MHRA ve Glasgow Üniversitesi’nin yeni incelemesi, antibiyotikler dışındaki bazı yaygın ilaçların da bağırsak mikrobiyotasını etkileyerek tedaviye verilen yanıtı ve yan etki risklerini değiştirebileceğini ortaya koydu.
İlaçların bağırsak bakterileriyle etkileşiminin daha iyi anlaşılması, gelecekte daha güvenli ve daha etkili reçetelendirme süreçlerinin önünü açabilir. Medicines and Healthcare products Regulatory Agency (MHRA) ile University of Glasgow tarafından hazırlanan yeni bir bilimsel inceleme, antibiyotikler dışında bazı yaygın ilaçların da bağırsak mikrobiyotasını etkileyebileceğini ortaya koydu.
23 Aralık 2025’te yayımlanan ve Nature npj Antimicrobials and Resistance dergisinde yer alan çalışmada, diyabet ilaçları ve antipsikotikler dâhil olmak üzere birçok ilacın, insan sağlığı için hayati öneme sahip trilyonlarca bağırsak bakterisinin yapısını değiştirebildiği gösterildi. Araştırmacılara göre bu değişimler, özellikle birden fazla ilacın birlikte kullanıldığı durumlarda, ilaçların vücutta nasıl çalıştığını etkileyebiliyor.
Aynı ilaca farklı yanıtların nedeni olabilir
Uzmanlar, ilaç–mikrobiyota etkileşiminin daha iyi anlaşılmasının, bazı hastaların aynı ilaca neden farklı tepkiler verdiğini ve neden bazı kişilerde yan etkilerin görülüp bazılarında görülmediğini açıklamaya yardımcı olabileceğini belirtiyor. Bu bilgi, MHRA’nın mevcut güçlü ilaç güvenliği altyapısını daha da geliştirmesine katkı sağlayabilir.
Çalışmanın kıdemli yazarı ve MHRA Mikrobiyom Başkanı Dr. Chrysi Sergaki, antibiyotiklerin bağırsak bakterilerini etkilediğinin uzun süredir bilindiğini, ancak bu incelemenin diğer yaygın ilaçların da mikrobiyom üzerinde etkili olabileceğini gösterdiğini vurguladı. Sergaki, bu bulguların ilaç geliştirme süreçlerinde daha iyi veri üretimine ve hasta bakımının iyileştirilmesine katkı sağlayabileceğini ifade etti.
Öne çıkan bulgular
İnceleme kapsamında dikkat çeken örnekler arasında şunlar yer aldı:
- Metformin: Yaygın olarak kullanılan bu diyabet ilacının, bağırsak bakterilerini değiştirerek hem tedavi edici etkilerine hem de şişkinlik ve ishal gibi bazı yan etkilere katkıda bulunabileceği belirlendi.
- Antipsikotik ilaçlar: Çeşitli çalışmalarda, bu ilaçların kilo alımı ve metabolik değişikliklerle ilişkili bağırsak bakterilerini etkileyebildiği gösterildi.
Antimikrobiyal direnç açısından da önemli
Araştırma, bağırsak mikrobiyotasının antimikrobiyal direnç açısından da kritik bir rol oynadığına dikkat çekiyor. Bağırsaklar, direnç genleri taşıyan bakteriler dâhil olmak üzere çok sayıda mikroorganizmaya ev sahipliği yapıyor. Mikrobiyota dengesinin bozulması, dirençli bakterilerin avantaj kazanmasına yol açabiliyor. Bu nedenle, mikrobiyomu daha az etkileyen ilaçların belirlenmesi, uzun vadede antimikrobiyal direncin yayılmasını yavaşlatmaya yardımcı olabilir.
Yeni standartlar ve dijital araçlar gündemde
Çalışmanın ortak yazarı, Glasgow Üniversitesi’nden Dr. Anastasia Theodosiou, mikrobiyomun korunması gereken bir unsur olarak görülmesinin, daha güvenli ve etkili ilaçların tasarlanması açısından önemli bir adım olduğunu belirtti.
MHRA, ilaç geliştirme süreçlerinde bağırsak mikrobiyotasının — ve gerektiğinde vajinal mikrobiyom gibi diğer mikrobiyomların — etkilerini değerlendirmeye yönelik güncellenmiş standartlar üzerinde çalışıyor. Ayrıca, yan etkileri ve ilaç etkileşimlerini daha iyi öngörmek amacıyla yeni araçlar geliştiriliyor.
Bu çalışmalar arasında:
- Yellow Card Biobank: Şüpheli yan etki bildirimlerini genetik ve biyolojik verilerle ilişkilendirerek, olumsuz reaksiyonların nedenlerini daha iyi anlamayı amaçlıyor.
- Yapay zekâ ve anonimleştirilmiş NHS verilerini kullanan yeni bir araştırma: İlaç kombinasyonlarının olası yan etkilerini hastalara ulaşmadan önce tahmin etmeyi hedefliyor.
Hastalara önemli uyarı
Yetkililer, hastaların ilaçlarını doktor veya eczacıya danışmadan kesinlikle bırakmamaları ya da değiştirmemeleri gerektiğini vurguluyor. Herhangi bir endişe veya yan etki durumunda sağlık profesyonellerine başvurulması ve şüpheli yan etkilerin Yellow Card sistemi üzerinden bildirilmesi öneriliyor.
Uzmanlara göre, ilaçların mikrobiyom üzerindeki etkilerinin daha iyi anlaşılması, kişiye özel tedavilere giden yolda önemli bir bilimsel zemin oluşturuyor.
kaynak: GOV



ENFIELD
HACKNEY
HARINGEY
ISLINGTON











