Bilim adamları, antibiyotiklere karşı bağışıklık geliştirilmesini sağlayan bakterinin etkisinin potansiyel olarak azaltılması konusunda büyük gelişme sağladı.
Journal Nature tarafından yayımlanan Teixobactin isimli buluş, hayvan denekler üzerinde yapılan testlerde enfeksiyonları yan etki yaratmadan temizlemeyi başardı. 1987 yılından beri yeni bir antibiyotik türü bulunup, doktorların kullanımına sunulmamıştı.
Antibiyotik buluşlarının en yüksek olduğu dönemler 1950 ve 1960’lı yıllardı. İki sene önce Dünya Sağlık Örgütü (WHO), hükümetleri ve politikacıları yeni ilaçların gelişmesi adına araştırma çalışmaları yürütmezlerse “pek çok yaygın enfeksiyon türünün bir noktadan sonra tedavisi olmayacağı” konusunda uyarmıştı. Yayınladığı en son raporda WHO, parmağınızda oluşacak bir kesiğin hayati tehlike taşıyabileceği ve geleceğiniz konusunda şansın doktorlardan daha büyük bir faktör olabileceği konusunda uyarıda bulundu.
En basit operasyonlardan olan apandist alınması veya kalça ameliyatı hayati tehlikeler yaratabilir. Kanser tedavileri, organ nakilleri ve hatta kadın doğumları bile ölümcül olabilecek operasyonlar olarak gösteriliyor. Antibiyotikler olmadan gelecek bu şekilde gözüküyor. Bu yazılanlar bir bilim kurgu romanı gibi gelebilir, fakat dünyanın antibiyotikler sonrası döneme gireceği konusunda ciddi bir korku ortamı var.
Kamusal ve özel sektörde uluslar arası düzeyde ortak yürütülen çalışmalar sonunda, Teixobactin isimli yeni bir antibiyotik bakterisi bulundu. Araştırmacılar, antibiyotiklere karşı direnç gösteren bakterilerin oluşmasının 80 yıl civarında bir süre aldığını belirttiler.
Yapılan yeni buluşun ardından, bakterilerin bu antibiyotiğe karşı bağışıklık geliştirmesinin çok daha uzun süreceğine inanılıyor. Bu inancın sebebi ise, yeni bulunan antibiyotiğin bakterilerde daha önceki akranlarına göre daha fazla hücre duvarına saldırıyor olması.
Klinik denemelerin tamamlanmasının iki yıl, tüketici sektörüne girmesinin ise beş yıl sürmesi beklenen Teixobactin mikrobiyolojistler tarafından, politikacılar ve kamu sağlık görevlilerinin antibiyotik bağışıklığına karşı yeni ilaçlara ihtiyaç duyulduğunu tekrar tekrar belirttiği bu dönemde, çok etkileyici bir buluş olarak nitelendirildi.