Erbil: “O çocukların bu toprakta yeniden varolduklarını hissediyoruz”

14 Haziran 2021

Gezi Parkı Direnişi ve olayları sırasında yaşamını yitirenler, Londra`da bulunan Waltham Forest ilçesindeki “Gezi Fidanlığı”nda geniş bir katılımla anıldı.

Geçtiğimiz pazar günü gerçekleşen anmaya Londra Gezi Formu, Britanya Alevi Federasyonu, İngiltere Alevi Kültür Merkezi ve Cemevi temsilcileri katılarak birer konuşma yaptılar. İlk konuşmacı Britanya Alevi Federasyonu Başkanı İsrafil Erbil, o dönem muhalif olan ve ötekileştirilen bütün halkları, devrimcileri, kadınları, gençleri, çocukları kendine engel gören iktidarın bunları hedefine koyduğunu savundu.

Gezi Parkı`ndaki ağaçlara gençlerin sahip çıkarak ülkeye umut olduklarını ifade eden Erbil sözlerini şöyle sürdürdü: “Ben de İstanbul`daki direnişe iki gün katıldım ve çok mutlu oldum. Gezi`deki bir pankartta “Devrim bize göz kırptı” yazıyordu. Orada her kesimden, etnik gruptan, inançtan insanların bir bayram havasında direniş sergilemesine şahit oldum.

Orada Berkin Elvan da vardı. Ne yazık ki 16 Haziran 2013 sabahı evinden ekmek almaya çıktığı zaman bir gaz fişeği kendisine isabet etti ve vuruldu. Daha sonra yüzlerce gün hastanade kaldı ve hakka yürüdü.

İşte tam da böyle bir zamandan sonra, dünyanın başka bir ucunda Londra`da gönlü onlarla olan, biz ve özellikle Alevi kurumları, Londra`da oluşturulan Londra Gezi Parkı destekçileri grubumuz ve diğer bütün demokratik kurumlarımız çokca destek eylemleri yaptık. 2014 yılında Waltham Forest Belediyesi`ne ait Lee Valey bölgesinde Gezi Direnişi`nde öldürülen çocuklar anısına, o çocukların toprağa düştüğü yerde, birer çınar olarak yetişebilecekleri bir imkan tanındı bizlere. Her biri için bir çınar dikerek fidanlık oluşturma imkanı verildi. Dokuz adet çınar fidanını ektik, şimdi hepsi yedi yaşında, hepsi de canlı ve büyümüşler. Adeta o çocukların bu toprakta yeniden varolduklarını hissediyoruz. Berkin`in babası Sami Elvan da gelip bu fidanlığı ziyaret ettiğinde oğlunun fidanına, ona sarılır gibi sarıldığına ve duygulandığına şahit olduk. Hakikaten ölmeye inanmayan, bu evrende tekrar varlığını sürdürecek olan bir inanca, bir felsefeye ait olan bizler biliyoruz ki o çocuklar bir çiçekte, bir ağaçta bizimle birlikte yaşamaya devam ediyorlar.

Çocuklarımıza kitaplarda, derslerde, kurumlarda anlatamadığımız bu rüyayı, hikayeyi önlerine koyacağız. Barıştan, doğadan, insandan yana olabilecek felsefeyi bu çocuklar toprağa düşerek göstermiş oldular. Biz de bunu bir sonraki nesillerimize taşıyabilir ve bu fidanlar aracılığıyla anlatabilirsek işte o zaman Berkin ölmeyecek. Onun yoldaşları Ethem Sarısülükler ölmeyecek. Onların anıları bizim yolumuzu aydınlatacak. Saygıyla anıyoruz.”

Londra Gezi Parkı Formu`ndan İrfan Şahin ise bu oluşumun nasıl meydana geldiğini anlatırken şöyle konuştu: “31 Mayıs gecesiydi, bir arkadaşım aradı, internete bakmamı söyledi. İstanbul`da gelişmeler ve çok olaylar vardı. Sonra bir grup kurdum “Londra Gezi Parkı Destekçileri” diye ve hemen bir çağrı yaptık “Trafalgar`da toplanıyoruz” şeklinde. Bu arada cemevinin İstanbul`daki 2. köprünün Yavuz Sultan Selim ismine karşı bir eylemi vardı Tower Bridge`de. Hemen başkanı aradım. Sizin elinizde döviz veya yazacak başka şeyler var mı, biz Trafalgar`a gidiyoruz diye. Ben meydana gidene kadar yaklaşık 200 kişi önceden oraya varmıştı. Gezi`de bir sinerji vardı ve bu herkese yansıdı, bulaştı bir şekilde. Bu duygularla insanlar alanlara çıktı, Hatay`da, Eskişehir`de, Ankara`da, İstanbul`da gençlerimiz öldü.

Sonra dünyanın her tarafında Gezi grupları oluşturuldu. Bu grupların Türkiye için yaptıkları aslında çok anlatılamadı. Buradaki fidanlık çok bilinmiyor mesela. Amerika`da, Almanya`da, Hollanda`da başka şeyler yapıldı. Bence Gezi`de en önemli şey ayrı düşünceden, ayrı inançtan veya inancı olmayan herkesin bir araya gelerek bir rüya yaratmasıydı. Sekiz yıl sonra Türkiye`ye baktığımızda eğer şimdi yeniden yapılandırılacaksa, Gezi`deki konuşulanlar ve umutlar olacaktır. Yoksa olmayacak, aksine daha kötü olacak. Anıları önünde saygıyla eğiliyorum.

” Daha sonra söz alanlarin kısa konuşmalarıyla anma programına devam edildi. Çınar fidanlarının büyüdüğü alanda Alevi deyişleri söylendi, getirilen lokmalar yenildi.