Prof. Dr. İlber Ortaylı, Londra’da ‘Birinci Dünya Savaşının 100’üncü Yıldönümünde İmparatorluğun Son Günlerinden Cumhuriyet’in Kuruluş Öyküsüne’ konulu bir konferans verdi.
Londra’da kurulu etkin sivil toplum örgütlerinden Turkish Forum UK vakfının davetlisi olarak kentin merkezindeki Hyatta Regency The Churchill Hotel’de düzenlenen yemekli geceye Sefire Emel Çeviköz, Başkonsolosu Emirhan Yorulmazlar, Elçi Müsteşar Fatih Ulusoy’un da bulunduğu 200’e yakın konuk katıldı.
Gecede, Prof. Dr. Ortaylı iki saat süren konuşmasında, 1. Dünya Savaşında Avrupa ülkeleri ve Osmanlı İmparatorluğunun durumunu irdeledi. Birinci Dünya Savaşı sonunda, Britanya, Avusturya- Macaristan imparatorlukları, Rusya, Fransa’nn durumunu ele alan Prof. Dr. Ortaylı, savaşların bazı ülke ordularının, donanmalarının işe yaramadığını ortaya koyduğunu, Avustralya ve Yeni Zelanda’nın bağımsızlık isteğini ortaya çıkarttığını söyledi.
Birinci Dünya Savaşı sırasında Osmanlı İmparatorluğu ordularının muhteşem şeyler yarattığını, Kurtuluş Savaşı başarılarının onlardan çıktığını kaydeden Prof. Dr. Ortaylı, “Türk ordusu İngiliz ordusunu 4 yıl tuttu ve İngiliz ordusunu 4 yıl tutan başka ordu yok. İngilizler bunu beklemiyordu. Savaş sonunda, daha önce kaybedilen Kars, Ardahan, Artvin bize kalsa da, ham hayallerimizin hiçbiri gerçekleşmedi. Birden bir kalite düşüşü oldu. Türkiye bu yavanlığından kurtulmak için çok uğraştı, Atatürk’ü de bu yavanlığımız hasta etti “ dedi.
Birinci Dünya Savaşı sonunda dünyanın küçüldüğünü, etnik parçalanmaların olduğunu ve bugün hala devam ettiğini belirten Prof. Dr. Ortaylı, “Dünyada 5 bin adet dil konuşuluyor. Mikro milliyetçiliklerin sonu yok. Bunların üzerinde durulması gerekiyor. Avusturya-Macaristan imparatorluğu kalmadı, Britanya İmparatorluğu eskisi gibi olmadı. Kuvvetli demokrasi, özgün parlamenter sistemi kuvvetli olduğu için devam etti. Ancak birçok müttefiki bu vasfını koruyamadı. Osmanlı imparatorluğunun gücü tükendi. Para sistemi çöktü. Kadınlar çalışma hayatına girdi, Osmanlı imparatorluğu kadın memur almaya başladı. Feminist hareketçilik, sosyalist harekete eskisi gibi kötülük yapamadılar. Arap dünyası 3 günde dağıldı, manda idareleri kuruldu.
Osmanlı eğer 15-20 sene dayanabilseydi, coğrafyaları da bugünkü gibi zayıf olmazdı” diye devam etti. Konuşmasında Birinci Dünya Savaşına niye girildiğinin muamma olduğunu, 2.Dünya Savaşına girişin ise ortada olduğunu belirten Prof. Dr. İlber Ortaylı, “Bu gibi ülkelerin tekrar tekrar dünya idaresine el atmaları tehlikelidir. Şimdi ortaya Çin çıktı. Almanya’nın politikası dikkatle izlenmesi gereken bir politikadır. Avrupa’nın iktisadi entegrasyonunu kendi politikaları ile engelliyorlar“ dedi.
İlgiyle dinlenen konuşması bitiminde soru ve cevap bölümünde ise Prof. Dr. Ortaylı, Osmanlı İmparatorluğunun savaşa hazırlığın olduğunu, hem Galiçya, hem Afrika, Mezopotamya, hem Suriye, Kafkaslarda imparatorluğu ordunun savunduğunu söyledi. Prof. Dr. Ortaylı, “Ancak hiçbir devlet aslında savaşa hazır değildir. Savaşların sonunda para el değiştirdi, ülkeler tarihi bilmiyorlardı. Maalesef Türkler tarih okumuyor, tarih okumayı da sevmiyor. Osmanlı düşmanlığı deyimi boş şeyler, gülünç” diye devam etti.
İzleyiciler Prof. İlber Ortaylı’yı kutlayarak, en son kitabı “İmparatorluğun Son Nefesi” ve diğer eserlerini imzalatmak ve fotoğraf çektirmek için uzun kuyruklar oluşturdular.