Suriye’de yaklaşık 2,5 yıldır devam iç savaş, Ortadoğu‘da yeni ticaret yollarının açılmasına sebep oldu. Bu yeni ticaret yolunu en çok Türk tır şoförleri kullanıyor. İskenderun’dan kalkan “Ege’nin İncisi” adlı dev gemi, gece yarısı İsrail’in Hayfa Limanı’na demir attı. Sabahın erken saatlerinde de gemi boşaltılmaya başlandı. Dev gemiden Arap ülkelerine yük taşımak üzere yola çıkan 58 adet Türkiye plakalı tır indi.
“Tiran Nakliyecilik” adlı İsrailli bir gemi taşımacılığı şirketinden Joseph Tarabani, limandaki canlılığın sebebini şöyle açıklıyor: “Suriye’deki kriz bize yeni yollar açtı. Şimdi Türk tır şoförleri Türkiye’den Ürdün‘e nakliye gerçekleştirebiliyor. Eskiden bunu Suriye üzerinden yapıyorlardı.” Suriye krizi nedeniyle İsrail, yabancı plakalı tırlara yollarını açtı. Tır şoförlerinin elindeki resmi nakliye belgelerinde gidilecek ülke olarak Ürdün yazıyor. Ancak İsrail’de herkes, tırların İsrail’in diplomatik ilişkilerinin bulunmadığı Arap ülkelerine sevkiyat yaptığını gayet iyi biliyor.
Bu siyasi açıdan kritik bir konu, çünkü İsrail’in sadece Ürdün ve Mısır ile imzalanmış birer barış anlaşması bulunuyor. Tiran Nakliyecilik şirketinin ortaklarından David Behrisch, İsrailli işletmecilerin yeni açılan ticaret yolundan umutlu olduklarını söylüyor. Behrisch, “Tabii ki bu ticari bir proje. Ürdünlüler ve Türkleri desteklemek için böyle bir ticaret koridoru açmak İsrail için siyasi açıdan da önemli. Bu herkes için tam bir kazan-kazan durumu” diye konuşuyor. Hayfa Limanı’nın elverişli konumu İsrail topraklarına giren tırlar, öncelikle kapsamlı bir güvenlik kontrolünden geçiyor. Ama Türk şoförlerinin hepsi bunu büyük bir soğukkanlılıkla karşılıyor. Gümrük, pasaport ve güvenlik kontrolü epey zaman alıyor. Daha çok Türkiye’nin Suriye sınırındaki kentlerinden yola çıkan tır şoförlerinin tek alışık olmadığı konu ise yaptıkları deniz yolculuğu.
Tır şoförü İbrahim Yıldız, kara yoluyla Suriye üzerinden Ürdün‘e ulaşmalarının yaklaşık 5 gün sürdüğünü anlatıyor. Buna karşın nakliye gemisi haftada bir kez yola çıkıyor, herhangi bir gecikme olduğunda ise deniz yolculuğu daha da uzuyor. Hayfa Limanı’nın Basın Sözcüsü Zohar Rom, limanın coğrafi konumunun ticaret yolu olarak çok elverişli olduğuna dikkat çekiyor. Rom “Haritaya bakarsanız Türkiye ya da Kuzey Avrupa’dan gelen malların Hayfa üzerinden geçip Irak’a, belki daha sonra da İran‘a nakledilmesi ekonomik açıdan çok daha mantıklı. Zira bu durumda Süveyş Kanalı ya da Mısır üzerinden Ürdün’ün Akabe Limanı’na geçmek zorunda değiller. Tabii ki Akabe çok önemli bir liman, ancak mesafeyi kilometre açısından karşılaştırırsanız Hayfa çok daha hesaplı bir çözüm oluyor” diye konuşuyor