Londra Yunus Emre Kültür Merkezi’nin (YEKM) Müdürü Mevlüt Ceylan’ın istemi dışında Romanya’ya Bükreş YEKM’ye tayini çıkması üzerine İngiltere’deki akademisyen, sanat ve kültür çevresi Ankara’daki Cumhurbaşkanlığı’na bağlı olan Yunus Emre Kültür Vakfı’na sunulmak üzere “Müdür Bey’i sürmeyiniz” kampanyası başlattı.
Londra YEKM Müdürü Mevlüt Ceylan, tayinin kendisi için sürpriz olduğunu belirterek şunları söyledi: “2010’dan bu yana Londra YEKM’de yöneticiyim. Bu süreç içinde ödeneklerin el verdiği ölçüde faaliyetlerde bulunmaya çalıştım. Londra YEKM’nin çekim alanı oluşturması için kendi özel çevremi de seferber ettim. Çalışmalarımı ‘görev’ olarak addediyor kesinlikle ‘takdir’ beklemiyorum ama ‘tekdir’ de beklemiyorum doğrusu… Ankara’nın Londra’yı anlaması ve nabzını tutmasının kolay olmadığı aşikar. Bir yanlış anlaşılma olduğu düşünüyor, durumun düzeltileceğini umuyorum…”
Rahatsızlığı nedeniyle 1 Şubat’ta Bükreş YEKM’de göreve başlayamadığını belirten Ceylan, dilini ve kültürünü bilmediği bir ülkede verimli olmasının zor olduğunu vurgulayarak, “20’li yaşlarımdan bu yana İngiltere’de yaşıyorum. İngiltere’de üniversite bitirip kariyer yaptım. İngiltere kültür çevresinin yanısıra çok farklı mozayikten oluşan Türk toplumunu da iyi tanıdığımı sanıyorum. Londra YEKM’nin kısa sürede tanınması ve faaliyetlerinin yaygınlaşmasının bir nedeni de ‘köklerimin Londra’da salınması’ denilebilir… Bu nedenle daha çok yararım olacağı savıyla Londra YEKM’de çalışmalarımı sürdürmek istiyorum…” dedi.
Ceylan, zoraki tayininin “Türkiye’deki cemaat üyelerine yönelik tasfiye ile bir ilişkisi var mı” şeklindeki sorumuzu da “Sanmıyorum. Ben bir kültür adamıyım. Cemaat ile herhangi bir ilişkim yoktu. Ayrıca Londra YEKM’de toplumun her kesimine eşit yaklaştım. Londra YEKM’nin bir siyasi grubun ya da cemaatin tekkesi olması durumunda bütün faaliyetlerin darbe yiyeceği ve Londra YEKM’nin izole edileceği bilincindeydim. Profesyonel işimin dışına çıkmadım. YEKM’nin ilkelerine sadık kaldım. Ayrıca benim zoraki tayinime karşı düzenlenen kampanyada cemaat dışındaki herkesin yer alması da benim ‘cemaat’ ile bir ilgimin olmadığını gösteriyor” diye yanıtladı.
KAMPANYAYA TEŞEKKÜR
Ceylan, İngiltere’deki entellektüel çevrenin zoraki tayinine çok üzüldüğünü belirterek, “İngiltere’de her birinin adı saygıyla anılan entellektüel çevrenin benim görevde kalmam için kampanya başlatması beni çok duygulandırdı. Bu kampanyayı benim çalışmalarıma bir referans ve onay olarak görüyorum. Ankara’nın da böyle algılayacağını umuyorum” dedi. Kampanyanın Londra’daki akademik çevreler tarafından başlatıldığını vurgulayan Ceylan, “Kampanyayı başlatan, imzalayan ya da beni telefonda arayarak desteğini belirten herkese, ayrıca kampanya öncesinde gelen destek e-postalarına da ayrı ayrı teşekkür ediyorum” diye konuştu.
KİM NE DEDİ?
Londra’da SOAS’tan Dr Yorgos Dedes, North Middlesex Üniversitesi’nden Mehmet Ali Dikerdem, yazar ve PEN üyesi Moris Farhi’nin de aralarında bulunduğu entellektüel çevre Ceylan için özetle şunları söyledi:
Dr. YORGOS DEDES (AKADEMİSYEN SOAS): Türk edebiyatına İngiletre’de bir pencere açan ve iki kültür arasında bir köprü kurmayı başaran Ceylan’ın 2 haftalık uyarıyla Bükreş’e zoraki tayinini üzüntüyle öğrendik. Bu anlamsız görev değişikliğinin düzeltilmesini arzu ediyoruz.
MEHMET ALİ DİKERDEM (NORTH MIDDLESEX ÜNİVERSİ- TESİ ÖĞRETİM ÜYESİ): Mevlüt Ceylan’ı Londra YEKM öncesinde de bir şair, çevirmen, öğretmen ve toplumsal çalışmalarda bir aktivist olarak tanıyordum. Edebiyat ve kültür adamı Ceylan son derece yardımsever, hoşgörülü ve nazik birisidir. Londra YEKM’nde bulunduğu süreçte merkezi kültürel faaliyetler ve yeni yetenekler için bir çekim merkezine dönüştürmeyi başardı. Ceylan’ın tayininin arkasında kendisinin ‘politik nedenlerle’ hiç de adil olmayan ve haksız bir şekilde istifaya zorlandığını düşünüyorum.
MORİS FARHİ (YAZAR): Sayın Ceylan’ın görevinden alınması haberine şok oldum. Bu yanlışlığın acil olarak düzeltilmesini temenni ediyorum. Ceylan, bir şair, bir pedagog ve şiir çevirecek kadar da dile iyi hakim bir kültür adamı. Türk ve İngiliz edebiyatını iyi bilen Ceylan’ın çalışma ve projelerinin yarısında görevinden alınması yalnızca mantıksızlık değil aynı zamanda bir skandal. Ankara’daki merkezin ivedilikle bu yanlışı düzelterek Ceylan’ı görevine iade etmesini diliyorum.
Prof. MICHAEL ROSEN (ÇOCUK EDEBİYATI, GOLDSMITHS ÜNİVERSİTESİ): Türkçe ve İngilizce konuşanlar arasındaki kültürel faaliyetler beni hep etkiledi.Ceylan çok iyi bir şair ve çevirmen. Görevden alınması beni gerçekten hayalkırıklığına uğrattı. Bu yanlışlığı yapanların en kısa zamanda doğrusunu da yapacaklarına inanıyorum.
FARUK ESKİOĞLU (GAZETECİ): Ankara’daki YEKM, Ceylan’ı Bükreş’e tayin edererek “paralel yapılanma sürgünü” yaptığını sanıyorsa. “Yapmasınlar! Yanlış” derim… “Kendi partili ya da hatırlı elemanlarına yer açmak ya da bu emektar kültür adamını dilini bilmediği Romanya’ya gönderip istifaya zorlamak” gibi düşünceleri varsa, “Yapmayın! Emeğe saygısızlık olur” derim. Ceylan, Londra YEKM için bugüne kadar ekin ekiyordu, hasat zamanı yaklaşmışken gönderilmesi ise “Vicdansızlık” derim… Ankara’nın bu yanlışı düzelteceğini umuyorum. Çünkü Bükreş’ten daha çok Londra’nın Mevlüt Ceylan’a ihtiyacı olduğunu biliyorum.
Prof. Dr. FIONA SAMPSON (DIRECTOR, ROEHAMPTON POETRY CENTRE): Ceylan Türk edebiyatını tanıtmak için yorulmadan çalışan mütevazi ve barışçıl bir şahsiyettir. Görevden alınması İngiltere-Türkiye külytürel ilişkiler açısından bir kayıp olacaktır. Ceylan’ın tecrübelerinden bazı edebi projelerimizde yararlanmıştık.
Dr. EMRE ARACI (MÜZİKOLOG – ARAŞTIRMACI): Çok üzüldüm umarım görevinizde kalırsınız.
BENGİSU RONA (SOAS): Mevlut Ceylan özelde Türk Dili ve Edebiyatını genelde Türk kültürünün yaygınlaşması için calıştı. Bunun neticesinde her geçen gün Türk kültürüne olan ilginin arttığını söylemeliyim.
MUSTAFA KEMAL ERDEMOL (GAZETECİ): Üzüldüm ama normal karşıladım. Dürüstlüğün bu tür sonuçlara da, çocuklarının seninle gurur duymasına da yol açacaktır.