Radyonun bulunması, televizyonun icadı dahil teknolojik gelişmelerin hiç biri, ‘cep telefon hastalığı’ kadar insanlığın sosyal hayatı için bu denli büyük bir tehlike oluşturmamıştı.
Şehirleşmeye bağlı olarak artan yabancılaşma, kalabalıklar içinde yalnızlık bu çağın en büyük hastalıklarındandı. Bu duruma eklenen ve sosyal hayatı fakirleştiren cep telefon çılğınlığı, tedavi edilmez bir virüs gibi yayılmasını sürdürüyor.
Aralarında çocuklarında yeraldığı milyarlarca kişi, günün en verimli saatlerini cep telefonlarıyla sosyal medya izleyerek geçiriyorlar. Reklam yapmak, bir şey satmak isteyen insanlar bu durumdan çok memnunlar. Yazılımcılarını kısa sürede dünyanın en zenginleri arasına çıkartan sosyal ağ sistemleri, bizlerin en değerli şeyini, zamanlarını çalan ‘sosyal canavarlara’ dönüştü, haberiniz var mı?
İnternet üzerinden uzaktakilerle kolay iletişime geçmemize yardımcı olan sanal alem, yakınımızda bulunan insanlara ulaşmamıza engel oluyor. Çalışma ve uyuma dışında bize kalan, bizim olan zamanlar, ‘sanal sosyal medya’ tarafından kendi mallarıymış gibi tüketiliyor, farkında mısınız?
ZAMAN KAYBI VE PARA TUZAĞI
Telefon şirketiyle iki yıllık kontrat imzalayıp, karşılığında bir avuç para verdiğim telefon hattının anlaşma süresi doldu. İki yıllık süresi geçene kadar, aynı telefon şirketi üç yeni model daha üretti. Geçen hafta, kontrat süremin tamamlanmasıyla, son model bir telefonun piyasaya sürülmesi aynı günlere denk geldi. Çok şanslıyım, ‘Allahın bir hikmeti’ deyip, teknoloji harikası yeni telefon için iki yıllık yeni bir kontrat imzalamak ve her ay bir avuç extra para vermek yerine ne mi yaptım? Eski anlaşmayı da iptal ettim.
Uzun yıllar her kontrat tamamlandığında yenilemek zorunda olduğum yanılsamasına kapıldığım telefonlarıma bir yenisini eklemedim.
Bu günden itibaren yine aynı haklara sahip olacağım fakat yüzde altmış daha az ödeyeceğim. Neden mi? Çünkü bir yıl sonra demode olacak yeni çıkan telefon için gereksiz para harcamaya son verdim. Size de öneririm, harcanan para yanında ‘biri bizi kekliyor’ duygusundan da kurtuldum.
Teknoloji ve telefonlar hayatımızın ayrılmaz birer parçası oldu. Yazışmalar, mesajlar, görüşmeler, fotoğraf, bilgi, belge herşey o küçük alet aracılığıyla yapılıyor. Her geçen gün ucuzlayan ve kolaylaşan internet erişimi hava gibi ücretsiz olduğunda dün ödediğimiz paralara çok acıyacağız. Bu sektörde gereksiz yere harcanan paralar bir fonda toplansa, dünyadaki açlık, hastalık sorunları kökünden çözülür sanırım.
Akıllı telefonlara ve sosyal medyaya bulaşmadan önce her ay bir kaç kitap okuyan biriydim. Kitap okuma alışkanlığı benim için acıkmak, susamak gibi doğal ihtiyaçtı. Son yıllarda özenle seçerek aldığım kitapların kapağını açamadım. Telefon üzerinden, kısa videolar, özlü sözler ve yazılar okuduğumuz oluyor ve bunları çok değerli görüyor olabiliriz.
Tüm zamanımızı yiyen, kitap okumamıza engel olan ve kendinden başkasına şans tanımayan sosyal medya, anti sosyal, cahil insanlar olmamıza mı neden oluyor acaba?