kanıtlar ve gerçek yangın davranışlarına dair yeni bulgular doğrultusunda, toksik alev geciktirici kimyasalların kullanımı büyük ölçüde azaltıldı.
İkinci el mobilyalar büyük bir bilinmez
The Guardian’da yer alan habere göre, kiraya verilen mobilyalı evlerde temel yangın güvenliği kurallarına uyulması zorunlu olsa da, tüketiciler ikinci el koltuk, yatak ve koltuk takımlarını içerdikleri kimyasallar hakkında hiçbir bilgi olmadan satın alabiliyor.
Bu eşyaların çoğu zaman onlarca yıl kullanıldığını ve üretildikten uzun süre sonra bile yangın ve toksisite riski taşımaya devam ettiğini söyleyen Blackman, “Bugün bir ikinci el mağazasına girip, potansiyel tehlikelerinden tamamen habersiz bir şekilde mobilya satın alabilirsiniz” dedi.
Ev yangınlarının merkezi; oturma odaları
Yetkililere göre ev yangınlarının büyük bölümü oturma odalarında başlıyor. Isıtıcılar, mumlar ve sigara kullanımı en yaygın tetikleyiciler arasında yer alıyor. APPG, mevcut düzenlemelerin modern köpüklerin ve kimyasal alev geciktiricilerin gerçek yangın davranışını yansıtmadığını savunuyor.
Blackman, “Elbette yangına dayanıklı mobilya istiyoruz. Ancak bu malzemeler yandığında hangi kimyasalların açığa çıktığını ve bu dumanların özellikle çocukların hassas akciğerleri üzerindeki etkisini de bilmek zorundayız” dedi.
Grenfell sonrası güven testleri sorgulanıyor
Grenfell Tower yangını, yangın güvenliği testlerinin güvenilirliğine yönelik endişeleri daha da artırdı. Blackman, bazı tedarikçilerin ürünleri için hak etmedikleri yüksek güvenlik derecelerini almaya çalıştığını belirterek, mevcut test sisteminin “amaca uygun olmadığını” ifade etti.
Yasal yetki var, ilerleme yok
Building Safety Act, bakanlara yeni düzenlemeleri ana yasa çıkarmadan hayata geçirme yetkisi tanıyor. Ancak sektör temsilcilerinin maliyet artışı gerekçesiyle baskı oluşturduğu belirtiliyor. Blackman, “Kimyasalları azaltırsak yangın riski artar mı? Bu denge ancak bilimsel kanıtlarla kurulabilir,” dedi.
Atık ve çevre riski de belirsiz
Kullanım ömrünü tamamlayan koltuk ve yatakların bir kısmı yakılıyor ya da geri dönüştürülüyor. Ancak bu süreçlerde açığa çıkan toksik gazların akıbeti net değil. “Yakıldığında bu toksinlere ne oluyor? Toprağa gömüldüğünde çevre için risk nedir?” sorularını gündeme getirdi.
Hükümete acil çağrı
Çevre kuruluşu Fidra adına konuşan Joanna Cloy ise, yalnızca yangın sırasında değil, kimyasalların zamanla mobilyalardan ev ortamına sızmasının da ciddi bir sorun olduğunu söyledi. Cloy, İngiltere’nin kimyasal kısıtlamalar konusunda AB’nin gerisinde kaldığını ve tüketicilerin yeterince korunmadığını vurguladı.
Her ne kadar son yıllarda ev yangınlarının sayısında düşüş yaşansa da, Blackman uyardı: “Bu durum rehavete yol açmamalı. Tehlikeler uzun süredir biliniyor, kanıtlar ortada ve hükümetin artık harekete geçmesi gerekiyor.”



ENFIELD
HACKNEY
HARINGEY
ISLINGTON











